Türkiye’nin yeme-içme sektörü, son yıllarda hızlı bir dönüşüm yaşıyor. Geleneksel lokantaların yanı sıra modern konseptlerle büyüyen restoran grupları, yalnızca lezzet sunmakla kalmıyor; deneyim, atmosfer ve yaşam tarzı da sunarak gastronomi sahnesini zenginleştiriyor. Bugün artık zincirleşmeyi başaran güçlü markalar, tüketici beklentilerine yanıt verirken aynı zamanda Türk mutfak kültürünü de geleceğe taşıyor.
Bu dönüşümün önemli temsilcilerinden biri de Niş Mutfak Gıda İşletmeleri. 2016 yılında İstanbul’da kurulan grup, kısa sürede farklı konsept markalarıyla dikkat çekerek yeme-içme sektörünün yükselen oyuncularından biri haline geldi. Çatısı altında Heybet Döner, Tella Kebap, Pürtelaş, Har Kanat, Garmon, Gravyer, Kaburgacı Aybaz, Fabrika Tantuni ve Goşto isimleriyle 9 marka bulunan Niş Mutfak Gıda İşletmeleri’nin gelecek projelerindeki markalar ise gene hikayeleriyle adından söz ettirecek; Piraziz Köfte, Gakgo Büfe, Zahle Ocakbaşı ve Kazzy Pub markalarıyla yeni mutfak deneyimleri bulunuyor.
GASTRONOMİDE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME
Niş Mutfak; mimari konsept geliştirme, marka tasarımı ve Ar-Ge mutfağını bir araya getiren bütüncül yaklaşımıyla yalnızca restoran açmıyor, aynı zamanda kalıcı gastronomi markaları da yaratıyor. Anadolu’nun binlerce yıllık yeme içme kültürünü modern dünya beklentileriyle harmanlayan grup, her restoranıyla farklı bir hikâye anlatıyor.
Güçlü yönetim, finansal altyapı ve yüzde 80 oranında kendi tedarik zincirini yöneten marka, Türkiye’nin en iyi kuzularını Keşan’dan temin ederek lezzeti kaynağında güvence altına alıyor. Fine dining restoran girişimlerinde ise Türk gastronomisinde öne çıkan güçlü isimlerin hazırladığı menüler ile çıtasını yükseltiyor.
FRANCHISING MODELİYLE YAYGINLAŞACAK
İstanbul’un hem Avrupa hem de Anadolu yakasında büyümesini istikrarlı bir şekilde sürdüren Niş Mutfak, franchising modelini güçlendirerek sınırlarını genişletmeye hazırlanıyor. Grup bünyesindeki 8 şubesiyle Heybet Döner ve 10 şubesiyle Tella Kebap markaları, artık sadece İstanbul’da değil, farklı şehirlerde de lezzet tutkunlarıyla buluşarak markanın yaygınlaşma stratejisine öncülük edecek. Grup, restoran işletmeciliğinin yanı sıra Anadolu mutfağının köklü değerlerini çağdaş bir çizgide geleceğe taşıma misyonuyla da ön plana çıkıyor.
Niş Mutfak Kurucusu Caner Aksu, kendisini ‘restoran girişimcisi’ olarak tanımlıyor, Anadolu mutfağını yaşatacak restoranların çoğalması gerektiğini vurgularken “Türkiye’de restoran sektöründe hem yatayda markalaşabilen hem de dikeyde şubeleşebilen birkaç çatı markadan biriyiz” diyor.
HER MARKADA FARKLI BİR HİKAYE
Niş Mutfak çatısı altında birbirinden özgün şu markalar bulunuyor:
- Heybet Döner: Grubun ilk göz ağrısı olan Heybet, geleneksel döneri modern sunumla buluşturarak kültürel bir mozaik yaratıyor. Franchising ve catering seçenekleriyle büyüyor.
