Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Filistin Yerel Yönetimler Birliği (APLA) arasında, iki ülkenin yerel yönetimleri arasındaki iş birliklerini güçlendirmek amacıyla mutabakat metni imzalandı. TBB ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile APLA ve Salfeet Belediye Başkanı Abdul Karim Al-Zubaidi, imzaları atmadan önce, “Türkiye-Filistin Yerel Yönetimleri Diyalog ve İş Birliği Toplantısı” başlığıyla düzenlenen etkinlikte birer konuşma yaptı.
“KIRILGAN ATEŞKES, HEPİMİZE KALICI BARIŞ, İSTİKRAR VE ADALETİN GEREKLİLİĞİNİ BİR KEZ DAHA HATIRLATIYOR”
Savaşın yükünü yerel yönetim anlamında sırtlanan Filistinli belediye başkanlarını İstanbul’da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirterek sözlerine başlayan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Sizleri, kadim şehrimiz İstanbul'umuzda ağırlamaktan, kardeş ülke ve kardeş toplum Filistin halkının yerel yönetimdeki güçlü temsilcileriyle buluşmaktan büyük bir mutluluk duymaktayım. Hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Özellikle TBB Başkanı olarak, aynı zamanda İBB Başkanı olarak, ev sahibi kimliğimle, sizler, dirençli Filistin halkının temsilcilerinin meşakkatli gündemini, zor süreçlerini takip etmekteyim. Bu dayanışma ortamının beni de çok mutlu ettiğini ve sizlere karşı olan bakış açımızda, sorumluluğumuzda bizleri daha da güçlü kıldığını ifade edeyim. Türkiye ve Filistin arasındaki köklü ilişkiler, ortak tarihi olduğu kadar, tarihi haksızlıklara meydan okuyan, güçlü dayanışma ruhuna dayanır. Son 16 yıldır Gazze'de yaşanan yıkım ve insanlık trajedisi ve bugünkü kırılgan ateşkes, hepimize kalıcı barış, istikrar ve adaletin gerekliliğini bir kez daha hatırlatıyor.”
“GAZZE YERLE BİR EDİLİRKEN SESSİZ KALANLAR…”
“Hukukun üstünlüğüne, insan haklarına ve adalete dayanan barış ve istikrar, sadece Gazze için değil, Batı Şeria ve Doğu Kudüs için de elzemdir. Bunun böyle bilinmesini ve bunun da takipçisi olacağımızı bilmenizi isterim. Ne yazık ki, Gazze yerle bir edilirken sessiz kalanlar, bugün İsrail Gazze'de ateşkesi bozmak için bahane ararken de Batı Şeria'da askeri operasyonlarını arttırırken de üzülüyoruz ki, sessizler. Filistin'in kadim topraklarının Filistinlilere ait olduğunu da Gazze'de yerlerinden edilenlerin evlerine dönme hakkını da göz ardı etmelerini üzüntüyle, tepkiyle takip ediyorum. Ve biz, Filistinli kardeşlerimizin hakları için sesimizi yükseltmeye her platformda devam edeceğiz. Filistin'de sürdürülebilir bir barış ve refah inşa etmek için, yerel yönetimlerin de rolü çok büyüktür. Ben, gerçekten özellikle bu çağın, bu kadar insanların şehirlere yerleştiği ve büyük oranda şehirlerde yaşadığı bu çağı, ‘şehirlerin çağı’ olarak görmekteyim. Dolayısıyla, halka en yakın birim olan belediyeler, yalnızca altyapı ve hizmet sunan kurumlar değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı güçlendiren ve refahı arttıran aktörlerdir.”
