Web siteleri, işletmelerin veya bireylerin çevrimiçi varlığını temsil eden en önemli araçlardan biridir; şirketlerin ürünlerini veya hizmetlerini tanıtma, potansiyel müşterilere ulaşma ve mevcut müşterilerle etkileşimde bulunma imkânı sağlar. Tüm bunların yanı sıra, marka bilinirliğini arttırır, pazarın geliştirilmesine ve pazarlama çabalarına ciddi destek sağlar. Günümüzde, bir web sitesine sahip olmak, bir işletmenin büyümesi ve başarısı için stratejik öneme sahip dijital bir araçtır. Bu noktada alan adları kurumların internet dünyasındaki ikametgahı olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla bu ikametgaha bir zarar gelmesi ya da kapanması durumunda kurumlar, büyük ticari kayıplara uğrayabilir hatta marka değerlerini tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin en işlek online platformlarından birinde yaşanan sorun alan adlarının marka sahipleri için hayati değerini ortaya koydu. Destek Patent CEO’su Faruk Yamankaradeniz, alan adı tahsisinin eskisi gibi sadece basit bir ‘domain satın alma’ prosedürü olmadığını, yetkin eller tarafından korunması, yönetilmesi ve takip edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Deneyim ve yetkinlik ön planda tutulmalı”
Alan adı tahsisi, bir web sitesinin adını ve çevrimiçi varlığının yasal olarak sahiplenilmesini sağlar. Bu bağlamda, dikkat edilmesi gereken konuların en başında alan adı kayıt firmasının seçimi gelir. Kayıt firmasını seçerken maaliyeti ön planda tutularak bir değerlendirme yapılmamasına vurgu yapan Yamankaradeniz, “Böyle bir değerlendirme sonucu, geri dönülmesi imkânsız ya da çok daha pahalıya mal olacak sorunlarla karşı karşıya kalınabilir. Örneğin, yetkin eller tarafından yönetimin yapılmaması durumunda panel erişim bilgilerinin çalınması geri dönülmesi zor sorunlardan birine örnek olabilir. Panel bilgilerinizin çalınması durumunda alan adlarının geri alınması her zaman mümkün olmayabilir ya da alan adlarını geri alana kadar erişim kesintisi yaşanabilir ki bu süre zarfında, mail ve web trafiğiniz geçici olarak kesintiye uğrayabilir. İşte tüm bu sebeplerle panel erişim bilgileri, yetkili ve alan adı tescil yönetimi konusunda tecrübeli kişilerce muhafaza edilmeli ve yönetilmelidir. Çağımız teknoloji çağı ve internetin bunun ayrılmaz bir parçası olması sebebiyle bu alanda da devamlı bir gelişim, dönüşüm söz konusu. Hukuk sistemi içerisinde korunmayan alan bırakmamak ve hak kaybı yaşanmaması için resmi süreçlerde de aynı dinamik değişim yaşanıyor. Örneğin 1991 yılından 2022 yılına kadar ODTÜ bünyesinde yer alan adı yönetimi, BTK’ya (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) geçti ve prosedürde radikal değişiklikler yapıldı. Bizim gibi bu prosedürleri sürekli takip eden, yenilikleri hızlıca hizmetlerine yansıtan kurumlar markaları koruma altına alıyor ve güvenli alanlar oluşturuyorlar. İşte bu nedenle maliyet değil, deneyim ve yetkinlik ön planda tutulmalı” dedi.
“Zaman yönetimine dikkat edilmeli”
“Hepimizin bildiği üzere alan adlarında hızlı hareket etmek, alan adını ilk alan olmak önemli bir kriter” diyen Yamankaradeniz şu tavsiyelerde bulundu. “Alan adı yenilemesi de zamanında yapılmalı. Zamanında yapılmasa bile alan adı kayıt şirketinin belirlediği yenileme ve gecikme ücreti ödenerek 40 gün içerisinde yenilenebilir. Bu süre aşıldığında, 30 günlük 'kurtarma periyodu' (redemption period) başlar. Mücbir bir sebep olmadıkça, bu sürelerin aşılmamasını tavsiye ederim. Eğer bu sürede de yenileme yapılmazsa alan adı 5 gün içinde silinir ya da alan adınızı yenileme işlemlerinizin zamanında gerçekleştirilmemesi, başka bir kullanıcının talep etmesine neden olabilir. Alan adınızı geri almak durumunda kaldığınızda, karmaşık bir süreç sizi bekler ve bu durum istenmeyen maliyetlere yol açabilir. Ayrıca alan adınızı geri alma şansınız da olmayabilir. Bu nedenle alan adınızı güvende tutmak için hızlı, çözüm odaklı ve güvenlik unsurlarını sağlayan yetkin eller tarafından bu işin yürütülmesi gerekir.”
World Media Group (WMG) Haber Servisi