Fransa Konvansiyonel Olarak Müdahale Ederse

Fransa'nın halihazırda asker bulundurduğu ve kısa süre önce bir güvenlik anlaşması imzaladığı Romanya ve Moldova da kolaylıkla Odessa'yı fırlatma rampası olarak kullanabilir.

Rus dış istihbarat şefi Naryshkin Salı günü yaptığı açıklamada Macron'un geçtiğimiz ay konvansiyonel bir NATO müdahalesinin göz ardı edilemeyeceğini söylemesinin ardından Fransa'nın Ukrayna'ya 2,000 asker göndermeye hazırlandığı uyarısında bulundu. Bu açıklama aynı zamanda Fransa'nın en üst düzey generalinin kuvvetlerinin ihtiyaç duyulabilecek her yerde konuşlanmaya hazır olduğunu teyit etmesiyle aynı zamana denk geldi ki bu da Savunma Bakanlığı'nın Naryshkin'in uyarısını "dezenformasyon" olarak tanımlamasını geçersiz kıldı zira Naryshkin'in söylediklerinde nesnel olarak var olan bazı gerçekler vardı.

Alt-Medya Topluluğu'nun pek çok üyesi geçen ay Macron'un iddiasıyla dalga geçerken, prestijli bir Rus uzman Sputnik'e verdiği röportajda bu iddiayı doğruladı. Rusya'daki Askeri-Siyasi Analiz Bürosu adlı düşünce kuruluşunun başkanı olan Alexander Mikhailov Salı günü bu kuruluşa verdiği demeçte "Macron'un Ukrayna'ya asker göndermek için hem personele hem de kaynaklara erişimi olduğu şüphesiz" dedi. Dolayısıyla Fransa'nın oraya konvansiyonel olarak müdahale edebileceğini düşünmek mantıksız değil.

Eğer böyle bir şey olursa, bu ya önleyici ya da tepkisel bir müdahale olacaktır ve tek taraflı ya da "istekliler koalisyonu "nun bir parçası olarak yapılacaktır. İlk seçenekle ilgili olarak, Fransa bunu Rusya Temas Hattı'nda (LOC) bir ilerleme sağlamadan önce bir avantaj elde etme bahanesiyle haklı çıkarmaya çalışabilir veya bu "tetikleyici olay" gerçekleşene kadar bekleyebilir. İkinci seçeneğe gelince, bunu ya tek başına ya da daha büyük olasılıkla Birleşik Krallık, Polonya ve Baltık Devletleri ile ortaklaşa ve olası Alman katılımıyla yapacaktır.

Bahanesi ne olursa olsun ve başka kimler katılırsa katılsın, Fransa konvansiyonel olarak müdahale ederse neredeyse kesinlikle Ukrayna'nın Karadeniz kıyılarını güvence altına almaya çalışacaktır. Zaten 2022'nin başından beri Romanya'da birkaç yüz askeri var ve bu birlikler bu hamle öncesinde arttırılabilir ve bu ayın başlarında Moldova ile de muhtemelen birliklere ev sahipliği yapmasına yol açabilecek bir güvenlik anlaşması imzaladı. Fransa'nın "etki alanına" giren "Doğu Balkanlar" böylece Fransa'nın Ukrayna'ya fırlatma rampası haline gelebilir.

Romanya ve Moldova halihazırda Ukrayna'nın Odessa Oblastı ile sınır komşusu ve bu bölgenin aynı adı taşıyan başkenti hem stratejik hem de sembolik olarak önemli. Burası eski Sovyet Cumhuriyeti'nin en önemli limanı ama aynı zamanda tarihi bir Rus şehri. LOC'un çökmesi ya da çökmek üzere olması durumunda NATO üyesi Fransa'nın sözde "caydırıcı" bir güç olarak bölgeye asker göndererek burayı Moskova'nın kontrolünden kurtarması Batı için iki kat daha önemli.

Deniz insansız hava araçları bu senaryoda Rus Filosunu tehdit etmeye devam edebilirken, bu ülkenin destekçileri, Odessa'nın Fransa aracılığıyla fiilen NATO kontrolü altına girmesi halinde Üçüncü Dünya Savaşı'na yol açmadan yeniden birleşmenin neredeyse imkansız olacağını fark ettikten sonra cesaretlerini kaybedebilirler. Dinyeper son iki yıldır her iki tarafın güçleri için de zorlu bir engel teşkil ettiğinden, Fransa'nın kontrol alanını Karadeniz kıyısı boyunca Herson'a kadar genişletmesi çok olası.

Bu da Rusya-Ukrayna LOC'unun Rusya-NATO LOC'una dönüşmesine neden olur ve hatta Dinyeper'in kuzeyine Zaporozhye Nükleer Santraline kadar genişleyebilir, ancak Fransız kuvvetleri askeri lojistiklerini aşırı genişletmemek için nehri geçerek Zaporozhye ve ötesine geçmekte isteksiz olabilirler. Dahası, bu müdahale senaryosu Rusya'nın olası bir atılımıyla bağlantılı olacağından, Fransa Dinyeper'in doğu yakasında Rusya ile karşı karşıya gelme riskini almak istemeyebilir.

 Bu olaylar dizisi, yanlış hesaplama sonucu Üçüncü Dünya Savaşı'nın çıkma riskinin çok yüksek olması nedeniyle ne kadar tehlikeli olsa da, işin iyi tarafı, her iki tarafın da en azından güney cephesindeki pozisyonlarını dondurma ve böylece ateşkes için kısmi bir temel oluşturma potansiyeline sahip olmasıdır. Ukrayna birlikleri de Rusya'nın LOC'u aşması halinde Dinyeper üzerinden batıya doğru kaçabilir ve düşmanlarının NATO birlikleriyle çatışarak Üçüncü Dünya Savaşı'nı başlatma korkusuyla muhtemelen onları takip etmeyeceğini bilirler.

Bu da Rusya'nın Başkan Putin'in seçim konuşmasında bahsettiği "sıhhi/güvenlik bölgesini" güvence altına almasını sağlayabilir ve böylece Kuzeydoğu-Doğu Ukrayna'da bir "tampon bölge" ile Ukrayna'nın NATO ve Rusya arasında asimetrik olarak bölünmesine zemin hazırlayabilir. Dürüst olmak gerekirse, Ukrayna'nın Karadeniz kıyısı Fransa'nındır, ancak Paris'in bunu yapacak siyasi iradesi varsa ve halkı Rusya'nın (muhtemelen füze saldırıları yoluyla) verebileceği büyük kayıplar nedeniyle isyan etmezse.

Yazan : Andrew Korybko

Gazeteci / Politik Analist