CerModern’den Sürdürülebilirlik Adımı

CerModern tarafından hazırlanan rapor, Türkiye’de kültür-sanat alanında yayımlanan ilk sürdürülebilirlik raporu oldu

Türkiye’nin öncü çağdaş sanat merkezlerinden CerModern, 15. yılını kutladığı bu özel dönemde önemli bir ilke imza atarak ilk sürdürülebilirlik raporunu kamuoyuyla paylaştı. Ekonorm Mühendislik iş birliğiyle hazırlanan bu kapsamlı çalışma, CerModern’i Türkiye’de kültür-sanat alanında sürdürülebilirlik raporu yayımlayan ilk kurum konumuna taşırken; merkezin çevresel, sosyal ve yönetişim odaklı yaklaşımını somut politikalarla güçlendirdi.

Endüstri mirasından doğan kültür durağı

Başkentin kalbinde konumlanan CerModern, tarihi tren bakım atölyesinin dönüştürülmesiyle yalnızca bir kültür-sanat mekânı olarak değil, aynı zamanda toplumsal bütünleşmenin sembolü olarak yaşam buldu.

Bir dönem şehirleri ayıran rayların oluşturduğu fiziksel sınırlar, bugün CerModern çatısı altında farklılıkları bir araya getiren ortak bir kültür hattına dönüşmüş durumda. Kurum, herkesin kendini ait hissedebildiği kapsayıcı bir kamusal alan yaratarak ayrışmayı değil buluşmayı teşvik eden bir anlayış benimsiyor.

Yaklaşık 15 yıl önce endüstriyel bir mirası yeniden canlandırma vizyonuyla doğan CerModern, bugün sergilerden konserlere, söyleşilerden yaratıcı atölyelere uzanan yoğun programıyla hem geçmişin belleğini koruyan hem de geleceğe cesaretle yürüyen bir kültür modeli sunuyor.

Sürdürülebilirlikte öncü adım

CerModern 2024 Sürdürülebilirlik Raporu, CerModern’in sürdürülebilirliği operasyonel bir başlıktan çıkarıp kurumsal bir yönetişim modelinin merkezine taşıdığını gösteriyor.

Rapor; çevresel performans, toplumsal katkı, erişilebilirlik, etik yönetim ve kültürel çeşitlilik gibi alanlarda kapsamlı bir yol haritası ortaya koyuyor. Bu doğrultuda CerModern;

·        Enerji tüketiminde %25,

·        Su kullanımında %40 azalma,

·        Etkinliklerde geri dönüştürülebilir ve biyobozunur malzeme zorunluluğu,

·        Yerel ve etik tedarik ağının güçlendirilmesi,

·        Kadın ve göçmen sanatçılara daha fazla görünürlük sağlanması,

·        Engelsiz müze yaklaşımının tüm alanlara entegre edilmesi,

·        2030’da karbon nötr müze olma hedefi

gibi somut adımlarla sürdürülebilirlik politikasını güçlendirdi.

Kurumsal Politikalar: Eşitlikçi ve Kapsayıcı Yaklaşım

CerModern, sürdürülebilirlik vizyonunu kurumsal yapının tümüne yaymak amacıyla bir dizi politika geliştirdi. Bu politikalar net ve uygulanabilir kriterlerle kurumun sürdürülebilirlik omurgasını oluşturuyor:

·        Çevresel Politika: “Sıfır Atık” yaklaşımı doğrultusunda geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı standart hale getirildi; karbon dengeleme süreçleri başlatıldı.

·        Sosyal Politika: “Eşitlik Manifestosu” kapsamında kadın sanatçı ve çalışan oranı yükseltildi; tüm etkinliklere engelsiz erişim protokolleri entegre edildi.

·        Toplumsal Cinsiyet Eşitliği: İşe alım, terfi ve ücretlendirme süreçlerinde eşitlik ilkesi esas alınarak adil ve kapsayıcı çalışma ortamı sağlandı.

·        Yolsuzlukla Mücadele: Tüm çalışanlara yıllık etik eğitim zorunlu kılındı; bağımsız bildirim mekanizmaları oluşturuldu.

·        Çalışan Memnuniyeti: Düzenli memnuniyet anketleriyle geri bildirimler takip edilerek iyileştirici uygulamalar hayata geçirildi.

