Çevresel Sürdürülebilirlik

Çevresel Sürdürülebilirlik Yaklaşımıyla Endüstride PLM Uygulamaları

13:29:32 | 2024-06-03
Prof.Dr.Semih Ötleş
Prof.Dr.Semih Ötleş       karabayhatice@hotmail.com

 

 

 

Büşra Nur Aydın,1, 3, Alican Yılmaz4, Prof. Dr. Semih Ötleş1, 2

1Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi Anabilim Dalı

2Ege Üniversitesi Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi Mükemmeliyet Araştırma Merkezi

3Çevre Mühendisi, Uşak Deri Karma Organize Sanayi Bölgesi

4Direktör, Beemobs (Bee Mobility Solutions) Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş.

Özet

Hızla gelişen teknoloji, artan tüketim alışkanlıkları, genişleyen tedarik zinciri ağı ve müşteri talepleri üretim süreçlerinin iyi bir şekilde yürütülmesi için yeni yönetim modellerinin gelişmesine olanak sağlamıştır. Endüstride ürün geliştirme ve süreçlerin yönetilmesi, birbirileriyle entegrasyonunun sağlanması amacıyla kullanılan PLM (Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi) çözümleri giderek değer kazanmaktadır. PLM' nin çevresel sürdürülebilirlikle olan entegrasyonu ise, ürünlerin çevresel etkilerinin tüm tedarik zinciri ve üretim süreçleri boyunca azaltılması, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılması, rekabet üstünlüğünün sağlaması için kritik bir öneme sahiptir. Çevresel sürdürülebilirlikle, ürünün çevresel boyutlarının fikir ve tasarım aşamasından itibaren değerlendirilmesi, çevreye duyarlı malzemelerin tercih edilmesi, kaynak verimliliği ve atık yönetiminin optimizasyonu sağlanır. PLM' nin yaygın kullanım alanları arasında otomotiv, havacılık, makine imalatı gibi sektörler bulunmakta olup dijitalleşmenin ve sürdürülebilirlik algısının gelişmesiyle birlikte yakın gelecekte daha geniş kapsamlara yayılıp endüstride daha önemli bir role sahip olacağı beklenmektedir.

Anahtar Kelimeler: PLM, çevresel sürdürülebilirlik, ürün yaşam döngüsü yönetimi, sürdürülebilirlik

1. Giriş

21. yüzyılda özellikle Endüstri 4.0 ve dijitalleşme ile tüm dünyada inovasyon süreçleri ve buna bağlı olarak ürün geliştirme süreçleri farklı bir boyuta taşınmıştır. Artan rekabet ile başa çıkmak, kaliteden ödün verilmeden tasarım, inovasyon ve ürün geliştirme sürelerinin kısaltılması birçok sektörde şirketlerin önceliklerinden biri haline gelmiştir. Bu önceliği gerçekleştirebilmek için de tasarım, inovasyon ve ürün geliştirme süreçlerinin yenilenmesi ve dijitalleşmesi gereklidir [1]. Günümüzde ürün geliştirme, üretim süreçleri ve tedarik zinciriyle olan faaliyetlerin doğru ve kontrollü bir şekilde yürütülmesi için PLM sistemleri tercih edilmektedir. PLM, bir ürünün üretilmesi sürecinde ürün fikrinin oluşmasından, ürünün son kullanıcıdaki ömrünü tamamlayıp bertarafına kadar her aşamasının izlenebilirliği ve yönetilmesi olarak tanımlanmaktadır. PLM, ürünün yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerinin değerlendirilmesi ve bu etkilerin azaltılması çevre ile uyumlu iş modellerinin uygulanması adına bir çerçeve sağlar.

