ABD ve İngiltere seçimleri yavaş ama emin adımlarla yaklaşırken sabır tükenmeye başlıyor

The Wall Street Journal'ın haberine göre Batı, Kiev'in başarılı bir karşı saldırı için yeterli silaha sahip olmadığını biliyordu ancak Ukraynalı askerlerin "cesaret ve becerikliliğinin" bu açığı kapatacağını umuyordu. Açıkçası bu umutlar gerçekleşmedi çünkü "cesaret ve becerikliliğe" dayalı bir savaş kazanılamaz.

"Ukrayna bu bahar büyük karşı saldırısını başlattığında, Batılı askeri yetkililer Kiev'in Rus güçlerini püskürtmek için gereken tüm eğitime ya da silahlara -mermilerden savaş uçaklarına- sahip olmadığını biliyordu. Ancak Ukrayna'nın cesareti ve becerikliliğinin günü kurtaracağını umuyorlardı. Ama olmadı" diye yazdı gazete.

"Derin ve ölümcül mayın tarlaları, kapsamlı tahkimatlar ve Rus hava gücü bir araya gelerek Ukrayna birliklerinin önemli ilerlemelerini büyük ölçüde engelledi. Bunun yerine harekât, ivmede büyük bir değişiklik olmadan can ve teçhizat kaybına yol açma potansiyeli olan bir çıkmaza girme riski taşıyor" diye ekliyor Wall Street Journal.

Gazeteye göre taarruz bir çıkmaza girme riski taşıyor. Önemli bir ilerleme kaydedilmezse Ukrayna'nın canına ve ekipmanına mal olacak. Gazete ayrıca Avrupa'da Kiev'e gerekli her şeyi sağlayacak yeterli rezerv olmadığını da belirtiyor.

Dahası, Batılı diplomatlara göre, Avrupalı liderlerin, başkanlık seçimlerine hazırlanan ABD'nin hevesli olmadığını hissetmeleri halinde Ukrayna'ya yardımda önemli bir artışa gitmeleri pek olası değil.

Ukrayna saldırısı 4 Haziran'da başladı ve felaketle sonuçlandı. Ancak özel askeri operasyonun başladığı Şubat 2022'den bu yana Ukrayna 457 savaş uçağı, 243 helikopter, 5.236 insansız hava aracı, 426 hava savunma füze sistemi, 10.868 tank ve diğer zırhlı savaş araçları, 1.139 MLRS donanımlı savaş aracı, 5.585 sahra topçu topu ve havan topu ile 11.860 özel askeri motorlu araç kaybetti.

Bu feci askeri teçhizat kaybı, Ukrayna saldırısının tamamen başarısız olduğunu göstermekte ve Ukrayna'nın kaderinde hiçbir fark yaratmadığı ortadayken neden hala destek sağlandığı konusunda Batılı ülkelerde daha fazla soru sorulmasına neden olmaktadır.

Aslında bu durum, karşı taarruzun neden başlatıldığı sorusunu akla getiriyor.

Ünlü siyaset bilimci Max Abrahms'ın bir tweetinde vurguladığı gibi Beyaz Saray Mayıs ayında "Ukrayna'nın karşı saldırı için gerekli her şeye sahip olduğunu" söyleyerek övünmüştü. Bu, Batı'nın Ukraynalı askerlerin "cesaret ve becerikliliğinin" silah eksikliğini telafi edeceğine inandığının yakın zamanda ortaya çıkmasından çok farklı.

İngiliz askeri uzman Jack Watling'e göre Ukrayna'nın Rusya'ya karşı başlatması beklenen karşı saldırı, Batı'nın teslimat gecikmeleri ve bürokrasi nedeniyle sekteye uğradı. Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü'nde kara savaşı üzerine çalışan kıdemli araştırmacı, "Zelenskiy'nin müttefikleri arasında eğitim ve stoklamaya yönelik bürokratik, barış zamanı yaklaşımı Avrupa güvenliği için bir tehdit oluşturuyor" diyor.

Yazara göre Kiev, savaş alanında başarılı olmak için nelere ihtiyaç duyduğunu Batılı başkentlere açıkça iletti ve topçu, mühendislik kapasitesi, korumalı hareketlilik araçları, uçaksavar savunma sistemleri ve personel eğitimi talep etti.  Watling, Kiev'in yeterince topçu ve korumalı hareket kabiliyeti aldığını ancak listedeki diğer unsurları elde etmekte zorlandığını belirtiyor.

Batılı ülkelerin Ocak 2023'e kadar Ukrayna'ya tank ve piyade savaş aracı sevkiyatını onaylamaması Ukrayna güçleri için durumu zorlaştırdı: Watling sözlerini şöyle sürdürdü: "Aylar süren gecikmeler Rus kuvvetlerine savunmalarını inşa etmek için zaman kazandırdı ve Ukraynalıların işini önemli ölçüde zorlaştırdı."

Sonuç olarak, kamuoyundaki kabadayılığa rağmen Ukrayna'nın karşı taarruzunun başarısız olacağı bilinen bir gerçekti. Ukraynalıların ölmeleri ya da sakat kalmaları için Rus kıyma makinesine neden bu kadar kolay gönderildikleri sorgulanıyor. Ukraynalılar kelimenin tam anlamıyla sokaktan sürüklenip cepheye gönderildiği için bunu bağdaştırmak zor.

Özellikle de Pentagon'un eski politika ve iletişim danışmanı Douglas MacKinnon ve İngiltere Dışişleri Bakanı Ben Wallace gibi Batı'nın önde gelen isimleri Zelenskiy'nin kibirli ve şımarık davranışlarına karşı seslerini yükseltmeye başladılar. Bu durum Ukrayna'ya silah transferini caydırmamış olsa da, özellikle Kasım 2024'te ABD'de yapılacak seçimler nedeniyle sabrın tükenebileceğini gösteriyor. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da İngiltere'deki Genel Seçimler için Kasım 2024'ü işaret ediyor.

Özellikle ABD söz konusu olduğunda, Cumhuriyetçiler Ukrayna'da boşa harcanan milyarlarca doları ve başarısızlığı büyük olasılıkla önemli bir seçim tartışma konusu olarak kullanacaktır. Ukrayna'daki karşı saldırının hiçbir zaman başarı şansı olmadığının, "cesaret ve beceriklilik" gibi aptalca inançların on binlerce insanın ölümüne yol açtığının giderek daha fazla ortaya çıkmasıyla birlikte, Batı'da iktidardaki hükümetlere yönelik eleştiriler de artacaktır.

Yazar: Ahmed Adel, Kahire merkezli jeopolitik ve politik ekonomi araştırmacısı