·        Erişilebilirlik ve Kapsayıcılık: Fiziksel mekânın yanı sıra dijital içerik ve iletişim araçlarında da engelsiz erişim geliştirildi.

·        Yerel Ekonomiye Katkı: Tedarik ve hizmet süreçlerinde yerel üreticiler ve kadın kooperatiflerine öncelik verildi.

·        Güvenlik Politikası: Mekânsal güvenlik protokolleri güncellendi; afet ve acil durum eğitimleri düzenli hale getirildi.

Zihni Tümer: “Sanat artık yalnızca estetik değil; toplumsal bir sorumluluk da üretiyor”

CerModern Sanat Yönetmeni Zihni Tümer, raporun taşıdığı önemi şu sözlerle ifade etti:

“Sanat bugün yalnızca bir estetik deneyim değil; toplumsal değişimin güçlü bir aracıdır. Sürdürülebilirlik yaklaşımını sergi tasarımından günlük faaliyetlere kadar tüm çalışmalarımıza entegre ediyoruz. Kaynakları doğru kullanmak, toplumsal kapsayıcılığı artırmak ve sanatı herkes için erişilebilir kılmak artık temel sorumluluğumuz. Bu rapor, bu sorumluluğu şeffaf biçimde ortaya koyduğumuz güçlü bir dönüm noktasıdır.”

Tümer, CerModern’in sürdürülebilirlik vizyonuna uygun bir şekilde önemli bir adım daha atacaklarını belirterek şunları ekledi:

“Bu anlayışın yalnızca kurum içinde değil, kültür-sanat ekosisteminde de yaygınlaşması gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle Nisan 2026’da Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek ‘Sanatta Sürdürülebilirlik ve Sanatın Yeni Çağı Zirvesi’ni hayata geçiriyoruz. Bu zirve, sanat profesyonellerinden akademisyenlere, yaratıcı endüstrilerden politika belirleyicilere kadar geniş bir kitleyi bir araya getirerek ülkemizde bu alanda yeni bir farkındalık ve ortak akıl oluşturmayı amaçlıyor. CerModern olarak sürdürülebilirlikte yalnızca rapor yayımlayan değil, bu dönüşümün öncülüğünü üstlenen bir kurum olmaya devam edeceğiz.”

Oytun Gürsoy: “Kültür kurumları dönüşümün en güçlü aktörleridir”

Ekonorm Mühendislik Genel Müdürü Oytun Gürsoy, CerModern ile yürütülen iş birliğine ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:

“Sürdürülebilirlik kültürü teknik süreçlerin ötesinde, toplumların geleceğini şekillendiren büyük bir dönüşüm alanıdır. CerModern’in bu raporla sektörde bir ilke imza atması, kültür kurumlarının sürdürülebilirlik alanındaki etkisini açıkça gösteriyor. Bilimsel temellere dayalı bu çalışma, kurumun uzun vadeli hedeflerine ulaşması için güçlü bir rehber niteliği taşımaktadır.”

Toplumsal etkiyi büyüten projeler

CerModern’in sürdürülebilirlik yaklaşımı yalnızca mekân sınırlarında değil; toplumun birçok kesimine ulaşan projelerde hayat buluyor.

Kırsal bölgelerde hayata geçirilen açık hava sinemaları, çocuklara yönelik yaratıcı öğrenme programları, üniversite öğrencilerine sunulan ücretsiz sergi alanları ve yerel tasarımcılara sağlanan destekler; kurumun sosyal faydayı merkezine alan yaklaşımının güçlü örneklerini oluşturuyor.

Geleceğe davet: Birlikte sürdürülebilir bir dünya

CerModern, yayımladığı ilk sürdürülebilirlik raporuyla sanatçılardan ziyaretçilere, yerel yönetimlerden sivil toplum kuruluşları ve iş ortaklarına kadar tüm paydaşlarını daha yaşanabilir bir gelecek için ortak dönüşüme davet ediyor.

Kurum, her yıl yayımlayacağı performans raporlarıyla süreci şeffaf şekilde sürdüreceğini ve sanatın iyileştirici gücünü sürdürülebilir bir yaşam anlayışıyla birleştirmeye devam edeceğini vurguluyor.