İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Yaşam Vadisi “6 Mayıs Gençliğimiz Var Sahnesi”nde komşularıyla buluştu. Buluşmada İmamoğlu’na, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Turan Taşkın Özer, CHP milletvekilleri Engin Altay, Zeynel Emre, CHP Parti Meclisi üyeleri Cem Aydın, Berker Esen ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık eşlik etti. Halk buluşmasında, İmamoğlu ve Çalık birer konuşma yaptı. Alanı dolduran coşkulu kalabalık, İmamoğlu ve Çalık’a sevgi gösterilerinde bulundu. Alanda bulunan vatandaşların ellerinde yükselen dövizleri tek tek okuyan İmamoğlu, “Bu meydanda, bu birliktelikle, bu güzellikle beraber büyüdük. Bu güzellikleri beraber yeşerttik burada. O ceket burada çıktı” dedi.
“İSTANBUL'UN TAM 21 NOKTASINDA YAŞAM VADİLERİ YEŞERİYOR”
Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nin İstanbul'daki büyük değişimin sembollerinden biri olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bu vadide hep iyilik için, doğruluk için yürüdük. Güzelliklerimiz ve duygularımız, hep iyilikler için, Cumhuriyete ve laikliğe, milletin egemenliğine ve demokrasiye sahip çıkmak için buluştuk. İstanbul'un ağacına, çiçeğine, havasına, suyuna, toprağına, denizine sahip çıkmak için buluştuk. Sizlerle gurur duyuyorum. Ben, sizin komşunuz olmaktan gurur duyuyorum. Hepinizi çok seviyorum” diye konuştu. İstanbul’da ilk yaşam vadisi fikrinin Beylikdüzü’nde oluştuğunu belirten İmamoğlu, “İşte öyle bir yerdi. Eski fotoğrafı getirmişler. Tam da öyle bir yerdi. Hafriyat doldurulmuş bir alandı. Şimdi ise artık burası örnek alınıyor. Ve İstanbul'un, tam 21 noktasında yaşam vadileri yeşeriyor. İstanbul'daki zihniyet devriminin adıdır yaşam vadisi. Zihniyet devriminin en somut kanıtıdır. İstanbul, dere yataklarını imara açan, yeşil alanlarını ranta dönüştürmek için fırsat kollayan bir anlayıştan çok çekti” ifadelerini kullandı.
“19 MAYIS 2017 TARİHİNİ UNUTMAYIN”
Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nin birinci etabını, 19 Mayıs 2017’de açtıklarını hatırlatan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bu tarihi unutmayın. Zihniyet devriminin başladığı tarihtir. İstanbul'un dere yatakları, vadileri, ormanları İstanbullulara aittir artık. Başkasının olmadı, olmayacak. Hepsini geri alacak İstanbullu. Biz dedik ki; ‘Artık İstanbul'un malı kimseye peşkeş çekilemez. Bir avuç insana peşkeş çekilemez.’ Bu mal, İstanbul'un, her alanı bu şehrin insanına aittir. Halka ait olanı halka vermenin en doğru, en güzel örneği yaşam vadisi olmuştur. Onun için benim hayatımın en değerli somut kavramlarından birisidir. Aktif ve kaliteli yeşil alan kavramının ete kemiğe büründüğü isimdir. Yaşam vadisi, işte bu kadar koca, büyük bir alanı hep birlikte var ettiğinde, insanını mutlu eden ve insanının geleceğe umutla bakmasını sağlayan, çocukların burada cıvıl cıvıl koşarak hayata tutunmalarını, morallenmelerini sağlayan muazzam bir motivasyon alanıdır. Burayı, İstanbul'un 21 noktasını ve daha yenilerini o rantçıların elinden kurtardık, asıl sahibine, yani size teslim ettik. Etmeye devam edeceğiz.”
“İSTANBUL, ‘KÖTÜ ZİHNİYET’ DEVRİNİ 2019’DA KAPATTI”
İstanbul’un “kötü zihniyet” devrini, 2019’da kapattığını kaydeden İmamoğlu, “Şimdi 31 Mart'ta tarihe gömeceğiz. Bizim yaptığımızı onlar yapamazdı. Yapmadı zaten. Onlar israfçı, onlar rantçı. Biz ise icraatçıyız. Biz halkçıyız. Onlar, kendileri bile itiraf ettiler. Onlar ‘ihanetçiyiz’ demediler mi? Bunların ruhunda ihanet, bizim ruhumuzda merhamet var, merhamet. Bu şehrin, israfçılarla ve rantçılarla kaybedecek bir saniyesi bile yok. Biliyorum; bu şehrin bir daha ihanete uğramasına, zaten bu şehrin insanları, güzel insanları, sizler asla izin vermeyeceksiniz. 31 Mart'ta onları böyle uğurlayacaksınız. (Eliyle ‘bay bay’ işareti yaptı.)” dedi. 19 Mayıs 2017’de açtıkları Yaşam Vadisi’ne, mazbatasının elinden alındığı 6 Mayıs 2019’da bir kere daha geldiklerini hatırlatan İmamoğlu, şöyle konuştu:
“NE DEDİLER UTANMADAN?”
