İktidar kanadının, İstanbul’daki 25 yıllık yönetim sürelerini kendi 6 senelik icraat süreçleriyle bir tutma çabasında olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Öyle bir 6 yıl yaşattık ki, 25 yıla bedelmiş gibi bize muhalefet ediyorlar. 6 yılda 25 yıllarını onlara unutturduk” dedi. Amaçlarının bugünü değil, geleceği kurtarmak olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Bugünü kurtarma peşinde olanlar ne yapar? İşte tweet atarlar. Ne der tweetinde? ‘İstanbul depreme hazır mı, değil mi? İstanbul ne oldu? Ne oluyor’ derler. Dün tweet atıyor sayın Cumhurbaşkanı. Bizi suçlamaya ya da bizi hani halkın önüne koyarak, ‘Oradaki yerel yönetimler ne yapıyor’ diye cümleler kuruyorlar. Şaşkınca birkaç kez okudum. Neresi bu? Devletin en üst makamı. Halkımız üzülmesin. Bu karanlık dönem bitiyor, yepyeni bir sayfa açılıyor. Milletimizin gücüyle açılıyor. Bu zorlu günler geçiyor. Milletimizin boynu bükük. Ekonomik olarak, sosyal olarak, yaşamsal olarak çocuklarımızın mutsuz, gençlerimizin umutsuz olduğu bir ülke değil, çok güzel günlere hep birlikte yürüme konusunda çok güçlü bir başlangıca milletimiz hazırlanıyor. Nasıl bugün bu şehrin her insanı için çalışıyorsak, gelecekte de bu milletin her ferdi için çalışmaya hem de yürekten çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
İmamoğlu, gazetecilerin, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Sandık ilaçtır’ demişti. Siz de ‘Hodri meydan’ dediniz. Ama dün, ‘Muhalefetin sokak gündemleri zerre miskal umurumuzda değil’ dedi. Ne söyleyeceksiniz” sorusuna da “Bu ülkenin çok sorunu var. Sadece ekonomiden bahsedersek bile, yarım saat liste yaparız. Yerel yönetimlerin sorununu konuşsak, sayfalar dolar. Aynı şekilde eğitimden mi başlasak? Büyük bir haksızlık ve hukuksuzluğun, belki de son günlerde en fazla mağduru haline geldiğimiz yargıdan mı adalet sisteminden mi bahsetsek? Ya da yargının siyasallaştırılmasıyla ilgili bugünkü iktidarın ortaya koyduğu düzenden mi bahsetsek? Yargı süreci devam eden dosyalarda gizlilik kararı varken, ‘Turpun büyüğü heybede’ diyerek bir dosyanın içeriğini bildiğini, hatta sonucunu bildiğini ima eden Cumhurbaşkanı'nın sözlerinden mi bahsetsek? Düşürülemeyen enflasyondan mı bahsetsek? Bütün bu konular, milletin gündemi. Hiçbiri suni değil, hepsi gerçek. Ama şöyle bir şey ifade edebilirim; onların gerçekleri, kendi yaşam alanları. Dolayısıyla milletin gündemini suni olarak görebilirler. Çünkü milletin gerçek gündemiyle bağ kuracak hiçbir ilişkileri kalmadı. Bütün bu feryatları, insanların şikayetlerini duymaya asla bir fırsatları yok. Çünkü pazara inemiyorlar, sokağa çıkamıyorlar” yanıtını verdi.
World Media Group (WMG) Haber Servisi