Yunanistan’da geleneksel sağ, Türkiye’de olduğu gibi Amerikan hegamonyasının uygulayıcısı ve en önemli destekçisi oldu. Bu iki “sağ” yapı da karşılıklı olarak iki ülkenin halkları arasındaki “barış içinde yanyana yaşama” olgusunu geri plana atarken kendi egemen sınıflarının ve NATO çıkarlarının bölgede savunulması için ABD’ye en önemli desteği verdiler.
NATO ve ABD ise, Türkiye ve Yunanistan’da – zaman zaman terazinin ölçüsünü kaçırsada- hep dengenin egemen olacağı bir siyaseti benimsedi. Ancak son dönemde bu denge Yunanistan lehine değişmiş görünüyor. Özellikle Geleneksel sağın en önemli partisi Yeni Demokrasi Lideri Konstandinos Miçotakis iktidara tekrar geldikten sonra…NATO ve ABD Yunanistan’daki üstlerini güçlendirmeye ve “NATO’nun doğuya doğru genişleme” siyasetinde sınırı belirlediğinin işaretlerini veriyor. NATO / ABD’nin Yunanistan’da; Dedeağaç, Kavala, Selanik, Larisa, Stefanoviç ve Girit’te büyük ölçekte üsleri bulunuyor ve Miçotakis iktidara geldikten sonra bu üslerde; silah yığınağı yapıldığı biliniyor. Dün ajanslara düşen bir başka haber ise; Miçotakis hükümetinin ABD’ye otuz adet F35 siparişi verdiği yönündeydi.
ABD başkanı Biden; Erdoğan’dan, İsveç ve Finlandiya’ya NATO vizesi alması sonrası, geçtiğimiz yüzyılın teknolojisi F16’ların Türkiye’ye verilmesi için kongreden destek isteyeceğini söylemesi ve “suya yazı yazması” ilginç bulunuyor. Yunanistan’ın bu yüzyılın teknolojisi F 35‘lerle donatılması; Türkiye’deki NATO karşıtlığını, yüzde 80’lerden yüzde 90’lara doğru taşımaktadır. Aynı kongrenin (ABD Kongresi) 22 Mayıs 2022 tarihinde Miçotakis’in Türkiye karşıtı sözlerini ayakta alkışladığını da belirtmeden geçmeyelim.
Türkiye’de NATO karşıtlığının yükselmesini son anketler de ortaya koyuyor. Areda Survey’in ‘NATO’nun Türkiye’yi koruyabileceğini düşünüyor musunuz?’ sorusuna yanıt veren katılımcıların yüzde 90.8’i ‘hayır’ cevabını verdi. Böylelikle Türkiye’de NATO’ya olan bir yıl önceki ankete göre yüzde 12.5 azalmış oldu.
Areda Survey’in ‘Sosyometre’ araştırmasının sonuçları önemli verilere ulaştı. ‘NATO’nun Türkiye’yi koruyabileceğini düşünüyor musunuz?’ sorusuna yüzde 9.2 ‘evet’, yüzde 90.8 ‘hayır’ dedi. Haziran 2021’de yapılan ve ‘Türkiye’nin NATO dışı bir ülke ile olası savaşında NATO’nun Türkiye’nin yanında yer alacağına inanıyor musunuz?’ sorusun sorulduğu ankette ise yüzde 21.7 ‘evet’, yüzde 78.3 ise ‘hayır’ demişti. Böylelikle Türkiye’de NATO’ya olan güven bir yıl içinde yüzde 12.5 azalmış oldu.
Öte yandan ankette katılımcılara ‘Türkiye, Rusya - Ukrayna konusunda tarafsızlık politikasını değiştirmeli midir?’ sorusu da yöneltildi. Bu ankette katılımcıların yüzde 89.4’ü ‘hayır’, yüzde 10.6’sı ise ‘evet’ yanıtını verdi. Ankette her 10 kişiden 9’unun Türkiye’nin tarafsızlık politikasını sürdürmesi gerektiği yönünde fikir bildirdiği de not edildi.
Bu toplumsal sonuçlar devam ettiği sürece AKP iktidarı yerine kim gelirse gelsin Türkiye siyasetinde ABD ve Rusya arasında “denge politikası” izlemek zorundadır. Yani keramet Erdoğan’da değil, NATO’ya karşı duyulan toplumsal tepkiden kaynaklı.
Aynı zamanda Yunanistan’ın Lozan Anlaşmasını tanımayarak; Kendisine bırakılan adaları da ABD desteğiyle silahlandırması, Türkiye’de tüm kesimler tarafından tedirginlikle takip ediliyor. AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “Bir aydır tam tersini söylediği” ancak kendi eliyle onay verdiği; İsveç ve Finlandiya NATO üyeliklerinin genel resim içerisinde çok önemi olmadığını da söyleyebiliriz.
Küçük Bir Tarihsel Anektod
16 Mart 1964 tarihinde TBMM oybirliğiyle, hükümete Kıbns'a çıkarma yetkisini verdi. Bunun üzerine ABD başkanı Lyndon Johnson'dan başbakan İnönü'ye bir mektup geldi. Amerika Türkiye'yi uyararak, "bizim verdiğimiz NATO silahlarını bu çıkartmada kullanamazsınız" diyordu! O güne kadar Türkiye'nin yüzüne gülen Amerika gerçek yüzünü gösterivermişti. NATO silahları sadece "komünistlere" karşı kullanılabilecekti!... Ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra 2. Adamı İsmet İnönü tarihe geçecek sözünü söyledi: “Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye bu dünyadaki yerini alır.”
Yeni bir dünya kuruluyor. Tüm dünya insanları arasında daha eşit ilişkilerin egemen olacağı, ülkeler arasında saygın ilişkilerin kurulacağı, NATO ve Efendilerinin kibrinin yıkılacağı “Çok Kutuplu bir dünya”…
World Media Group (WMG) Haber Servisi