“İstanbulluların demokratik tercihini yok sayan, kendisini milletin üstüne koyan bir anlayışa karşı, burada omuz omuzaydık, el eleydik, gönül gönüleydik. İstanbul'un seçimini, bunlar, uydurma bahanelerle iptal ettiler. Hatırlıyorsunuz değil mi? Ne dediler utanmadan. ‘Hırsızlar’ dediler öyle değil mi? Daha öteye gittiler, ‘çaldılar’ dediler. ‘Sandıklarda terörist var’ dediler. Hatta sayı vererek, ‘700 tane terörist tespit ettik’ dediler. Hatırlıyoruz değil mi? Bunları unutmayalım. Niye biliyor musunuz? Onlar için bu kelimeleri söylemek, dünyanın en kolay işi. Yahu, birine durup dururken ‘hırsız’ denir mi? ‘Çaldı’ denir mi? Bu laf edilir mi? Bu lafı eden, bir de kalkıyor seçimden sonra ne diyor? ‘Siyaseten söylemiştik’ diyor. Seçimi kazanmak için bunlar var ya, 1001 takla atarlar mı? Dese ki burada bir arkadaşımız, ‘Ya şuradan 1001 takla at sana oy vereceğim.’ Atarlar, öyle değil mi? İşte o anlayışa son vereceğiz. ‘Seçimi kazanmak için her yolu mubahtır’ diyen anlayışa son vereceğiz. Vatandaşımıza zarar veren, o demokratik hakkını yok sayan anlayışa son vereceğiz.”
6 MAYIS 2019’U HATIRLATTI: “BÜYÜK BİR DİRİLİŞTİR BU”
O dönemde vatandaşların, yapılan kötülük karşısında, usta şair Nazım Hikmet’in “bir şarkı söyler gibi” dizelerindeki gibi direndiğinin altını çizen İmamoğlu, “Milletin gururuna ve haysiyetine sahip çıktınız. Hep birlikte sahip çıktık. Ve bütün İstanbul'u, bütün Türkiye'yi, İstanbul'un bu güzel yaşam vadisinde verdiğimiz ruhla ayağa kaldırdınız. O gece hep birlikte buradaydık. Hep birlikte haykırdık. Ne dedik hatırlıyor musunuz? ‘Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var, gençliğimiz var. Biz, adalete susamış, demokrasiye inancı tam, Türk gençliğiz’ dedik. İşte Beylikdüzü'nün, Yaşam Vadisi'nin o günden sonra ismiyle ortaya koyduğu ruhla, yeni bir anlam kazandı ve kazandırdı. Milli iradeyi gasp etmeye kalkanların 23 Haziran seçimlerinde büyük bir demokrasi şamarı yiyecekleri, o gece burada belli olmuştu. O gece, hep birlikte ayağa kalktık. Büyük bir diriliştir bu. O gece, Beylikdüzü Yaşam Vadisi'nden bütün İstanbul'a dalga dalga bir ses yayıldı: ‘Yaşasın Cumhuriyet’ sesi. ‘Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın demokrasi, yaşasın tam bağımsız Türkiye’ sesi yayıldı. Hep birlikte ayağa kalktık” diye konuştu.
“İSTANBUL'UN BÜTÜN SOKAKLARINDA, BEYLİKDÜZÜ'NDE OLDUĞU GİBİ, BAŞIM DİK GEZEBİLMEK İÇİN ÇOK ÇALIŞTIM”
“5 yıl sonra komşunuz, arkadaşınız, kardeşiniz, evladınız, abiniz Ekrem olarak, yine sizin yanınızdayım ve karşınızdayım diyen İmamoğlu, özetle şu ifadeleri kullandı:
“Ben, 5 yıl boyunca çok çalıştım, canla başla çalıştım. İstanbul'un bütün sokaklarında, Beylikdüzü'nde olduğu gibi, başım dik gezebilmek için çok çalıştım. Ve çalışırken hep şunu içimde hissettim: ‘Allah'ım beni anneme, babama, eşime, çocuklarıma, akrabalarıma, ama daha çok da Beylikdüzülü komşularıma, dostlarıma, güzel insanlarıma mahcup etme. Beni İstanbullulara mahcup etme. Benden razı olsunlar’ diye çok çalıştım. Oy versin vermesin, herkesin gönlünde güzel bir yer edinmek için, insanlarımıza layık olabilmek için bu kadim şehre, dünyanın en güzel şehrine, bize Fatih Sultan Mehmet'ten ve Mustafa Kemal Atatürk'ten emanet bu güzel şehre layık olmak için çalıştım. Şehrimi, ülkemi, milletimi çok sevdiğim için çalıştım. Ben, bu şehrin insanlarını, 16 milyon insanımızı, 86 milyon vatandaşımızı birbiriyle eşit, aynı derecede sevmiyorsam namerdim. Her insanını eşit seviyorum. Her insanını, insan olduğu için, insanı yaratandan ötürü seven ahlakın sahibiyiz biz.”