2. PLM' nin Endüstrideki Rolü ve Avantajları

Endüstride PLM, bir ürünün hayatının tüm aşamalarını kapsayan yaklaşımı ifade eder. Ürünün tasarımından başlayarak üretim, dağıtım, kullanım, bakım, yeniden kullanım ve son olarak geri dönüşüm veya atıl olma aşamalarını içerir [2]. İşletmeler, ürün yaşam döngüsü boyunca stratejik kararlar alarak ürünün çevresel etkilerini, maliyetlerini, kalitesini ve müşteri memnuniyetini göz önünde bulundururlar. Yeni ürün oluşturma ve ürün geliştirme süreçleri temel olarak aşağıdaki aşamalardan oluşmaktadır:

Fikir Yaratma:  Yeni ürün oluşturma ve ürün geliştirme süresine başlamadan önce ortada bir ürün fikri olmalıdır. Süreçteki bu adımın önemi firmalar tarafından çok iyi bilindiğinden, yeni fikirlerin yaratılması süreci dikkatli ve sistematik olarak uygulanmaktadır. Yeni ürün fikirleri farklı kaynaklardan elde edilebilir. Bu kaynakları firma içi kaynaklar ve firma dışı kaynaklar olmak üzere 2 temel bölüme ayırmak mümkündür. Fikirlerin büyük bir kısmı firma içi kaynaklardan elde edilmektedir [3]. Firma içi kaynaklar; Araştırma ve Geliştirme Departmanları, Servis ve Teknik, Satış Temsilcileri, Yönetim, Satış Kayıtları, Patent Departmanları, Fikir Yaratma ve Deplhi Grupları, Proje Geliştirme Takımları. Firma dışı kaynaklar; Müşteriler, Rakipler, Distribütörler, Tedarikçiler, Özel Araştırma Kurumları [4].

Fikirlerin Elenmesi:Oluşturulan tüm fikirler, hatalı ve problemli olanların tespit edilebilmesi için tek tek incelenmelidir. Bu aşama çok önemlidir çünkü bu adımda diğer fikirler kadar başarı öngörülmeyen ve risk barındıran alternatiflerin elenmesi söz konusudur. Bu aşamada elde edilecek doğru kararlar sayesinde kaynaklar, pazarlama hatalarını önleyecek en iyi fikirler üzerine yoğunlaştırılır. Bu aşamada dikkat edilmesi diğer bir konuda sonradan başarılı olabilecek fikirlerin bu aşamada elenmemesidir [5].

Konsept Geliştirme Ve Test:Yapılan incelemeler sonucunda, ayıklanan ve çekici bulunan fikirlerin ürün konseptine dönüştürülmesi gerekmektedir. Ürün fikri, bir işletmenin pazara sunması olası olan ürünüdür. Ürün konsepti ise, fikirlerin tüketici tarafında anlamlı terimler haline dönüştürülmesidir. Müşteriler ürün fikirlerini değil, ürün konseptlerini satın alırlar [6]. Konsept testlerinde ise, firmalar müşterilerinin yeni ürün hakkındaki fikirlerini alıp, yeni ürünün müşteri ihtiyaçları ile ne derece uyum sağladığını test ederler. Konsept testleri focus gruplarla yapılan informal pazar araştırmaları veya potansiyel müşterilerle yapılan formal anketler olabilir [4].

Pazar Stratejisi Geliştirme:  Ürün yöneticileri ürünü pazara sunmak için bir ön pazarlama stratejisi belirlemelidir. Pazarlama stratejisi oluşturulurken 3 bölümlü bir çalışma yapılmalıdır. İlk bölüm hedef pazarın büyüklüğü, yapısı, davranışları, ürünün nereye konumlanacağı ve ilk yıllardaki satış, pazar payı ve kârlılık hedeflerinin tanımlanmasıdır. İkinci aşama ilk yıl için ürünün planlanan fiyatı, dağıtım stratejileri ve pazarlama bütçesi konularını içerir. Üçüncü bölüm ise uzun dönemli satış ve kârlılık hedeflerini ve pazarlama karması stratejilerini kapsar [6].