“YEREL YÖNETİMLER GERGİNLİKLERİ, KUTUPLAŞMAYI VE ÖZELLİKLE NEFRET TOHUMLARINI ENGELLEYEBİLİR”
“Geçen Aralık'ta, İstanbul'da düzenlediğimiz ve aramızdan bazı başkanların da katıldığı ‘Orta Doğu ve Kuzey Afrika Belediye Başkanları Barış ve İş Birliği Toplantısı’nda da altını çizdiğimiz gibi; yerel yönetimler gerginlikleri, kutuplaşmayı ve özellikle nefret tohumlarını engelleyebilir ve bu yolda çok büyük katkılar sunabilir. Sosyal adaletten sürdürülebilir kalkınmaya kadar, belediyelerin halklarına karşı, yaşayan insanlarına karşı görevleri ve sorumlulukları çok büyüktür. Ben, bütün bu söylediğim unsurları ve hususları yirmi milyona yakın insanı yaşatan İstanbul'umuzda, inanınız her gün, her insanımızla yaşıyorum. Bu sorumluluk, işte böyle büyük bir sorumluluk iken, sınırı aşan iş birlikleri ve ortak akıl mekanizmalarını ve birlikte düşünebilme oluşumlarını da gerektirdiği bir gerçek. Bugün tam da TBB ve APLA arasında imzalayacağımız mutabakat zaptının amacı da tam da budur. Bu anlaşma ile Filistin ve Türkiye yerel yönetimleri arasında yeni bir iş birliği dönemini güçlü bir şekilde başlatacağız.”
MEWA’NIN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ
“Bu anlaşma ile altyapıdan kentsel dönüşüme, çevre yönetiminden dijital belediyeciliğe, atık yönetiminden sosyal hizmetlere kadar ortak projeler birlikte geliştirebiliriz. Filistin belediyelerinin kurumsal ve personel kapasitesinin arttırılması, hizmet kalitesinin yükseltilmesi ve uluslararası fonlara erişimlerinin kolaylaştırılması büyük bir önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, belediyelerimizin bilgi ve teknoloji transferini desteklemek, eğitim programları oluşturmak -ki burada sizlerin talepleri de bize çok güçlü yön verici olacaktır- ve sistematik iş birliği mekanizmalarını geliştirmek, bunun için yapılacak düzenli toplantılar ve teknik çalışma grupları, oluşumları çok değerli bir sonuca bu çalışmalarımızı taşıyabilir. Bu süreçte Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler (UCLG) ile Orta Doğu ve Batı Asya Teşkilatı (MEWA) da kritik aktörlerden birisi olacaktır elbette. Bölgedeki belediyelerin küresel sorunlara çözüm üretme kapasitesini arttırmak ve yerel yönetimleri uluslararası alanda daha görünür hale getirmek amacıyla faaliyet gösteren MEWA aracılığıyla, Filistin belediyelerinin uluslararası fonlara erişim imkanlarına genişletmeyi, ortak projeler geliştirerek belediyelerimize yeni finansal kaynaklar yaratmayı da iş birliği içerisinde amaçlıyoruz.”
“MEWA’NIN ROLÜNÜN ARTTIRILMASI SOMUT KALKINMA FIRSATLARI DA SUNACAKTIR”
“Ancak, bölgemizde yaşadığımız zorluklara karşın, etkin bir destek mekanizması oluşturmak ve sürdürülebilir çözümler üretmek için MEWA'nın da açıkçası daha güçlendirilmesi şart. Bu çerçevede MEWA'nın faaliyetlerinin daha etkin hale gelmesi için düzenli toplantılar, bilgi, paylaşım platformları ve ortak projelerin de ilişkilerle birlikte paralel gitmesi gerekiyor. Özellikle değerli başkanlarımız, sevgili misafirlerimiz, dostlarımız; çevre yönetimi, kentsel dönüşüm ve sosyal hizmetler gibi alanlarda MEWA’nın rolünün arttırılması hem Filistinli belediyeler hem de bölgedeki diğer yerel yönetimler için somut kalkınma fırsatları da sunacaktır. MEWA’nın daha işlevsel şekilde değerlendirilmesi, sadece yerel yönetimler arasındaki iş birliğini derinleştirmekle kalmayacak, aynı zamanda Filistin'in uluslararası destek mekanizmalarından da daha etkin faydalanmasını sağlayacaktır.”