“ONLARI BİLE PİŞMAN EDECEĞİM, ‘NİYE BU ADAMA BU KADAR KÖTÜLÜK YAPTIK’ DİYE”
“Dört koldan yürütülen saldırıları yaşadım değil mi? Baskıları yaşadım değil mi? Engellemeler vesaire… Ama yıldıramadılar. Bundan sonra da yıldıramayacaklar. Bana yaptıkları kötülükleri ne kadar yaparlarsa yapsınlar, onları bile pişman edeceğim, ‘Niye bu adama bu kadar kötülük yaptık’ diye. Çünkü onlar, bizim gayretimizi kavrayamıyorlar. Bundan sonra da yıldıramayacaklar. Çünkü tahtlarını makamlarında kuranlar, eninde sonunda yıkılır giderler. Ama milletin gönüllerine taht kurmuşsanız var ya, sizi kimse yıkamaz, kimse yıkamaz. İyilik, doğruluk ve güzellik için çıktığımız bu yoldan, bizi kimse alıkoyamayacak. İstanbul'un rotasını geri çevirmek isteyen bir avuç insana, asla izin vermeyeceğiz. Hep birlikte ‘tam yol ileri’ diyeceğiz. ‘Adalet ve kardeşlik için tam yol ileri’ diyeceğiz. ‘Özgürlük, huzur ve mutluluk için tam yol ileri’ diyeceğiz. Hep birlikte başarmak, hep birlikte kazanmak için ‘tam yol ileri’ diyeceğiz. Buna hazır mıyız?”
“BEN SORUYORUM, SİZ CEVAP VERİN, ONLAR DUYSUN”
“Kazanan millet olacak, biliyoruz değil mi? Hiç kimsenin kalbini kırmayacağız. Herkese şunu söyleyeceğiz: Bu seçimi millet kazandı. Bu seçimde kaybeden yok. Bu seçimde 16 milyon kazanan var. 16 milyon için hep birlikte çalışacağız. Size soru sorana şunu söyleyelim. Ben soruyorum, siz cevap verin, onlar duysun: Kanal mı, İstanbul mu? İsrafçılar mı, bereket mi? İhanet edenler mi, halkçılar mı? İşte biz, bu duyguların fertleri olmaya devam edeceğiz. Size layık olacağız. Göreceksiniz; İstanbul'da büyük bir demokrasi zaferi yaşayacağız ve bütün İstanbullular mutlu olacak. Bütün partilerin oylarına talibim. Ben, büyük İstanbul ittifakının oylarına talibim. Ben, hangi parti mensubu olursa olsun, onların oyuna talibim. Çünkü ben, milletine mahcup olmak istemeyen herkese eşit davranan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir kuruşuna sıkıntı getirmeyecek şekilde çalışma yemine sadık, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Atatürk Cumhuriyetinin has evladıyım. Bunu unutmayın. Hepinizi seviyorum. Beylikdüzü benim enerjim. Lütfen Beylikdüzü'nde Mehmet Çalık Başkanımla birlikte çok güzel başarılara imza attın.”
Konuşmasının sonunda, 6 Mayıs 2019 gecesi yaptığı tarihi konuşmadaki gibi ceketini çıkarıp, kollarını sıvayan İmamoğlu, komşularıyla kucaklaşıp, anı fotoğrafları çektirdi.
İMAMOĞLU: ONLARIN TEK ÖNCELİĞİ VAR: BİRİNCİSİ PARA, İKİNCİSİ ÇIKAR, ÜÇÜNCÜSÜ BİR KİŞİYE YARANMAK
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘Avcılar Belediyesi Firuzköy Dönüşüm Mahallesi Tanıtım Programı’ ve Beylikdüzü Gürpınar Mahallesi’nde inşa edilen ‘KİPTAŞ Kırlangıç Evler 1. Etap Anahtar Teslimi Töreni’nde konuştu.
