Devam Eden Rusya-ABD Görüşmeleri

Devam Eden Rusya-ABD Görüşmeleri Putin'in Trump'ın İran'ı Diplomasi ile Kandırdığını Düşünmediğini Kanıtlıyor.

13:39:54 | 2025-06-29

Şüpheciler Putin'in ABD'nin “psikolojisini bozmak” için bir “ana planın” parçası olarak “5D satranç” oynadığını düşünebilir ama bu pek mantıklı değil. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov geçen hafta ABD'nin İran'daki bazı nükleer tesisleri bombalamasının ikili diyaloglarını etkilemeyeceğini doğrulayarak “Bunlar bağımsız süreçler” dedi. Bu önemli bir gelişme zira pek çok gözlemci Trump'ın İran'ı diplomasiyle kandırdığını ve tüm bu süre boyunca İran'a saldırmayı planladığını iddia ediyor. Eğer bu doğruysa, doğrudan bir ABD saldırısı hazırlığında olmasa da, başka belirsiz bir hedefin peşinde olsa da, Rusya'yı da kandırıyor olabilir.

Ancak Putin'in bu yoruma katılmadığı, daha sonra Trump'a duyduğu “büyük saygıdan” bahsetmesi ve Ukrayna'da barışa olan “samimi bağlılığını” övmesiyle de kanıtlandı. Şüpheciler Trump'ın ABD'nin “psikolojisini bozmak” için bir “ana planın” parçası olarak “5D satranç” oynadığını düşünebilir ama bu pek mantıklı değil. Taraflardan biri diğerinin iyi niyetle müzakere etmediğine ikna olmuşsa diyaloğu sürdürmenin bir anlamı yoktur. Bu tamamen zaman ve kaynak israfı olurdu.

Bununla birlikte, Rus siyasetçiler ve uzmanlar, ülkenin BM Daimi Temsilcisi gibi Trump'ın İran'ı bombalama kararını çok eleştirdi. Ancak bu polemikler Putin'in Trump'ın ABD'nin İran'la yaptığı görüşmelerde usulsüzlük yaptığından şüphelendiği anlamına gelmiyor, ancak Rusya'nın Trump'ın arabuluculuğunu üstlendiği ateşkes konusunda daha sonra ihtiyatlı bir iyimserlik ifade etse de sonuçta yaptıklarından hiç hoşnut olmadığını gösteriyor. Tüm bunlar Rus politikasıyla uyumludur.

Bu konuda Rusya da Ukrayna ile bir ateşkesle ilgileniyor ama sadece kendi şartlarıyla. Bu şartlar arasında Ukrayna'nın ihtilaflı bölgelerin tamamından çekilmesi, NATO üyeliğine devam etmeyeceğini açıklaması ve Batılı ülkelerin Ukrayna'ya silah sevkiyatını durdurması gibi talepler yer alıyor. Rusya, ABD ile devam eden diyaloğun Trump'ın Zelenskiy'i bu tavizlere zorlamasına yol açabileceğine inanıyor ve bu amaçla Putin ona teşvik olarak stratejik kaynak merkezli bir ortaklık teklif etti.

Buradaki fikir, ABD'nin Rusya'nın nadir toprak ve Arktik enerji endüstrilerine yatırım yapabileceği, ilkinin ABD'ye aranan mineralleri sağlayacağı ve ikincisinin de küresel petrol ve doğal gaz piyasalarını ortaklaşa yönetmelerine yol açacağı, böylece her iki tarafın da diğerinin başarısında pay sahibi olacağıdır. Bu da beklenmedik bir şekilde başka bir kriz patlak verse bile ilişkilerin yönetilebilir kalmasına yardımcı olabilir. Zamanla Rusya ve ABD dünya düzenini yeniden şekillendirebilir, ancak bunun için aralarındaki yumuşamanın devam etmesi gerekir.

Trump'ın İran'a saldırmadan önce onu diplomasiyle kandırdığı yönündeki spekülasyonlara rağmen Putin'in kararlılıkla sürdürdüğü Rusya-ABD diyaloğunun önemi de burada yatıyor. Onun bakış açısına göre Trump çatışma hakkında doğru şeyler söylemekle kalmıyor (en azından çoğu zaman), daha da önemlisi Ukrayna'ya askeri-istihbarat yardımını ikiye katlamıyor. Basitçe ifade etmek gerekirse, Putin'i etkileyen Trump'ın sözleri değil, eylemleridir (ya da bu durumda eylemsizliğidir).

Bununla birlikte, Putin'in Trump'ı Zelenskiy'i talep ettiği tavizlere zorlamaya ikna edebileceğinin garantisi yok ve görüşmelerin olası başarısızlığı gerçekten de ABD'nin Ukrayna'daki müdahalesini tırmandırmasına ve dolayısıyla Rusya ile gerilimin artmasına yol açabilir. Yine de Putin, bazılarının ABD'nin İran'la hiçbir zaman gerçekten bir anlaşmaya varmaya niyetli olmadığı yönündeki spekülasyonları nedeniyle diplomasiyi erken terk etmeyecektir.

Yazan : Andrew Korybko

Gazeteci / Politik Analist

Ücretli sürüme yükseltin    Arkadaşlarını davet et

World Media Group (WMG) Haber Servisi




ETİKET :   trump-putin-gorusme

Tümü
G-E326TP51F5