“FİLİSTİN HALKININ HAKLI TALEPLERİNİN HER ZAMAN YANINDAYIZ”
“Az önce kıymetli Başkanımız Abdal Karim dostumla içeride yapmış olduğumuz toplantıda, bazı hususları öncü bir biçimde değerlendirdik. Özellikle Türkiye'mizin Filistin'deki bir kısım belediyeyle Türkiye'deki belediyelerin kardeşlik ilişkilerini geliştirme protokolleri ve özellikle insani yardım ve destek başta olmak üzere, birtakım taleplerin yine güçlü bir şekilde tarafımızca değerlendirilip, sizlerle diyalog kuracağımız çalışmalar başta olmak üzere, farklı başlıklarla, arkadaşlarımızın aldığı notlar üzerinden, çok güçlü önerileri masamıza dahil ettik. Bunlar bugün, bu masada daha da iyi bir biçimde şekillenecek. Arkadaşlarımla sürecek olan toplantılarınızda çıkacak olan sonuçları da ben her günün önemli bir ajandası olarak önüme koyacağım, takip edeceğim. Ve umuyorum ki, hızlı bir şekilde sonuçlarını aldığımız ortamlarda da yine bir arada olur, dayanışmalarımızı gösterir, iş birliği protokollerimizi ve kardeşlik protokollerimizi imzalayacağımız güzel anlarda birlikte olmayı yürekten diliyorum. Bugün attığımız bu adım, değerlidir. Türkiye ve Filistin yerel yönetimleri arasındaki iş birliğini çok daha güçlü ve kurumsal bir çerçeveye taşıyan bir adımdır. Bu yönüyle tarihi bir günde, tarihi bir imzayı bütün Türkiye'deki belediyeler adına, Belediyeler Birliği Başkanı olarak atmaktan büyük onur ve gurur duyacağım. Filistin halkının haklı taleplerinin her zaman yanında olduğumuzu ve olacağımızı tekrar yineliyorum.”
AL-ZUBAİDİ: “TBB BAŞKANI EKREM İMAMOĞLU’NDAN DA BEKLENTİMİZ…”
Misafirperverliğinden dolayı İmamoğlu ve TBB yöneticilerine teşekkür eden Al-Zubaidi de özetle şöyle konuştu.:
“Filistinli belediyeler, bu toplantının öneminin farkında. Jenin ve Tulkarm belediye başkanlarının burada olması da bunun bir göstergesi. Çünkü bu iki kent de İsrail saldırısı altında yıkımı yaşıyor. Biz, sadece bugünlerde değil, 1948’den beri, bazen bütün dünyanın gözleri önünde, bazen de gizli katliamlara maruz kalıyoruz. Gazze’de yaşananları canlı bir biçimde bütün dünya izledi. Bu katliamlar, Filistin’in kimliğine yapılan saldırılardır. Bu toplantıya, Kudüs’ün belediye başkanlarının da katılmasını değerli buluyoruz. Bizim belediyelerimizin yaptığı işler, dünyanın diğer belediyelerinin yaptıklarından farklı. Bizim belediyelerimiz, kendilerinden beklenen işlerin yanı sıra, hükümetlerden beklenen işleri de kıt kaynaklarıyla yapmaya çalışıyor. İmkansızlıkların üstünde bir hizmet sunmaya çalışıyoruz. Savaş esnasında, örneğin, Gazze Belediyesi’ni düşünün. Savaşa rağmen, bir taraftan da çöpleri toplamanız gerekiyor. Nasıl yapacaksınız bunu? Bir önceki belediye başkanı öldürüldü. Beklentimiz; Birliğimizin çok daha aktif bir rol almasıdır. TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan da beklentimiz, aramızdaki iş birliğinin en üst seviyeye çıkarılması ve yardımların arttırılması isteğimizdir. Bu konular üzerinde çalışacak bir ekibimiz vardır. Uluslararası alanlarda Filistin ve Filistinli belediyelere yardımlarının esirgenmemesini arzu ediyoruz.”
