WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), DKMP 7. Bölge Müdürlüğü işbirliğiyle tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağalarının (Chelonia mydas) önemli yuvalama alanlarından biri olan Akyatan Kumsalı'nda yürüttüğü Yeşil Deniz Kaplumbağası İzleme ve Koruma Programı'nın 20'nci yılını kutluyor. Anne kaplumbağaların yumurtalarını bırakmak için kumsala döndüğü bu dönemde, 20 yıllık özverili çalışmasının gururunu yaşayan WWF-Türkiye, herkesi bu eşsiz türün geleceğini korumaya davet ediyor.
WWF-Türkiye, DKMP 7. Bölge Müdürlüğü işbirliğiyle 2006 yılından bu yana Adana Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'nda, her yıl 1 Haziran - 15 Eylül tarihleri arasında aralıksız sürdürdüğü saha çalışmaları sayesinde binlerce yavruyu güvenli bir şekilde denize ulaştırıyor.
Deniz Kaplumbağalarının Önemi ve Tehditler
Deniz kaplumbağaları, deniz çayırlarının sağlıklı büyümesine etki ederek oksijen üretimine ve karbon depolanmasına katkı sağlıyor. Sürüngenler ailesine dahilbu canlı türü, okyanuslarda binlerce kilometre yol kat ederek, yumurtadan çıktıkları kumsallara yumurta bırakmak üzere geri dönüyor. Ancak plastik kirliliği, hedef dışı avlanma, kıyı yapılaşması ve iklim değişikliğine bağlı olarak yuva sıcaklıklarının artması gibi tehditler, bu türü tehlikeye atıyor. Özellikle kum sıcaklığının 30 dereceyi aşması, yavrular arasında dişi oranını artırarak popülasyon dengesini bozabiliyor.
20 Yıllık Başarı Öyküsü
WWF-Türkiye'nin, Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'nda 2006 yılından bu yana sürdürdüğü çalışmalar, Türkiye'nin en uzun soluklu koruma programlarından biri haline geldi. Her yıl kesintisiz devam eden saha izleme çalışmaları kapsamında:
Bu çabalar sonucunda, ilk korunan neslin ergin bireyleri olan “anneler” bugün Akyatan'a dönerek yumurta bırakıyor. Bu döngü, türün sürdürülebilirliği açısından kritik bir başarıyı temsil ediyor.
Doğayı ve Deniz Kaplumbağalarını Korumak “Birlikte Mümkün”
WWF-Türkiye Deniz, Biyoçeşitlilik ve Orman Programları Grup Müdürü Ayşe Oruç, 20'nci yılın önemini şöyle ifade etti: “Akyatan'da DKMP 7. Bölge Müdürlüğü işbirliğiyle başlattığımız koruma seferberliği, bugün ikinci nesil annelerle taçlanıyor. Bu, doğa korumanın sabır, kararlılık ve güçlü işbirlikleriyle mümkün olduğunun güçlü bir kanıtı. Ancak iklim değişikliği gibi yeni tehditler, çabalarımızı daha da artırmamızı zorunlu kılıyor. Bu nedenle tüm doğa dostlarını, evlat edinme programımızla saha çalışmalarımıza katkı sunarak bu yaşam döngüsüne destek olmaya davet ediyoruz.”
World Media Group (WMG) Haber Servisi