Kırlangıç Evler’i, “Gerçek bir kentsel dönüşüm projesi” olarak niteleyen İmamoğlu, “Hani ‘gerçek’ diyorlar ya… Bu, gerçek olan” ifadelerini kullandı. İktidar kanadının ve rakibi Murat Kurum’un önceliğinin İstanbul olmadığına vurgu yapan İmamoğlu, “Onların tek önceliği var: Birincisi para, ikincisi çıkar, üçüncüsü bir kişiye yaranmak. Bir kişiyi mutlu etsinler, onlar için her şey tamam” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’da olduğunu hatırlatan İmamoğlu, “Bugün İstanbul'a gelmiş. Muhtemelen benimle yatıp, benimle kalkacak. Konuşmalarında bakalım ne diyecek? Ne derse desin. 5 yıldır bu kardeşinizle uğraşıyorlar. 5 yıldır soruşturmalar, müfettişler, onlar, bunlar. Bu kardeşiniz ve ekibi, 5 yılda 1.017 kez soruşturulduk. Müfettişler geldi, teftişler yapıldı. 1.017 kez. Bizden önceki dönem, beş yıl kaç defa yapılmış biliyor musunuz? 146. Bunun da çoğu ne biliyor musunuz? Rutin denetimler. Teftiş değil yani, soruşturma değil. O dönemde KİPTAŞ'a Sayıştay hiç uğramadı. Bu sefer geldi. Bu kardeşinizi 5 yıldır didik didik edip, 1.017 kez soruşturacaksınız, müfettiş yollayacaksınız, hiçbir şey bulamayacaksınız, 5-6 gün kala seçime hala kumpasla, yalanla, iftirayla, bakanın savcılığıyla yıkmaya çalışacaksınız. Hadi oradan. Hadi işinize bakın” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Avcılar Belediyesi Firuzköy Dönüşüm Mahallesi Tanıtım Programı” ve Beylikdüzü Gürpınar Mahallesi’nde inşa edilen “KİPTAŞ Kırlangıç Evler 1. Etap Anahtar Teslimi Töreni”nde vatandaşlara hitap etti.
AVCILAR’DA KONUŞTU: “KENTSEL DÖNÜŞÜMDE İYİ BİR SINAV VERİLEMEDİ”
Ülke olarak deprem ve kentsel dönüşüm konularında iyi bir sınav verilemediğine vurgu yapan İmamoğlu, Avcılar’da yaptığı konuşmada özetle şu ifadeleri kullandı:
“2019’dan bu yana omuz omuza, Turan Hançerli Başkanımla depremle mücadele, kentsel dönüşüm, imar planı süreciyle ilgili ciddi bir mücadele verdik. Bence bu geçtiğimiz 5 yıl, planlama açısından, depremle mücadele açısından, kentsel dönüşüm açısından değerli bir 5 yıl olmuştur. Ben, hepinizin huzurunda Başkanıma yürekten teşekkür ediyorum. Biz, planlama sürecinin birtakım engellemeler ya da çıkartılan sıkıntılara rağmen, Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nden çıkartarak hem Büyükşehir Belediyesi’nde hem Avcılar'da süreci toparladık Turan Hançerli Başkanımızla ve özellikle Cumhuriyet Halk Partisi grubumuzla. Daha sonra, burada 40 yıldır imar sorunu olan Yeşilkent Mahallesi başta olmak üzere, birçok mahalleyle ilgili süreçlerin tetiklenmesi, hızlandırılması, kira desteği gibi birtakım hususların bizim tarafımızdan da devreye sokulmasıyla, Avcılar'da sağlanan güven ortamıyla, binlerce insanımız yeni yaptığı binalarıyla güvenli yuvalarına kavuştular. Kavuşmaya da devam edecekler.”
“İSTANBUL'UN MUHTELİF YERLERİNDE DOLAŞAN ACEMİ ADAY…”
“Burada, Firuzköy'le ilgili süreçleri biliyoruz. Yeşilkent'te devam eden dönüşümle alakalı süreçleri biliyoruz. Orada özellikle bir rezerv alan ürettik yaklaşık 3 bin konutluk. Mülkiyeti İBB’ye ait Yeşilkent’teki o alanda, Yeşilkent’in de dönüşümünü hızlandıracak ve birbirini destekleyecek bir üretim alanı oluşturduk, planlarını yaptık ve bakanlığa yolladık. Hani bugün -sokakta değil de sokakta gezemiyor da- İstanbul'un muhtelif yerlerinde dolaşan acemi aday… 2 senedir Şehircilik Bakanlığı'nda o planlar bekliyor. Diyor ya önceliğimiz ‘o’. Size şunu söyleyeyim. Onların önceliği, İstanbul falan değil. Onların tek önceliği var: Birincisi para, ikincisi çıkar, üçüncüsü bir kişiye yaranmak. Bir kişiyi mutlu etsinler, onlar için her şey tamam. Bizim farkımız ne biliyor musunuz? Buradaki gözlere bakıp, İstanbulluların mutlu olduğunu görürsem, ben evde yastığa başımı huzurla koyarım; onlar, bir kişiyi mutlu ederse mutlu yatıyorlar.”