FİLİSTİN DAVETİ
Konuşmaların ardından, TBB Başkanı İmamoğlu ile APLA Başkanı Al-Zubaidi arasında, yerel yönetimler arasındaki iş birliklerinde önemli bir dönüm noktasını teşkil edecek mutabakat metni imza törenine geçildi. İmamoğlu, El-Zubaidi ve beraberlerindeki heyet, imzaların atılmasının ardından aile fotoğrafı çektirdi. İmamoğlu, Filistinli başkanların, ülkelerini ziyaret davetine, “Evet, kesinlikle istiyorum en yakın zamanda” yanıtını verdi.
FİLİSTİN’İ 12 BELEDİYE BAŞKANI TEMSİL ETTİ
İmza töreninde ve sonrasında sürecek etkinliğe, APLA üyesi toplam 12 Filistinli belediye başkanı katıldı. TBB’yi Genel Sekreter Suat Yıldız ve Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan’ın temsil ettiği etkinlikte, APLA heyetinde yer alan belediye başkanları ve yetkililerin tam listesi şöyle oldu:
Abdul Karim Al-Zubaidi: Selfeet Belediye Başkanı
Anton Salman: Bethlehem Belediye Başkanı
Mahmoud Barham: Beita Belediye Başkanı
Issa Raja Kassıs: Ramallah Belediye Başkanı
Nidal Shahın: Birzeit Belediye Başkanı
Husam Alshakhshır: Nablus Belediye Başkanı
Ahmed Fathy Ardda: Arraba Belediye Başkanı
Riyad Awad: Tulkarm Belediye Başkanı
Issa Saliba Alqassıs: Beit Jala Belediye Başkanı
Imad Dawood Awad: Kufr Aqab Belediye Başkanı
Samer Abıdrabbu: AlJeeb Belediye Başkanı
Mohammad Jarrar: Jenin Belediye Başkanı
Husam Daraghma: Tubas Belediyesi
Saleh Awad: APLA Sekretaryası / Yatta Belediyesi
***
YONGHANG’DAN İMAMOĞLU’NA YÖNETİMÖVGÜSÜ: GERÇEKTEN HAYRAN KALIYORUM
İBB iştiraki Metro İstanbul ile Çinli Guangzhou Metro Group Şirketi arasında, raylı sistemlerde iş birliklerini kapsayan mutabakat zaptı imzalandı. İki şirket arasındaki imzalara tanıklık eden TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bu noktada atılacak bu imzalarla, her iki şehrin de özellikle raylı sistemler konusunda geleceğe dönük atacağı, gideceği yolculuğa katkısı büyük olacaktır” dedi. İş birliği ve deneyim paylaşımlarının önemine dikkat çeken Çin Komünist Partisi Guandong Eyaleti Daimi Komitesi üyesi Guo Yonghang da İmamoğlu’nun yönetim sistemiyle ilgili görüşlerini, “Sizinle fikir değiş, tokuş ve deneyimde paylaşım yapmak istiyoruz. İstanbul'a geldikten sonra, sizin yönetiminiz altında böyle güvenli, düzenli bir şehri görmek benim için çok mutluluk verici bir şey ve gerçekten hayran kalıyorum. Yönetim sisteminiz çok farklı” sözleriyle dile getirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Metro İstanbul ile Çin’in en büyük kentlerinden Guangzhou’nun Metro Group Şirketi arasında mutabakat zaptı imzalandı. İmza töreni, TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Çin Komünist Partisi (ÇKP) Guandong Eyaleti Daimi Komitesi üyesi Guo Yonghang’ın tanıklığında gerçekleştirildi. İmamoğlu ve Yonghang, imzaların atılmasından önce birer konuşma yaptı. Çin’in en kalabalık eyaletlerinden Guandong’un başkenti Guangzhou’ya daha önce Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemin de bir ziyaret gerçekleştirdiğini belirten İmamoğlu, “İstanbul gibi tarihi bir liman kenti ve bölgesel ve uluslararası ticaretin önemli merkezi olduğunu biliyorum. Küresel ölçekte çok başarılı gelişimini de keyifle takip ediyorum şehrinizin. Özellikle kentsel inovasyon ödülleri girişiminizi gerçekten keyifle izliyorum” dedi.