İş Analizi:İşletme analizinin temel amacı, belirli bir sürede yeni ürünün finansal sonuçlarını incelemektir. İncelemede talep, rekabet koşulları ile satış, maliyet, kar ve zarar olasılığı belirlenir [7]. Yapılan bu incelemelerde memnuniyet verici satış ve kârlılık oranını sağlayacağı öngörülen ürünler bir üst aşama olan ürün geliştirme aşamasına geçerler. Bu aşamada yönetimin yaklaşık satış ve kâr tahmini yapmalıdır. Satış tahminleri yapılırken benzer ürünlerin geçmiş satışları ve pazar araştırmalarından yararlanılabilir. Satış tahminleri yapıldıktan sonra maliyet ve kâr tahminleri yapılabilir [6].

Ürün Geliştirme:Yeni ürün fikirlerinden çok azı yapılan tüm analiz ve elemeler sonucunda ürün geliştirme adımına geçebilir. Bu adımda yeni ürün fikri, ürün konseptinden ürün prototipine dönüşür. Temel yerleştirme ve hedef market stratejileri geliştirilir ve fiziksel özellikler, paket tasarımı ve marka ismi gibi kararlar verilir [5]. Yani bu aşamada yeni mamul, soyut fikir düzeyinden çıkarak somut fikir halini alır [8].

Bu adımda ARGE bölümü ürün konseptinin, bir veya birkaç fiziksel versiyonunu geliştirir. Bu ürün prototipinin şu kriterleri karşılaması beklenir [6]:

- Tüketicilerin prototipi ürün konsepti aşamasında tanımlandığı gibi hacimlendiğini

- Prototipin normal kullanım ve şartlarda güvenle kullanılabilir olması

- Prototip, imalat masraflarını bütçelendirmek için üretilebilir

Üretilen prototipin efektif ve güvenli çalışıp çalışmadığını test etmek için laboratuvarda ve saha koşullarında fonksiyonel ürün testleri yapılır ve daha sonra tüketicilerin ürünü kullanmaları ile ilgili tüketici restlerine geçilir [9].

Pazar Testleri:Pazar testleri ürünün gerçek pazar koşulları altında ve belirli bir/birkaç bölgede satışa sunulmasını içerir. Ürünün tüketici tarafından kabulü ve satın alma davranışlarını test etme konusunda hiçbir araştırma yöntemi gerçek pazar şartlarında yapılan araştırmaların sonuçlarını veremez [5]. Test pazarları ile ilgili başlıca işlemler test yapılacak şehir sayısını saptamak, örneğe girecek şehirleri belirlemek, test süresini saptamak, toplanacak bilgileri belirlemek ve alınacak önlemleri karşılaştırmaktır [9].

Sunuş Ve Ticarileştirme:Yukarıda sayılan tüm asamalar geçildikten sonra ürün son adıma hazırdır. Bu pazara sunuş aşamasıdır ve tam üretim ve dağıtım kararlarının uygulandığı aşamadır. Pazara sunuş aşamasında yüksek miktarda para riske atılır çünkü ciddi firma kaynakları ve yönetim çabaları yeni ürüne yoğunlaştırılır. Ayrıca bu asama ürün hala riskli görülüyor ise projenin durdurulması için son şanstır [5]. Pazara sunuş aşamasında dikkat edilecek başlıca konular ne zaman, nerede, kimlere ve nasıl pazarlanacak sorularına verilecek taktiksel cevaplardır. Bu aşamada ayrıca ürünün ve ambalajının tüm özellikleri somutlaştırılmalıdır. Piyasaya sunuşta ürünün ambalajı ve boyutları konusunda son kararlar alınmıştır [9].