- Tella Kebap: Hititler'de bir boğa, Selçuklu Anadolu’sunda bereketli bir ova, Göbeklitepe'de ise ilk buğdayın ana yurdudur Tella. Bugün ise Mardin-Urfa sınırları arasında kalan Viranşehir’in eski adıdır. Bölgede nesli asırlardır devam eden Zom ırkı kuzularından zırhta yapılan çok özel bir kıyma kebabını metropole taşıyarak bu kültür ve lezzet mirasını misafirlerine sunmaktadır.
- Pürtelaş Ocakbaşı: Lezzetin sohbetle buluştuğu, Beyoğlu’nun dokusunu eski nesil ocakbaşı geleneğiyle birleştiren Pürtelaş, dostlukların pekiştiği samimi bir gastronomi deneyimi sunuyor. Telaşlı hayatın sakin sofrası mottosuyla hizmet vereb restoran, ocakbaşı kebap deneyimini sevenler için mükemmel bir adres.
- Har Kanat: Bahçeşehir Gölet’in huzurlu atmosferinde, doğayla iç içe samimi bir restoran deneyimi. Anadolu sentezi menüsüyle öne çıkan Har Kanat, geniş bir alana kurulu eski bir köşk ve bahçesinden oluşuyor.
- Gravyer Bistro: Otel 1924’ün tarihi dokusunu yansıtan atmosferinde, köklerine sıkı sıkı bağlı yerel mutfağı bistro mutfağı ile harmanlayarak sunuyor; böylece hem geçmişin tatlarını yaşatıyor hem de modern bir gastronomi deneyimi vadediyor.
- Garmon: Kars’ın kalbinde yer alan Otel 1924’ün seçkin restoranı, Kafkas mutfağının geleneksel reçetelerini modern dokunuşlarla yeniden yorumluyor. Tarihi atmosferiyle Kars’a değer katan bu özel mekân, şefin yaratıcı yorumları sayesinde misafirlerine hem köklü bir kültürün izlerini hem de çağdaş gastronominin zarafetini bir arada sunuyor.
- Kaburgacı Aybaz: Adana’dan tüm Türkiye’ye hatta dünyaya yayılan özgün kebap mutfağının başarılı bir temsilcisi.
- Goşto Sac Tava: Etnik kökenlerin izlerini taşıyan Diyarbakır mutfağının özgün tatlarını, özenle hazırlanan menüsüyle metropole ulaştırıyor; böylece misafirlere hem kültürel bir yolculuk hem de çağdaş bir lezzet deneyimi yaşatıyor.
- Fabrika Tantuni: Mersin sokak lezzetlerini modern bir bakış açısıyla yeniden yorumlayan Fabrika Tantuni, hızlı tüketim alışkanlıklarını sağlıklı hale getiren bir fast food alternatifi olarak dikkat çekiyor.
Gelecek projeler ise;
- Piraziz Köfte: Adını Giresun’un Piraziz ilçesinden alan Piraziz Köfte, Karadeniz’in bereketli fındık bahçelerinden çıkan kabuklarla özel pişirme tekniğini, bölgeye özgü Karayaka kuzusunun saf ve doğal lezzetiyle harmanlayarak, köfteye yalnızca tat değil, aynı zamanda bir hikâye katıyor.
- Gakgo Büfe: Elazığ’ın kendine özgü hitap sözcüğü “gakgo” – yani kardeşim, dostum, arkadaşım – bu büfenin ruhunu oluşturuyor. Elazığ sokak lezzeti salçalı köfteden esinlenen tost büfesi hızlı ve pratik bir yöresel şölen sunuyor.
- Zahle Ocakbaşı: Adını Doğu Akdeniz’in bağlarıyla ünlü Zahle bölgesinden alan Zahle Ocakbaşı, Lübnan’dan Hatay’a uzanan ortak mutfak kültürünü İstanbul’da yaşatıyor. Zengin mezeleri ve ocakbaşı kültürünü bir araya getiren bu özel mekân; Levant mutfağının sıcaklığını ve paylaşım geleneğini sofralara taşıyor.
- Kazzy Pub: İyi tabakları özel seçki eşlikçilerle buluşturan yeni nesil bir gastro pub. Yerel üretim gıdayı ve el yapımı tatları öne çıkaran Kazzy, Niş Mutfak çatısı altında özgün bir deneyim yaratacak.