Uyarlanabilir Uygulamaların Gücünü Keşfetmek

İşletmeler, üretken yapay zekayı faaliyetlerine, ürünlerine ve hizmetlerine dahil etmenin onlara gelecekte sağlayacağı faydaları farkına varmaya başlamış olsa da bunu tamamen benimsemeleri biraz zaman alacağa benziyor. Bunun nedeni, IT ve şirket içinde halka açık büyük dil modelleri ile nasıl etkileşim kurulacağına dair önemli endişelerdir. Deloitte’nin yakın zamanda gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre, ABD'deki kuruluşların %56'sı üretken yapay zeka girişimlerine başladı ve bu kuruluşların %35'i şu anda pilot programlar yürütüyor.

Uyarlanabilir uygulamalar literatüre yeni giren bir kavram olsa da, dinamik uygulamalara duyulan gereksinim Web 2.0'a kadar uzanıyor. Dinamik web uygulaması kavramı o zamanlardan bu yana ciddi bir gelişim gösterdi. Kullanıcının sayfayı yenilemesine gerek kalmadan girdikleri istemlere anında yanıt verebilen web sayfalarını makine öğrenimi takip etti ve bir sonraki aşama diyebileceğimiz, en iyi teklifler için tanıtım yapılması gibi kullanıcının eylemlerine uyum sağlama yeteneği ile dinamik deneyim giderek daha anlamlı hale geldi. Akıllı telefonların ve diğer mobil cihazların ortaya çıkışı ise uygulama kavramını tam anlamıyla kalıplarının dışına taşıdı. Akıllı cihazların coğrafi konum, saat, hava durumu, trafik veya diğer olayları ya da koşulları bir araya getirme kabiliyeti artık uygulamaların bilinçli olması beklentisini getirdi. Bu duruma ayak uyduran dinamik uygulamaların tam da o anda proaktif olması bekleniyordu.

Kullanıcı merkezli teknoloji, kullanıcı deneyimlerinde devrim yaratan temel özellikleri bünyesinde barındıran uyarlanabilir uygulamalarla yeni bir alana giriyor. Hiper kişiselleştirmeye öncelik veren bu uygulamalar, kullanıcı arayüzünü, içeriği ve işlevselliği özellikle bireysel kullanıcı tercihlerine ve o anki gereksinimlere göre özelleştirerek kullanıcı memnuniyetine önemli ölçüde katkıda bulunuyor. Uyarlanabilir uygulamaların temelinde, konum ve cihaz türü gibi değişkenlere dayalı olarak gerçek zamanlı ayarlamalar yapılabilmesine olanak tanıyan bağlam farkındalığı yeteneği yatıyor. Yapay zeka destekli özellikler, bu uygulamaların uyarlanabilirliğini artırarak değişen gereksinimlere göre bağlamlarını ve davranışlarını dinamik bir şekilde değiştirmelerini sağlıyor. Uyarlanabilir uygulamaların odak noktası öğrenme ve zeka üzerinedir. Kullanıcı davranışını sürekli analiz edebilmek için makine öğrenimi ve gerçek zamanlı analitikten yararlanırlar ve böylece uyarlanabilirliği artırırlar. Kullanıcılar bu ayarları değiştirebilir ve geri bildirim sağlayabilir ve işte bu özelleştirilebilirlik, gereksinimlere yönelik uygulamaların ortaya çıkmasını sağlar. Uygulanabilir uygulamaların temel özellikleri arasında görevleri kesintisiz olarak yürütebilme ve gerçek zamanlı yanıt vermeyi sağlayan otomasyon ve yüksek performans yer alır. Mobil ve uç ortamlarda kullanım için tasarlanan uyarlanabilir uygulamalar, proaktif olarak veri ve işlevsellik sunmak için kullanıcı davranışlarını tahmin eder ve çapraz bağlanabilirlik ile kesintisiz bir şekilde hizmet koordinasyonunu sağlar ki bu da kullanıcı deneyimini gerçek zamanlı olarak iyileştirilmesine olanak tanır.