“BUGÜN İSTANBUL'A GELMİŞ. MUHTEMELEN BENİMLE YATIP, BENİMLE KALKACAK”
“Bugün İstanbul'a gelmiş. Muhtemelen benimle yatıp, benimle kalkacak. Konuşmalarında bakalım ne diyecek? Ne derse desin. 5 yıldır bu kardeşinizle uğraşıyorlar. 5 yıldır soruşturmalar, müfettişler, onlar, bunlar. Bizden önceki 5 yılın 12-13 katı. Hiç gelmedikleri şirketlere, ofislere, iştiraklerimize girdiler, çıktılar. Geçmişteki dosyalarımızı ters çevirdiler olmadı, düz çevirdiler olmadı, dik tuttular olmadı. Şimdi 5-6 gün yalanla, iftirayla, kumpasla bizi bu yolumuzdan döndürmeye çalışacaklar. Hadi oradan. Hadi oradan. İşinize bakın. İşinize bakın. Bunlar; işlerini de ihmal ediyorlar. Namık Tan vekilim de paylaşmış, yıllardır yurt dışında ülkemizi temsil etmiş, duayen büyükelçilerimizden. Yani etrafımız ateş topu, Rusya'da terör saldırısı var, Filistin'de canlar yanıyor; Dışişleri Bakanı gelmiş, İstanbul'da oy toplayacak. Yahu sana niye oy vereyim. Ayıptır. Polisin derdi, askerin derdi, jandarmanın derdi ortada. 3600 ek göstergeyi bekliyor polis canhıraş. Böyle sıkıştırmış dilini dişinin arasında, gece-gündüz çalışıyor. Bir 3600 ek gösterge vereceksiniz, onu vermiyorsunuz, gelmiş İçişleri Bakanı burada oy topluyor. Bizim seçim güvenliğimizden sorumlu İçişleri Bakanlığı, bizim bu sürecin hukuki ağından sorumlu Adalet Bakanı, Ekrem İmamoğlu'yla ilgili dosyaya savcılık yapıyor. Her gün bir açıklama yapıyor.”
“GİDİN, İŞİNİZİN BAŞINA OTURUN”
“Ülkenin emeklisi, 10 bin lira maaşla geçinemiyor. Bakın bu ülkede yoksulluk değil, açlık sorunu var. Bu insanlar…. Yahu gidin, işinizin başına oturun. Bu memleketin dış politikasıyla ilgilenin. Bu millet, size daha 10-11 ay önce oy verdi. Gidin enflasyonla, pahalılıkla, yoksullukla, işsizlikle mücadeleyle işinizi yapın. Gelmişsiniz 17 kişi mi, 16 mı, 18 mi; her neyse, Ekrem İmamoğlu'na karşı mücadele veriyorsunuz. 17+1 oldular bugün ya da 18+1, neyse. Bir kere adaylarına yazık biliyor musunuz? Yani adaya demek istiyorlar ki; ‘Senden bir şey olmaz. Biz geldik, seçimi kazanacağız.’ Böyle bir komedi. Bu millet, ağzından çıkacak kelimeye, Ankara'ya dönüp bakana veya işte ne dedi ne demedi ona göre hareket edecek kişiyi İstanbul'a belediye başkanı seçecek! Seçmez. Seçmez. Bakın burada muhtarımız var. Muhtarımız, milletten oy alıp, seçiliyor. Muhtarımız, millet ne derse ona bakmıyor mu? Şimdi genç, pırlanta gibi bir kardeşimiz, Utku Caner Çaykara, Avcılar'da belediye başkan adayımız. Yarın, milletimiz ne derse onu yapmayacak mı? Millet kendi işiyle ilgileneni sever, böyle bakanları sevmez. Buraya gelen bakanları sevmez. Buraya gelen bakanlar, bir kişinin ağzına bakıyor. Biz, 16 milyon ne derse, onu yapıyoruz kardeşim. Aramızdaki fark bu.”
HANÇERLİ’YE ÖZEL TEŞEKKÜR
“Siyasette karar alma süreçleri var, şu var, bu var. Ama esas olan; benim derdim, kişisel menfaatim değil, birikimimle 5 yıl hizmet ettim. Bundan sonra farklı konumlarda, farklı ortamlarda, farklı koşullarda nasıl hizmet ederim arayışıyla, verilen bir siyasi karara saygı duyarak, sürecin toparlanması, mevcut adaya destek olmasıyla çok erdemli, çok ahlaklı bir siyasi kişilik örneği ortaya koyduğu için, ben Turan Hançerli'ye ayrıca teşekkür ediyorum. Benim, inşallah Allah nasip eder, bu önümüzdeki 5 yıllık dönemde İstanbul'a hizmet edeceğim dönemde, Hançerli Başkanımızı en yakınımda, yine İstanbul'a kendi uzman olduğu hususlarda hizmet ederken göreceksiniz. Benim can yol arkadaşımdır. Kendisine yürekten teşekkür ederim geçmiş hizmetlerinden ve bundan sonraki sürecinden dolayı. Karşılıklı nezaketle, genç bir siyasetçi olarak bu süreçte her anını saygılı bir şekilde yöneterek, güzel bir ortam sağlayarak, Avcılar'a ne kadar hazırlıklı olduğunu ve bu bölgenin bir genci olarak inşallah iyi bir belediyecilik yapacağını, deneyimlerden faydalanıp iyi insanlarla, düzgün insanlarla, doğru teknik insanlarla iyi bir süreç yöneteceğine inandığım, saygı ve sevgi çerçevesinde süreç yönettiği için de inşallah 31 Mart'ta kazanacağına yürekten inandığım Utku Caner Çaykara'ya da teşekkür ediyorum.”