“ATILACAK İMZALARI ÇOK DEĞERLİ BULUYORUM”
Kentler arası deneyim paylaşımını önemsediğinin altını çizen İmamoğlu, “Bu manada UCLG
(Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı) ve Metropolis’le iş birliği içerisinde yürüttüğünüz bu platformun değeri farklı. 2023 üç yılında da 6’ncı ödüllerine iki projemizle belediyemiz katıldı. 7’nci ödüllerinde yine yenilikçi projelerimizle de öne çıkmayı hedefliyoruz. Inovatif şehrinizle her zaman en güçlü teması önemsiyorum. Bu manada bugün atılacak imzaları da çok değerli buluyorum. Bu arada sıcak bir konuda da deneyimlerinizin bizim için çok değerli olduğunu ifade etmek isterim. 2027 yılında, 4. Avrupa Oyunları’na ev sahipliği yapacak İstanbul. 2036 Olimpiyat Oyunları’na da ev sahipliği yapmak için girişimlerimiz sürüyor. Özellikle Guandong eyaletinin, bu Kasım ayında Hong Kong ile birlikte 15. Çin Ulusal Oyunları’na ev sahipliği yapacağını arkadaşlarım benimle paylaştı. Bu alanda da deneyimlerinizi izlemek, bu konuda faydalanmak ve iş birliği içerisinde olmayı da önemsiyorum” diye konuştu.
“VERDİĞİNİZ DESTEK ÇOK ÖZEL”
Bu yıl içinde bazı Çin şehirlerine ziyaretler planladığını aktaran İmamoğlu, “Bu arada benim de çok desteklediğim Megaşehirler Zirvesi’nin 2026 yılında Guangzhou’da düzenlenecek olmasına da değinmek isterim. İlk Megaşehirler Zirvesi’ni Metropolis iş birliğiyle 2023 yılında İstanbul'da düzenledik. Böyle bir platform başlatmış olduk” ifadelerini kullandı. Mega şehirlerin kendi ölçeklerindeki deneyimlerini birbiriyle paylaşmalarının kolaylaştırıcı yönlerinin bulunduğunu kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bu zirveleri takip ediyorum ve özellikle Metropolis Megaşehirler Özel Temsilcisi kimliğimle de başarılı olmasını çok istiyorum. Şehriniz dünya ölçeğinde çok değerli. Verdiğiniz destek de çok özel bir destek. Artarak devam etmesini dilerim. 2025 yılında Seul’de bu yıl olacak olan zirvenin, 2026’da Guangzhou’da olması için bizim de hem takibimizle hem olabilecek şekliyle katılımımızla yanınızda olacağımızı şimdiden söyleyeyim. Dünyanın en uzun raylı sistem ağlarından birine sahip Guangzhou’nun şehrimizle, metro konusunda bir mutabakat zaptı imzalaması ve karşılıklı güçlü iş birliğine bir başlangıç yapması bizim için çok değerli. Bu noktada atılacak bu imzalarla, her iki şehrin de özellikle raylı sistemler konusunda geleceğe dönük atacağı, gideceği yolculuğa katkısı büyük olacaktır. Bu konuda özellikle emeği geçen hem belediyemizdeki yönetici arkadaşlarımıza hem de Guangzhou tarafındaki değerli arkadaşlara çok teşekkür ederim.”