Uyarlanabilir Uygulamaların Kullanım Senaryoları

Uyarlanabilir uygulamaların oldukça fazla kullanım alanı bulunmaktadır. Birkaç tanıdık örnek olarak aşağıdaki sıralayabiliriz:

• E-ticaret alanında, kullanıcının ayrıntılı profiline ve davranışlarına dayalı olarak özel ürün açıklamaları ve en iyi teklifleri oluşturur. Müşteri satın alma sürecinden geçerken bu teklifleri gerçek zamanlı olarak sunulmasını sağlar.

• Streaming hizmetlerinin, müşterinin izleme geçmişine dayalı olarak benzer içerikler önermesini sağlar. Müşterinin programı ne zaman izleyeceğini planlayarak bu önerilere göre hareket eder ve örnek olarak ev sinema sistemini etkinleştirmek veya tuttuğu takım gol atmak üzereyken müşteriye kanal değiştirmesi için bildirimde bulunmak gibi görevleri otomatikleştirir.

• Duruma ve talebe dayalı konser ve etkinlik fiyatlandırması yapabilir. Bunları genel talebe, müşterinin sanatçı veya müzik tercihlerine, sosyal medya etkinliğine veya aynı yaş grubunun özelliklerine dayalı olarak belirli coğrafi pazarlarda uygular. Yapay zeka, doğru zamanda tam olarak doğru teklifleri sunmak için müşterinin tercihlerini öğrenerek hepsini bir araya getirir. Örnek olarak, makine öğrenimini yapay zeka ile birleştiren uyarlanabilir uygulamalar, belirli sanatçıların veya spor takımlarının en sadık hayranlarını belirleyebilir ve hala boş yer varken bilet satın almaya yönlendirebilir.

• Aydınlatma, HVAC ve güvenlik ayarlarını, ev sahibinin evde bulunma saatlerine göre akıllı ev sistemi otomasyonunu yönetebilir.

• Fitness ve Sağlık uygulamalarında kişiye özel egzersiz planları oluşturabilir, beslenme tavsiyeleri verebilir ve kişinin rutinine göre doktor randevularunu planlayabilir.

• Piyasa haberleri, olaylar ve bireyin yatırım hedeflerine göre fon alımları ve en iyi işlemlerin ne zaman yapılacağını hesaplayarak otomatik borsa işlemleri yapabilir.

Dijital Müşteri Deneyiminin Yeni Temeli: Uyarlanabilir Uygulamalar

Üretken yapay zeka, müşteri deneyimini daha da kişisel hale getirme yeteneği ile dinamik web uygulamalarının yolculuğunu benzersiz bir hale getiriyor ve insanların kafalarındaki adeta okuyarak oluşturulan istemlere anında orijinal içerikle yanıt verebiliyor. Yine de, ilk nesil yapay zeka içerikleri genellikle aşırı derecede geneldi. İşte bu noktada uyarlanabilir uygulamalar devreye giriyor. Uyarlanabilir uygulamalar, oluşturulan içeriği veri, bağlam ve ilgi düzeyiyle harmanlayarak üretken yapay zekayı geliştiriyor.

Couchbase, uygulamalar için benzersiz bir şekilde birden fazla erişim modelinde veri sorgulama yeteneği sağlayarak mobil cihazlarda yapay zeka modelleriyle etkileşimi kolaylaştırır. Böylelikle Couchbase, doğru ve güvenilir yapay zeka etkileşimleri gerçekleştirir. Bu açıdan farklı bir konumda bulunan Couchbase, pazarın üretken yapay zekayı benimseme konusundaki tereddütlerini giderebilir ve müşterilerin kendileri için gerçek uyarlanabilir uygulamalar oluşturmalarına yardımcı olabilir.

Couchbase’in müşterilerinden yarısından fazlası, geçiş yaptıktan sonra üstün performans sayesinde işletme maliyetlerinde %50'nin üzerinde tasarruf elde etti ki bu önemli maliyet düşüşü yapay zeka geliştirmeyi finanse edebilir.

Yazar: Çağla Duman, Couchbase Bölge Hesap Yöneticisi