BEYLİKDÜZÜ’NDE KONUŞTU: “HANİ ‘GERÇEK’ DİYORLAR YA… BU, GERÇEK OLAN DÖNÜŞÜM”
Avcılar’dan Beylikdüzü’ne geçen İmamoğlu, “Kiptaş Kırlangıç Evler 1. Etap Anahtar Teslim Töreni”nde Gürpınar sakinleriyle bir araya geldi. Vatandaşların sevgi gösterileri altında konuşan İmamoğlu, burada da özetle şu ifadeleri kullandı:
“Gerçek bir kentsel dönüşüm projesi… Hani ‘gerçek’ diyorlar ya… Bu, gerçek olan. Burada anahtar teslimine başlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yıllarca o kadar çok sözde kentsel dönüşüm işi anlatıldı ki, bu projenin gerçek bir kentsel dönüşüm projesi olduğunu özellikle belirtmek zorunda hissediyorum kendimi. Bu iş, bizim hayati meselemiz. Sözde yapılan kentsel dönüşüm, gerçekten riskli ve öncelikli alanlara değil, birileri için bol kazançlı alanlara odaklanan dönüşümdür ve İstanbul, böyle bir süreçle neredeyse 20 yıl aldatıldı. Sözde kentsel dönüşümün ne olduğunu anlamak için, İstanbul'un haritasına bakmak yeterli. İnceledik, baktık. Bakanlık tarafından ilan edilen İstanbul’un kentsel dönüşüm alanları ile taşıdığı risk bakımından öncelikli alanları karşılaştırdık. Yani bakanlık diyor ki; burası dönüşecek. Ama orası riskli alan değil. Yani rezerv alan ilan edilen yer, riskli alan değil. Ve maalesef kentsel dönüşüm bölgesi ilan edilen 69 alandan sadece 2 tanesi, gerçekten öncelikli risk taşıyan alan.”
“BU İHANETİN SORUMLARINDAN BİRİ DE…”
“Yani Bakanlık, Allah korusun, bir depremde büyük hasar ve can kaybı yaşanabilecek alanı bir kenara bıraktı, daha az riskli ama daha çok rantlı alanları kentsel dönüşüme açtı. Bu zihniyet, kentsel dönüşümü yapamaz. Ne hayat kurtaracak bir iş olarak görüyor kentsel dönüşümü ne de İstanbul'un ve ülkemizin bekasını güvence altına alacak bir iş olarak görüyor. Onlar için kentsel dönüşüm, sadece rant üretmekten ve bir avuç insana dağıtmaktan ibarettir. Nokta. Başka bir dertleri yok. Tek amaçları; İstanbul'a ihanet olarak tarif edilen işlerin büyük bir bölümünde insanları değil, bir avuç insanı mutlu etmek, zengin etmek, kentsel dönüşüm adı altında da bu işleri bir kalıbın altına sokmak. Bu ihanetin sorumlarından biri de hiç şüphesiz ilgili bakanlıktır. İşte o dönemin bütününe hakim olan kişi de bugün İstanbul'a aday olarak gönderilmiştir. İnanın aslında İstanbul'a dönük, bundan sonraki süreçte atılmak istenen adımların gerçek niyetini açıkça ortaya koyuyor bugün İstanbul'a o adayın gönderilmiş olması.”
“BUNLAR İHANETE, RANTA, HAKSIZ KAZANCA DOYMAMIŞ, MİLLETİ ALDATMAYA DOYMAMIŞLAR”
“Bunlar, ihanete doymamış, ranta, haksız kazanca doymamış, milleti aldatmaya doymamışlar ve aynı şeye devam etmek istiyorlar. ‘Kentsel dönüşüm’ diye İstanbul'u lüks konutlarla dolduranlardan… Bakırköy Ataköy sahillerine bakın. Zeytinburnu sahillerine bakın. Buraları ‘kentsel dönüşüm vitrini’ diye İstanbul'a yutturdular. Fikirtepe gibi yanlış işlere imza atanlardan, 10 bin futbol sahası büyüklüğündeki askeri alanları imara açanlardan, kentsel dönüşüm mağduru yaratanlardan bu şehre hiçbir hayır gelmez. Bunu en iyi siz biliyorsunuz aslında. Tabii vatandaşın sorununu çözecek, İstanbul'u kurtaracak gerçek kentsel dönüşümün onların modeliyle de yapılması mümkün değil. Ancak bizim halkçı, insanını düşünen, insanının cebindeki paraya göz koyan değil, insanının bütçesiyle bu dönüşüm modelini var ederek, ev sahibi olmalarını sağlayan modelimizle yapılabilir.”
