Eski Beldelerin Makus Talihi

Prof.Dr.İ.Hamit Hancı. Adli Tıp Uzmanı. Eski Jandarma Okullar Komutanlığı Öğretim Üyesi

Yıldıray Onukar. Ekonomist, Sonradan Köylü.

Ercan Yüksektepe. Eski Bağarası Belediye Başkanı

Önceden bucak belde yada belediyelik olan,

Büyükşehir yasasıyla mahalleye dönüşen,

ancak ilçe merkezine uzaklıkları nedeniyle ilçenin olanaklarından yeterince yararlanamayan yerleşim birimlerinin makus talihini,

Foça Bağarası örneğinde vereceğiz.

Atalarımızın yıllarca ziraat yaptığı İzmir in Foça ilçesine bağlı Bağarası.

Bakmayın Bağarası dediğimize artık bu isim de bir yer yok. İki mahalle yapacağız diye ikiye böldüler ve asri Bağarası ismi yok oldu.

Şimdi Hacıveli ve Kazımdirik Mahalleleri var. İyi ki yakında Yeni Bağarası Mahallesi var da Bağarası ismi unutulmayacak.

“Eskisi” olmayan Yeni Bağarası

Nüfusu Yenibağarası ile 15 bini bulan kayıp Bağarası. Daha doğrusu Hacıveli ve Kazımdirik mahalleleri.

Bir anektod ekleyelim;

İngiliz saray bahçesinde başına düzenli nöbetçi bırakılan ahşap koltuğu merak eden muhafız kıtası komutanı araştırınca ögrenir ki 100 yıl önce boyanan koltuğa saraylılar oturup elbisesi boyanmasın diye bırakılan nöbetçi asker uygulaması boya kurusa da yüz yıldan fazladır devam ediyormuş*.

Neden? diye sormayınca malesef böyle tuhaflıklar yaşanıyor.

Izmir Foça ilcesine bağlı Bağarası mahallesi daha doğrusu mahalleleri de benzer bir kader yaşıyor.

Yıllar öncesinde yazlık sineması , karakolu ve belediyesi olan Bağarası 10.000 den fazla nüfusu ile “artık yok”.

Herkes Bağarasından ev alıyor,  pazarından alışveriş yapıyor ama Bağarası yok. İki içiçe mahalleden oluşuyor, resmi olarak bunların muhtarları (Hacıveli  ve  Kazım Dirik) var.

Ve Bağarası Foçadan, İzmirden ve diğer illerden göç alırken sahipsiz. Gençlerin kahvehane ve müzikhol !? dışında secenegi yok. Bu da keyif verici maddelere olan ilgiyi artırıyor.

Öte yandan bu köy verimli toprakları ile "adam eksen yetişir" övgüsüne mazhar iken yanlış politikalar nedeniyle sadece tepeleri değil verimli ovası da betona boğulmuş durumda.

Adım adım çarpık kentleşme yolunda. Yeşil alanlar azalıyor bina katları artıyor

Yenibağarası ile 15 bini bulan kayıp Bağarası,

nüfusu  11.000 olan 3 mahalleden oluşan Foça merkezden yönetilmeye çalışılıyor.

Doğal olarak pek cok şey  aksıyor.  Köy yolları bakımsız, çalı ve ağaçlar temizlenmediği için traktör bile geçemiyor.

En önemli sorun asayiş. Uyuşturucu kullanımı ,sokak ve parklarda içki içenler gırla.

Duvar yazılarını okumaya utanırsınız.

Bağarası nın asayişi eskiden de Foça merkezdeki Jandarma komutanlığından sağlanırdı.

Ama hem nüfus azdı hem de köy içinde devriye gezen Mesut komutan gibi Jandarma komutanları olurdu.

Şimdi ise görevli arkadaşlarımızı sadece Bağarası merkez Pazar yerinde görebiliyoruz

Pazar yeri dediğin de ana yolun kenarına ilişmiş,  park edecek alanı , insanların kullanacağı tuvaleti olmayan bir hengame, yıllardır taşınacak.

Halk devleti üniformasıyla yakınında görmek ister, bunu unutmayalım

Her yere konulan Mobese kameraları ani müdahaleler için çözüm değildir.

Bağarası’na mutlaka bir jandarma karakolu yapılmalıdır.

Hacıveli, Kazımdirik , Yenibağarası, Gerenköy,  Ilıpınar , Kocamehmetler, Kozbeyli, Yeniköy mahallerini yetki alanına alacak bu karakol büyük bir ihtiyaçtır. Diğer mahallelerle beraber nüfus 20 bini hayli geçmektedir.

Oysa ki nüfusu sadece 10 bin olan Yeni Foça mahallesinde “sırf turistik bölge diye” Jandarma karakolu  mevcuttur.

10 km (hatta bazı mahallelere 15-20 km) öteden asayiş hizmeti araçla, motorsikletle verilemez ve bu dağınık yapı kolluk güçlerine de büyük bir yük oluşturmakta olsa gerektir.

Başka ciddi bir sorun ise İzmir-Foça karayolunun Bağarası’nın  tam ortasından geçmesidir. Hele yazın inanılmaz yoğun bir trafik söz konusudur.

Ayrıca Foça daki resmi kurumların çalışan servisleri olan otobüslerde var. İş Makinalarını ve Zirai araçları saymıyoruz bile.

Araçlar genellikle Bağarası içinden çok fazla yavaşlamadan ve bazı aylarda da kalabalıktan konvoylar şeklinde geçmektedir.

Bırakın engellileri, yaşlıları, hamileleri ve çocukları yetişkin sağlıklı bireyler bile karşıdan karşıya geçmekte zorlanmaktadır.

Bağarası’nın içinden geçen yol büyük facialara gebedir.

Bu facianın bir sebebi de, alışveriş yapılan bazı marketlerin kaldırımlarına konulan araçlar nedeniyle yayaların trafiğin vızır vızır aktığı yoldan ilerlemek zorunda kalmaları olacaktır.

Benzinlikten sonra gelen ve araçların kaldırıma çıkmalarını sağlayacak şekilde kaldırımları yolla bir düzeyde olacak şekilde düzenlenmiş olan marketler. Bunlara yayaların geçişine engel olmaktadır.

Tabi, bu iddialarımıza  karşın “trafik ışıkları koydurduk” argümanı geliştirilecektir.

Daha bunların çalıştığını henüz görmedik. Kendi kendilerine yanıp sönmekteler.

Ulaşım ve Trafik sorunu için de karakola ihtiyacımız var.

Bağarası’nda İçişleri Bakanlığının genelgesine rağmen hala kaderine terkedilmiş , kuru otları temizlenmemiş, kimin girip çıktığı belli olmayan metruk binaları,

Yeraltında olmadığı ve yeterli yatırımlar yapılmadığı için yangınlara sebep olan elektrik direklerini,

Sürekli elektrik ve internet kesintilerini,

Otopark olarak kullanılan yeşil alanları,

Temizlik sorunlarını saymıyoruz bile….

Bağarası’na sahip çıkmak,  sorunlara el atmak gerekiyor.

Belki de artık müstakil belediyeliğe geri dönülmesi de..

*Malesef bankı  ala bula boyadılar, başında da nöbetçi yok,  her geçen gün üstümüz  başımız boya,  rezil rüsva geziyoruz.

Bu yazıdaki BAĞARASI ismini çıkarıp kendi beldenizin ismini koyabilirsiniz