WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) , önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bildirilen beklenen torba yasa tekliflerinin doğa ve toplumun üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor. Teklif yer alan düzenlemeler; binlerce yıllık zeytinlikleri, ormanları, sulak alanları, korumanın altında doğal alanlar ve kültürel varlıkların madenciliği ve enerji projeleri uğruna tehdit altında sokuyor.
Yasa teklifinin 11. maddesinde, zeytinliklerin kömür madeni işlemlerine açılmasına olanak sağlanmaktadır. Bu düzenleme, 2022 yılında Danıştay tarafından iptal edilen düzenlemelik değişikliğinin yasalaştırılmak istenen bir versiyon olarak değerlendiriliyor. Söz konusu madde Zeytincilik Kanunu ile aykırılıklarda ve kabul edilmesi halinde Türkiye genelindeki zeytinliklerin de yapılan faaliyetlere açılmasının önünü açabilecek niteliktedir. Maddede yer alan üretimin yapıldığı bölgede zeytinlerin başka yerlerdekilerin çözüm olarak sonuçları ise sadece ağaçlar değil, habitat olayları göz ardı ediliyor. Ağaçları bir alandan başka bir yerde dikmek bölgesindeki habitat kaybını geri getiremez. fazlalığı böylesi önünün özellikle çiftçiler için üretim alanının elinden alınacağı gibi vahim sonuçlar üretecektir.
Korunan Alanlar ve Kültürel Miras da Tehlikelide
Yasa teklifi yalnızca zeytinlikler değil; ormanları, yaban hayatını geliştirme sahalarını, sulak alanlarını ve özel koruma bölgelerini de değiştiriyor. Teklife göre “stratejik ve kritik madenler” ile ön lisans/lisansı bulunan değiştirilebilen enerji projeleri için “acele kamulaştırma kararı” alınabilecek. Bu düzenleme hem doğanın tahribatına hem de yerel halkın geçim kaynakları ve yaşam kaybının yoluna girebilir.
AB Rehberi Gerekçe Olarak Sunuluyor
Teklifin gerekçelendirilmesinde Avrupa Birliği'nin ayrı ayrı enerji yatırımlarına ilişkin çözüm ortağına başvuruluyor. Oysa söz konusu rehber madenciliği kapsamıyor. AB rehberleri, doğa koruma politikalarıyla uyumlu, planlı ve şeffaf olarak enerji geçişlerini savunuyor. Teklifin bu biçimde yanıltıcı olarak değerlendiriliyor.
Yenilenebilir Enerji Adına Doğa Tahribatı Kabul Edilemez
Yasa, rejimin etki değerlendirmesi (ÇED) olaylarında ciddi istisnalarda, değiştirilen enerji santrallerinin özellikle mera alanlarında ÇED yapılmadan kurulmaya zemin hazırlıyor. WWF-Türkiye, rejimin etki değerlendirmesinde istisnaların yerine mevcut sistemin geliştirilmesi ve bütünsel biçimde, bağımsız kurumlarca ve bilimsel bir şekilde saklanmasının gerekliliğini vurguluyor.
WWF-Türkiye: Teklif Geri Çekilmeli
WWF-Türkiye; Doğal, binlerce yıllık zeytinliklerin, ormanların, meraların ve kültürel varlığın korunması için tüm siyasi partilere ve milletvekillerine çağrıda bulunuyor: "Bu yasa teklifi doğa ve insan yaşamı için büyük bir tehdittir. Bu nedenle yasa teklifi geri çekilmeli, doğaya ve topluma zarar verecek düzenlemeler yeniden değerlendirilmeli."
Doğa ve insan için hareket ettirmek #İmkansızDeğilAcil!