“ONLARIN 25 YILDA YAPTIĞINDAN DAHA FAZLA İŞİ, BU 5 YILDA YAPTIK”
“Bakın, bir örnek vereyim. Onların yönettiği KİPTAŞ, 25 yılda kaç yapıya çözüm buldu biliyor musunuz? Yalnızca 1632 yapı. Onlar, 25 yılda bunu yapabildiler. Bizim yönettiğimiz KİPTAŞ ise, 4,5 yılda 2 bin 93 bağımsız birime çözüm ürettik. Yani biz, onların 25 yılda yaptığından daha fazla işi, bu 5 yılda yaptık. Üstelik onlar bu yönetimlerinde, hani diyorlar ya… Hükümet de onlarındı, Büyükşehir Belediyesi de onlarındı. KİPTAŞ onlarındı. Hükümet-belediye iş birliği içinde. Biz ise, -bakın bu kadar iş yapıyoruz- tek bir kamu bankasından bir kuruş bile destek görmeden bunu başarıyoruz. Allah'a şükür, onlardan daha çok iş ürettik. Çünkü niyetler iyi değilse, hükümet ve belediyenin aynı partiden olmasının hiçbir faydası yok. Sadece ne yaparlar biliyor musunuz? Vatandaşın zararını büyütürler. İstanbul, bu gerçeği yıllarca yaşadı. Bugün teslimine başlayacağımız Beylikdüzü Kırlangıç Evler dahil olmak üzere, KİPTAŞ’ın 4,5 yılda teslim ettiğimiz toplam bağımsız birim sayısı neye ulaştı biliyor musunuz? 10 bin 577 konuta ulaştı. Bu hafta ayrıca Pendik Arkatlı Evler’de etaplar halinde teslimlerimiz başlayacak. Böylece ulaşacağımız birim sayısı, 18 projede, 11 bin 33 olacak. Bakın; aynı beş yılda TOKİ ne yaptı? 2019-2024 yılları arasında, yalnızca 8 bin 500 konut. Biz işimizi çok iyi yapıyoruz. Vatandaşımıza değer veriyoruz. İstanbul ve İstanbullu için çalışıyoruz. Hem de bütün engellemelere rağmen.”
“DAR GELİRLİ VATANDAŞLARIMIZA AİT, 50 BİN RİSKLİ KONUTUN
İNŞAAT MALİYETİNİN YÜZDE 60’INI BİZ KARŞILAYACAĞIZ.”
“İstanbul Yenileniyor uygulaması ile kentsel dönüşümde doğru modeli kurduk ve çalıştırdık. Önümüzdeki 5 yılda kentsel dönüşüm de çok daha büyük bir atılım gerçekleştireceğiz. Bu programla, kentsel dönüşüme giren tüm riskli yapılara, sabit taksitle 2 yıl vadeli, faizsiz ödeme desteğini bizzat biz sunacağız. Dar gelirli vatandaşlarımıza ait, 50 bin riskli konutun inşaat maliyetinin yüzde 60’ını biz karşılayacağız. Yine bu yapılardaki dar gelirli emeklilerimizin inşaat maliyetinin yüzde 65’ini biz karşılayacağız. Riskli bina ilan edilen yapılara, bakanlığın verdiği 5.500 bin lira kira yardımı var. 5.500 liraya kiralık oda bulamıyorsun İstanbul'da. Öyle değil mi? Ekonomiyi perişan ettiler. Biz, bu eksikliği gördük. Bunun üzerine 7.000 lira ekstra kira desteği vereceğiz Büyükşehir Belediyesi olarak. Başka bir şey daha yapıyoruz. Hem ev sahiplerine vereceğiz hem de kiracılara vereceğiz. Onları da dışarıda bırakmayacağız. Dar gelirli emeklilerimize, bakanlığın kira yardımının üstüne, onlara da 9.000 lira kira desteği vereceğiz.”
“2019’DA VERDİĞİMİZ SÖZÜN 2.000 DAHA ÜSTÜNDE İŞ BAŞARDIK”
“17 farklı noktada, 12.000 yeni sosyal konut birimi üretmek adına, projelerimizi hazırladık. Yeni projelerle, 20.000 sosyal konutu İstanbul halkının hizmetine sunacağız. 10.000 konutu yenileme sözü vermiştik, 12.000 konut teslim ediyoruz. Yani biz, 2019’da verdiğimiz sözün 2.000 daha üstünde iş başardık. Sözümüzü tutarız biz. Önümüzdeki 5 yıl için, 22.000 konutu yenileyeceğiz. Yeri, projesi, her şeyi hazır. Bakın; ilk etapta bu 22.000 bin konutu dönüştüreceğiz. Allah'ın izniyle hedefimiz; İstanbul'da, toplamda 50.000 konutu dönüştürerek, insanlarımızı huzurlu ve güvenli yuvalarına kavuşturmak olacak. Bütün bu söylediklerimiz ince ince hesaplanmış, ölçülüp, biçilmiş gerçekçi vaatlerdir. Bizim iş ahlakımızı, sorumluluk duygumuzu, benim en iyi Beylikdüzü'ndeki hemşehrilerim, komşularım bilir. Söz verdik mi yaparız biz.”
