Sivil toplum ve sosyal girişimcilik alanındaki ilham verici çalışmaları görünür kılmayı hedefleyen SosyalUp'ın “Etki Odaklı Sohbetler” YouTube serisinin 16'ncı bölümünde, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) İletişim Grup Müdürü Dr. Neyran S. Akyıldız konuk oldu. Akyıldız, vakfın Türkiye'deki faaliyetlerini, doğa koruma ve sürdürülebilirlik alanındaki projelerini ve önümüzdeki dönemdeki hedeflerini anlattı.
SosyalUp editörü Dilek Koyuncu'nun sorularını yanıtlayan Akyıldız, WWF-Türkiye'nin tarihçesini ve amaçlarını şöyle özetledi: “WWF Dünya Doğayı Koruma Vakfı, uluslararası dünyanın en eski ve bilinen doğa koruma kuruluşu. Türkiye'de biz, Doğal Hayatı Koruma Vakfı olarak bu kuruluşun Türkiye ofisiyiz. Ancak hikaye, daha önce Türkiye'ye özgü bir yerel girişim olarak başladı. 1975'te Doğal Hayatı Koruma Derneği olarak kuruldu. O dönemde Birecik'te, tarımda kullanılan DDT gibi ilaçlar sebebiyle kelaynaklar topluca ölüyor, bir grup öncü doğa koruma gönüllüsü, sanatçı, akademisyen bir araya gelerek bu türü kurtarma misyonunu üstleniyor. Bugün kelaynaklar hâlâ Birecik'te varlığını sürdürüyor; hatta tekrar göç etme çabaları sürüyor. Dernek yıllar içerisinde WWF ve BirdLife International gibi uluslararası organizasyonlarla iş birliği yaparak 2000'li yıllarda vakıfa dönüşerek WWF'in Türkiye ofisi olarak görev yapmaya başladı.”
Orman yangınları ve sürdürülebilir mücadele üzerine soruya yanıt veren Akyıldız, “Orman yangınlarını bekliyorduk, sürpriz değil. 2001'de yaşanan büyük yangın felaketinden sonra Antalya ve Muğla'da yangınları önlemeye odaklı çalışmalar yürütmeye başladık. Yerel STK'lar ve köylülerin kapasitesini güçlendirerek yangınları önlemeye çalışıyoruz. Teknoloji önemli, ancak mucizevi bir çözüm değil; yerel hafıza, bilinçli önlemler ve topyekûn mücadele gerekiyor” dedi.
Orman kayıplarının sadece yangınlarla sınırlı olmadığını da vurgulayan Akyıldız, “Planlı kesimler ve kontrolsüz kereste ihracatı da ormanlarımızı tehdit ediyor. Sürdürülebilir orman ürünleri yönetimi ve yangın sonrası planlama kritik önemde” açıklamasında bulundu.
Limit Aşım Günü konusunu ise şöyle açıkladı:“Global Footprint Network tarafından hesaplanan Limit Aşım Günü, kaynak kullanımımızın sürdürülebilir sınırları aştığını gösteriyor. 2025'te dünya kaynaklarını 24 Temmuz'da tüketti, Türkiye ise bu tarihi daha da erken aşarak neredeyse iki Türkiye kaynak kullanmış oldu. Enerji, sanayi ve tarım alanında verimliliği artıracak ve karbon ile su ayak izini azaltacak çözümler gerekiyor.”
Devam eden projeler hakkında bilgi veren Akyıldız, “20 yıldır Adana Akyatan'daki deniz kaplumbağaları koruma çalışmalarımız devam ediyor. WWF yalnızca biyolojik çeşitlilik alanında değil; iklim krizi, enerji politikaları, plastik kirliliği ve sahil sahiplenme projeleri ile tatlı su koruma çalışmaları yürütüyor. Öğrencilerle Doğa Öncüleri programımız gençlerin kendi projelerini geliştirmelerine olanak sağlıyor. Yangın sonrası yaban hayatı destek ağı oluşturduk ve gönüllü veteriner hekimlerle eğitimler düzenliyoruz” dedi.
WWF-Türkiye'ye nasıl katkıda bulunulabileceğini anlatan Akyıldız, şunları söyledi: “Bireysel ya da kurumsal olarak ‘Gözüm Doğada' uygulamasıyla gözlemlerinizi kaydedebilir, sahil sahiplenme programına katılabilir ve WWF-Türkiye üyesi olarak maddi ya da gönüllü destek sağlayabilirsiniz. WWF Market'ten sürdürülebilir ürünler alarak fast fashion'a alternatif bir model de desteklenebilir.”
World Media Group (WMG) Haber Servisi