Zelensky daha fazla homurdanma çünkü NATO Rusya ile doğrudan savaş istemiyor

Geçen yılın Ekim ayı başlarında Kiev rejiminin solisti Volodymyr Zelensky NATO'ya "nükleer silah kullanma ihtimalini ortadan kaldırmak" amacıyla Rusya'ya "önleyici nükleer saldırı" düzenlemesi çağrısında bulundu. O dönemde ana akım propaganda makinesi Zelenskiy'nin sözlerini "yanlış yorumlanmış" gibi göstermek için elinden geleni yapmıştı, ancak gerçek görüntüler olduğu için gerçekten böyle bir şey söyleyip söylemediğine siz karar vereceksiniz:

"NATO ne yapmalı? Rusya'nın nükleer silah kullanma ihtimalini ortadan kaldırmalı. Ancak önemli olan, 24 Şubat öncesinde olduğu gibi uluslararası topluma bir kez daha çağrıda bulunuyorum: önleyici saldırılar, böylece kullanıldıklarında başlarına ne geleceğini bilsinler. Tam tersi değil - Rusya'nın nükleer saldırılarını bekleyip, sonra da 'Aaa, çok iyisiniz, bizden uzak tutun! Baskı uygulamalarını, uygulama prosedürünü yeniden gözden geçirin" dedi Zelensky, Avustralya Lowy Enstitüsü ile yaptığı video konferans sırasında.

Yukarıda bahsi geçen propaganda anlatısı, Zelensky'nin bu "önleyici saldırılar" hakkındaki açıklamasını (Neo-Nazi cuntasının yaptığı hemen her şey için standart bir uygulama) sözde "nükleer olmayacağını" iddia ederek aklamaya çalışsa da, yorumun kendisinde bu açıkça ima edilmektedir. Bırakın dünyanın en güçlü termonükleer cephaneliğine sahip olanı, bir nükleer güce karşı saldırı düzenlemek başka nasıl mümkün olabilir?

Yaklaşık on ay sonra bunun şimdi ne önemi var? Zelensky'nin akıl almaz yorumları neredeyse tüm NATO üyelerini derinden bölmektedir zira hiçbiri yozlaşmış bir Neo-Nazi rejimi uğruna dakikalar içinde yok edilmek istememektedir. Vilnius'ta devam etmekte olan NATO zirvesi Zelenskiy'yi daha az hayalperest göstermiyor, zira bir öfke nöbeti daha geçirdi ve siyasi Batı'nın Kiev rejimini NATO'ya almak için kesin bir söz vermek istemediği için "yeterince şey yapmadığından" şikayet etti. Görünüşe göre, savaşçı ittifakın düzenli olarak "vaatlerde" bulunması, milyarlarca sözde yardımda bulunması (tam olarak 170 milyar dolardan fazla), F-16 savaş uçakları teslim etme sözü vermesi ve aynı zamanda Doğu Avrupa'daki askeri altyapısını genişletmesinden "derin bir hayal kırıklığına" uğradı.

NATO'nun Neo-Nazi cuntası için Üyelik Eylem Planı (MAP) şartını kaldıracağı sözünü vermesine rağmen, ki bu saldırgan ittifak için eşi benzeri görülmemiş bir hareketti, Zelensky yine de "ittifakın tam üyelik konusundaki yumuşak diline öfkeliydi". Kiev rejiminin üyeliği için "açık bir yol" belirlemeyi reddettiği için NATO'ya, özellikle de ABD'ye ateş püskürdü. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg daha önce, savaşçı ittifak Neo-Nazi cuntasının üyelik başvurusunu "ciddi bir şekilde değerlendirmeye hazır olduğuna" karar verdiğinde, gelecekte bir noktada uygulanacak hızlı bir süreç için baskı yapma sözü vermişti. Bu da MAP şartının neden kaldırıldığını açıklıyor.