“36 AYDA YÜZDE SIFIR FAİZLE ÖDEYECEKLER”
“Büyükşehir Belediyesi Başkanı olduktan, Mehmet Çalık Başkanımla birlikte, buraya özenli bir gayret gösterdik. Kentsel dönüşümü başlatmak için, KİPTAŞ'la birlikte harekete geçtik. Tabii ancak üçte ikinin kısa sürede sağlanması mümkün olmadı. Yine geldi bir kısım meczup, siyaset yapacak diye, buradaki insanları aldatarak, tam 17 ay geciktirdi burayı. 2022 Mart'ta buranın temelini attık. Bugün, 2024 Mart. 2 senede toparladık. 2 senede toparladığımız yerde, zamanında imza atılmış olsaydı, şu anda 1-1,5 senedir burada oturuyor olurdunuz. Bu bile engellendi. Karşı çıkanlara da üzülüyorum. Çünkü onları da aldatanlar, siyaseten aldatanlar oldu. Ama biz diyoruz ki, ‘Aldanmayın kardeşim.’ Biz burada hayırlı bir iş yaptık. Ne mutlu bana. Yüzde 99’a ulaştıktan sonra, hemen tahliye işlemleri başlatıldı. Yıkımlarını yaptık. 25 Mart 2022’de projenin temeli atıldı. 302 hak sahibi, 523 konut, 15 dükkan olmak üzere, 538 bağımsız birimden oluşan Kırlangıçevler’de hak sahipleri, gördüğünüz gibi pırlanta gibi dayanıklı evlerine kavuştular. Ne mutlu bana. Üstelik ne olacak? Değerli hak sahipleri, buradaki borçlanma tutarlarını, evlerine oturduktan sonra 36 ay, yüzde sıfır faizle KİPTAŞ'a ödeyecek. Bakın bu, gerçek kentsel dönüşüm örneğidir. Bu öyle, TOKİ mağdurları gibi mağdur yaratma işi değil. 2-3 milyon deyip, millete 70-80 milyona mal olacak evler satmak değildir. Milletin geleceğini köreltme işi değildir.”
“HADİ ORADAN. HADİ İŞİNİZE BAKIN”
“KİPTAŞ, bizim değerli kurumumuz. On yıllardır oraya teftiş bile gelmedi. Ben dedim ki, ‘Arkadaşlar, bir çıkartın bakalım, Ankara'dan gelip de bizi kaç kez teftiş ettiler.’ Müfettişler, soruşturmalar… Bu kardeşiniz ve ekibi, 5 yılda -bugün yayınladım tabloyu, bakın twitter'dan- 1.017 kez soruşturulduk. Müfettişler geldi, teftişler yapıldı. 1.017 kez. Bizden önceki dönem, beş yıl kaç defa yapılmış biliyor musunuz? 146. Bunun da çoğu ne biliyor musunuz? Rutin denetimler. Teftiş değil yani, soruşturma değil. O dönemde KİPTAŞ'a Sayıştay hiç uğramadı. Bu sefer geldi. Bu kardeşinizi 5 yıldır didik didik edip, 1.017 kez soruşturacaksınız, müfettiş yollayacaksınız, hiçbir şey bulamayacaksınız, 5-6 gün kala seçime hala kumpasla, yalanla, iftirayla, bakanın savcılığıyla yıkmaya çalışacaksınız. Hadi oradan. Hadi işinize bakın.”
İmamoğlu’na törende; CHP milletvekilleri Namık Tan, Turan Taşkın Özer, Engin Altay, Zeynel Emre, CHP Parti Meclisi üyeleri Cem Aydın, Berker Esen, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ve CHP Avcılar Belediye Başkan adayı Utku Cihan Çaykara da eşlik etti.
BÜROKRASİ SÜRECİ UZATTI: İMZALAR 2020’DE, TEMEL 2022’DE ATILDI
İBB iştiraki KİPTAŞ ile Beylikdüzü Belediyesi Gürpınar Siteler Bölgesi’nde yıllardır çözülemeyen kentsel dönüşüm sorununu çözüme kavuşturan imzayı, 11 Kasım 2020’de atmıştı. Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt’un, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tanıklığında attığı imzaların ardından bürokratik işlemler, yaklaşık 2 yılda tamamlanmıştı. Siyasi engellemeler nedeniyle, yıllarca depreme dayanıksız evlerde oturmak zorunda kalan 260 dairenin kentsel dönüşümünü gerçekleştirecek “KİPTAŞ Beylikdüzü Kırlangıçevler Projesi”nin temeli 25 Mart 2022’de atılmıştı.
World Media Group (WMG) Haber Servisi