PLM’ nin Avantajları

PLM, ürünlerin fikir aşamasından tasarımına, geri dönüşümüne kadar tüm yaşam döngüsü boyunca bilgi ve süreçleri bir arada yürüterek, maliyetleri düşürme, ürün kalitesini artırma, pazara sunma süresini kısaltma ve çevresel sürdürülebilirliği sağlama gibi birçok avantaj sunar. PLM’ nin sağladığı başlıca avantajlar;

-İyi yapılandırılmış ürün portföyünü yönetme,

-Ürün portföyünün finansal getirisini en üst düzeye çıkarma,

-Yaşam döngüsü boyunca, ürünlerin kontrolünü ve yönetimini sağlama,

-Ürün geliştirme, destek ve geri dönüşüm projelerini etkin yönetme,

-Müşterilerden, saha mühendislerinden ve pazardan gelen geribildirimleri yönetme,

-Tasarımcılar, tedarik zinciri ortakları ve müşteriler ile beraber çalışmayı etkinleştirme,

-Ürün ile ilgili süreçleri yöneterek; tutarlı, etkin ve yalın hale getirme,

-Ürün tanımında bilgi bütünlüğünü, güvenliğini yönetme ve sürdürme, ihtiyaç duyulan yer ve zamanda kullanılabilir halde olmasını sağlama olarak sayılabilir [10].

PLM, endüstride yeni ürün oluşturma ve ürün geliştirme süreçlerini entegre etmek, iş süreç verimliliğini arttırmak ve ürünlerin yaşam döngüsü boyunca etkin bir şekilde yönetilmesini sağlamak için kullanılır. PLM ile, tedarik zinciri boyunca bilgi ve işbirliği, ürünlerin kalitesi ve yenilikçiliği arttırılır, zaman ve maliyet tasarrufları sağlanır.

Aynı zamanda PLM, ürün geliştirme ve üretim süreçlerinden kaynaklanan çevresel etkileri azaltmaya yönelik stratejilerin entegrasyonunu destekleyerek şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlar.

3. PLM' nin Çevresel Sürdürülebilirlik İçin Uygulamaları

Günümüzde, çevresel sürdürülebilirlik, endüstriyel uygulamalarda ve ürün geliştirme süreçlerinde önemli bir odak noktası haline gelmiştir. PLM, bu hedefe ulaşmada kritik bir rol oynar. PLM, bir ürünün yaşam döngüsü boyunca bilgi ve süreçleri bütünsel bir şekilde yöneterek, çevresel etkilerin minimize edilmesini sağlar. PLM' nin çevresel sürdürülebilirlik için uygulamaları genel olarak;

Çevresel Performans Değerlendirmesi:PLM sistemleri, ürünlerin çevresel performansını değerlendirmek ve KPI (Key Performance Indicator)’a ulaşmak için kullanılabilir. Tasarım aşamasında, ürünün çevresel boyutları, malzeme ve hammadde seçimi, enerji tüketimi ve atık yönetimi gibi faktörler PLM tarafından değerlendirilebilir.

Malzeme Seçimi ve Tasarım Optimizasyonu: PLM, çevreye duyarlı malzemelerin seçilmesi ve ürün tasarımının optimize edilmesi için kullanılabilir. Geri dönüştürülebilir, yenilenebilir veya daha az kaynak harcayan malzemelerin seçilmesi ve ürün tasarımının çevresel etkilerinin minimize edilmesi sağlanabilir.

Enerji ve Kaynak Verimliliği Yönetimi:PLM, üretim sürecinde enerji ve kaynak verimliliğini artırmak için kullanılabilir. Üretim süreçlerinin optimize edilmesi, enerji tüketiminin izlenmesi ve tasarruf fırsatlarının belirlenmesi PLM tarafından desteklenebilir.

Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm Süreçleri: PLM, ürünlerin tasarım aşamasından başlayarak atık miktarını azaltmaya ve optimize etmeye olanak sağlayabilir. Ürünlerin yaşam döngüsü boyunca atık yönetimi süreçlerini izlemeye ve yönetmeye, geri dönüşüm olanaklarının değerlendirilmesi ve atık yönetimi stratejilerinin belirlenmesi PLM sistemleri ile geliştirilebilir.

Yeşil Tedarik Zinciri Yönetimi: PLM, tedarik zinciri boyunca çevresel etkilerin azaltılmasını sağlayabilir. Tedarikçilerin çevresel performanslarının değerlendirilmesi, izlenmesi, sürdürülebilir malzemelerin kullanımı ve lojistik süreçlerin optimize edilmesi PLM sistemi tarafından yönetilebilir.