“PANDEMİ DÖNEMİNDE BİZE DESTEK VERMİŞTİNİZ”
Guandong Eyaleti Daimi Komitesi üyesi Yonghang da konuşmasında özetle şu ifadeleri kullandı:
“Biz, eski dost sayılıyoruz ilk defa görüşmemiz rağmen. Ama kardeşliğimiz 10 küsur senedir sürmektedir. Çin’de bir atasözümüz var; görüşmesek de önemli değil ama habersiz bırakmayalım birbirimizi. Bizim eski dostluğumuz da bu şekilde sürmektedir. 2020 yılında, o zaman ben hala belediye başkanı idim, o zaman sizden gelen mektubu hiç unutmuyorum. Pandemi döneminde bize destek vermiştiniz. Çok teşekkürler. Gerçekten eski dostuz bence. Derin bir bağ kurduk. Aslında iki şehrimizin de çok benzer yönleri var. İki şehrimiz de çok eski tarihi taşıyor. İstanbul’un 2 bin 700 senelik bir tarihi var; Guangzhou’nun ise, 2 bin 200 senelik bir tarihimiz var. Aynı zamanda iki şehir de tarih boyunca hep ulaşım merkezi oldu. Küresel anlamda, özellikle Avrupa ve Asya için çok önemli iki şehirdir. Ve nüfusu, şehir ölçümü de benzerdir aslında. Nüfusa baktığımız zaman, iki şehir de mega şehir oluyor.”
YONGHANG’DAN İMAMOĞLU’NA: “YÖNETİM SİSTEMİNİZ ÇOK FARKLI”
“Mega şehirlerinin yönetimi gerçekten çok kolay bir şey değil. Ve küresel anlamda insanlara katkıda bulunmak için de çok sorumluluk taşıyoruz aslında omuzlarımızda. Bu yüzden bu fırsatı da çok iyi değerlendirmek istiyorum. Sizinle fikir değiş, tokuş ve deneyimde paylaşım yapmak istiyoruz. İstanbul'a geldikten sonra, sizin yönetiminiz altında böyle güvenli, düzenli bir şehri görmek, benim için çok mutluluk verici bir şey ve gerçekten hayran kalıyorum. Yönetim sisteminiz çok farklı. Benim altımda bir sürü bana yardım edenler var. Tabii ki benim yönetim nüfusu sizden biraz fazla. Yani 3 milyon kişiden fazla yönetiyorum sizden. Ama gerçekten çok yorucu bir şey. Bu yüzden de ben de sizden bu yönetim tarzınızı, deneyiminizi öğrenmek istiyorum. Başkonsolosumuzun anlatımdan ben İstanbul'u daha iyi anlamaya başladım ve gerçekten hayran kalmaya başladım. Ben, eskiden coğrafya ve tarih çalışan bir öğrenciydim. Ve uzun zamandır benim şöyle bir şey tutkum vardı. İstanbul'u görmek istiyordum. Onu gerçekten hissetmek istiyordum. Dünkü geziden sonra, gerçekten şok içindeyim. Benim çocukluğum dün tamamlandı yani. İstanbul, Avrupa ve Asya'ya birleştirilen dünyada tek şehirdir. Ve ‘dünyanın merkezi’ diye söyleyebiliriz bunun için. Gerçekten insan medeniyeti için ve kıtalar arasındaki iş birliği için çok önemli bir rol oynamaktadır. Bu yüzden, Guangzhou ve İstanbul arasında fikir alışverişinde bulunmamız ve derin bir iş birliği yapmamız gerekiyor diye düşünüyorum.”
İMZALAR, SOY VE ZHİCHENG’DEN
İmamoğlu ve Yonghang’ın konuşmalarının ardından mutabak metni imza törenine geçildi. İBB adına Ulaşım Grup Başkanı Özgür Soy ve Guangzhou Metro Group Şirketi Başkanı Lıu Zhicheng, İmamoğlu ile Yonghang’ın tanıklığında mutabakat metni imzalandı.
World Media Group (WMG) Haber Servisi