“Kelimelerin, cümlelerin canlı kanlı karşımıza dikildiği; hayatın hem küfünü, pasını hem bin rengini, can sevincini ustalıkla, hiç zorlamadan gösteren, hissettiren... Ferah feza güldürürken, boğazınıza acı, ağır bir yumruyu apansız oturtuveren... Tek bir karakterine iltimas geçmeyen, çatal dilli, edası afili, gözü keskin bir roman, 'Bir Senaristin Sezon Finali'. Şimdiye kadar nerelerdeydin İlker Arslan?”
Murat Uyurkulak
İlker Arslan, Bir senaristin Sezon Finali kitabında bir baba, bir sevgili, bir senarist-yönetmen, bir yoldaş ve bir politik aktivist olarak insanın bu ülkede başına gelebilecek en ‘olası’ şeylerin portresini çiziyor. Bunu yaparken ise kara mizaha başvurmuyor; anlatım diliyle değil de, olayların kendisiyle yaratıyor kara mizahı.
Roman kahramanının yaşadığı olayların, çoğu insanın yaşamından uzak olmadığı görülüyor. Yok yere beslenen ve hayatın zerrelerinden damıtılarak tutunulmaya çalışılan umut kadar, hayatın her zerresine sinmiş umutsuzluk da gerçek. Zirvede yaşamak isterken, sıradan insan kadar bile tutunamayan, olduramayan ‘bilinçli özne’nin durumu, konu popüler kültür alanında üreten insana gelince daha da içinden çıkılmaz bir hâl alıyor. İlker Arslan, Bir Senaristin sezon Finali’ndeGezi sonrası günlere de atıfta bulunuyor sanki.
NotaBene Yayınları tarafından basılan 192 sayfalık Bir Senaristin Sezon Finali, 30 TL fiyat etiketiyle kitabevlerinde ve online kitap mağazalarında okuyucularını bekliyor.
World Media Group (WMG) Haber Servisi