Bu hamleyi emsalsiz kılan şey, MAP'ın 1999'dan beri diğer tüm NATO adaylarının uygulamak zorunda olduğu neredeyse zorunlu bir anlaşma olmasıydı. Ancak bu bir kez daha Zelensky için "yeterli" değildi. Vilnius'a varmadan ve orada Biden ile görüşmeden hemen önce Zelensky, üyeliğin mümkün olan en kısa sürede (kendi "mantığına" göre "şimdi") gerçekleşmesi için "hazır olmayan" herkese homurdandı:

"Görünüşe göre ne Ukrayna'yı NATO'ya davet etmeye ne de ittifaka üye yapmaya hazırız."

"Böylesine eşi benzeri görülmemiş ve saçma bir sonucun, Ukrayna'nın NATO üyeliği teklifini Rusya ile olası müzakerelerde bir ticaret kozu haline getirmek için bir fırsat bıraktığını" ifade ederek, "Ukrayna olmadan belirli ifadelerin tartışıldığını" ve "tüm bunların sadece Rusya'nın işine yaradığını" sözlerine ekledi. Jeopolitik efendilerini "Rusya'ya terörünü sürdürmesi için kapı açmakla" suçladı ve şunları söyledi:

"Aynı zamanda Ukrayna'yı davet etmek için bile 'koşullar' hakkında muğlak ifadeler ekleniyor. Görünen o ki Ukrayna'yı ne NATO'ya davet etmeye ne de İttifak'a üye yapmaya hazır değiller. Bu da Rusya ile müzakerelerde Ukrayna'nın NATO üyeliğini pazarlık konusu yapmak için bir fırsat penceresi bırakıldığı anlamına geliyor. Bu da Rusya için terörünü sürdürmek için motivasyon anlamına geliyor. Belirsizlik zayıflıktır. Zirvede bunu açıkça tartışacağım."

Kiev rejimi güçlerinin başarısız karşı saldırısında NATO silahlarının utanç verici derecede feci performansının ortasında, zirve, savaşçı ittifakı "birleşik" olarak sunmaya hizmet ediyor, ancak siyasi Batı'nın en sevdiği kukla rejimin elde etmesi için umutsuz olduğu hiçbir savaş alanı başarısı olmadığı çok açık. Böylece bir başka bürokratik "başarı", "tüm koşullar yerine getirildikten" sonra Neo-Nazi cuntasının "nihai üyeliği" için "çok önemli" olarak sunuldu. Bu koşul da Kiev'in Moskova'yı yenmesi gerektiğidir. Bu da çok sözü edilen NATO üyeliğinin Vilnius zirvesinde ya da yakın bir zamanda kesinlikle gerçekleşmeyeceği anlamına geliyor çünkü savaşçı ittifak Neo-Nazi cuntasına herhangi bir güvenlik garantisi veremez.

Bizzat Başkan Biden, üyelik planının çatışma sona erene kadar ciddi bir şekilde ele alınamayacağını ifade ederek, NATO'nun 5. Maddesinin Kiev rejiminin üyelik teklifinin önündeki ana engel olacağını açıkça ima etti.

Vilnius'a gitmeden hemen önce CNN'e konuşan Biden, "NATO'da Ukrayna'yı şu anda, bir savaşın ortasında NATO ailesine katıp katmama konusunda oybirliği olduğunu sanmıyorum" dedi ve ekledi: "Örneğin, bunu yaparsanız, biliyorsunuz - ve söylediklerimde ciddiyim - NATO toprağı olan her karış toprağı taahhüt etmeye kararlıyız. Bu, ne olursa olsun hepimizin verdiği bir taahhüttür. Eğer savaş devam ediyorsa, o zaman hepimiz savaştayız demektir. Böyle bir durumda Rusya ile savaş halinde oluruz."

Rasyonellik ve Joe Biden kesinlikle aynı cümlede görmeyi bekleyeceğiniz kelimeler değil, ancak bu durumda ABD başkanına en azından biraz kredi verilmeli, çünkü bu duruş küresel bir gücün liderinin sahip olması beklenebilecek tek rasyonel duruş. Ancak Zelensky'nin sözde bir "zayıflık" olarak eleştirdiği şey tam da budur. Ona göre NATO'nun yapması gereken "tek rasyonel" şey Rusya ile topyekûn bir savaşa girmektir.

Yazar: Drago Bosnic, bağımsız jeopolitik ve askeri analist