Ürün Geri Dönüşümü ve Yeniden Kullanımı: PLM, ürünlerin geri dönüşüm ve yeniden kullanım süreçlerini yönetebilir. Ürünlerin son kullanıcıdan geri alınması, kullanılmış parçaların geri dönüşümü ve yeniden kullanımı PLM tarafından izlenebilir ve yönetilebilir.

4. Sonuç ve Öneriler

PLM işletmelerin, ürünlerin yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerini azaltmalarına, kaynakları daha verimli kullanmalarına ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına destek sağlar.PLM ile tedarik zincirindeki tüm paydaşların entegrasyonu sağlanarak, sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsenmesi ve işletmelerin sürdürülebilir tedarik zinciri yönetimi kültürlerinin geliştirilmesine yardımcı olur.

İşletmeler, PLM sistemlerini çevresel sürdürülebilirlik açısından güçlendirmek adına sürekli olarak yenilik ve iyileştirme yapmalıdır. Çevreye duyarlı malzemelerin seçilmesi, tasarımlarda optimizasyon, atık yönetimi ve geri dönüşüm stratejilerinin entegrasyonu gibi PLM' nin sunduğu özellikler, işletmelerin çevresel sürdürülebilirlik performansını önemli ölçüde arttırabilir. İşletmeler, PLM sistemlerini sürdürülebilirlikle ilgili verileri izlemek, analiz etmek ve raporlamak için kullanmalıdır. Bu veriler, işletmelerin sürdürülebilirlik performanslarını değerlendirmelerine ve sürekli iyileştirmeler yapmalarına yardımcı olabilir. İşletmeler, tedarik zinciri içindeki tedarikçilerle işbirliği yaparak çevresel sürdürülebilirlik uygulamalarını yaygınlaştırmalı ve sürdürülebilir tedarik zinciri yönetimine odaklanmalıdır.

PLM' nin çevresel sürdürülebilirlikle bütünleştirilmesi, işletmelerin rekabet avantajı elde etmelerine ve uzun vadeli başarıya ulaşmalarına yardımcı olabilir. Bu nedenle, işletmelerin PLM sistemlerini sürdürülebilirlik odaklı bir şekilde optimize etmeye ve geliştirmeye devam etmeleri kritik önem taşımaktadır.

5. Kaynakça

[1] Yeşilay R.B. ve Kuban D. (2021), PLM ve İnovasyon: PLM, inovasyon için bir kolaylaştırıcı olabilir mi? Int. J. of 3D Printing Tech. Dig. Ind., Cilt: 5 Sayı: 1, 76 – 84.

[2] Stark, J. 2007. Global Product - Strategy, PLM and the Billion Customer Question, ISBN 978-1-84628-915.6, Springer-Verlag, Berlin, Germany.,

[3] Powers, T.L. (1991), Modern Business Marketing: A Strategic Planning Approach to Business and Industrial Markets, West Educational Publishing Co., St Paul, MN, pp. 144-6.

[4] McCarthy, E.J. & Perrault W. D., (1990), Basic Marketing, USA.

[5] Zikmund, W. & Amico, M. d’, (1996), Basic Marketing, West Publising Company, St.Paul.

[6] Kotler, P., (1988), Marketing Management, 6th Ed. Englewood Cliffs, Nj:Prentice Hall, Inc.

[7] Cemalcılar, İ., (1999), Pazarlama-Kavramlar- Kararlar, Beta Yayım Basım, İstanbul.

[8] Mucuk, I, (2000), Pazarlama Ilkeleri, Türkmen Kitapevi, Istanbul.

[9] Tek, Ö. B. (1999), Pazarlama Ilkeleri, Beta Basim A.S, Istanbul.

[10] Sayer, S., Ülker, A. (2014),.Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi. Mühendis ve Makina, cilt 55, sayı 657, s. 65-72.

 

 

 

World Media Group (WMG) Haber Servisi




ETİKET :   cevresel-surdurulebilirlik

Tümü