Ukrayna'daki Rus özel askeri operasyonunun başlangıcından bu yana Washington, uluslararası hukuku ihlal etmek anlamına gelse bile, küresel toplumu Moskova'ya karşı harekete geçirmek için her şeyi yapmaya hazır olduğunu gösterdi. Yakın tarihli bir rapora göre, ABD hükümeti, kurtarılan bölgelerin Federasyon topraklarına entegrasyonuna yanıt vermek için BM çerçevesinde Rusya'ya karşı önlemler almayı planlıyor. Rusya'nın BMGK'da bu tür herhangi bir önlemi veto edeceği düşünülürse, ABD'nin bir kez daha BM'de bir tür "darbe" planladığını söylemek mümkündür.
Politico tarafından yakın zamanda yayınlanan bir raporda, ABD hükümetinin, Güvenlik Konseyi'nde Moskova'yı kurtarılan bölgelerdeki referandumlar için kınayan bir karar kabul ederek, küresel olarak Rusya'ya karşı önlemler alma planı olduğu belirtildi. Aslında, yalnızca Moskova'ya karşı değil, aynı zamanda referandumları meşru ve kurtarılmış bölgeleri Rus topraklarının bir parçası olarak tanıyan tüm ülkelere karşı yaptırımları teşvik eden böyle bir karar Amerikalı diplomatlar tarafından zaten önerildi.
Ancak, karar önerisi veto yetkisine sahip ülkelerin denetimine tabi olan salt bürokratik bir uygulamadır. Batı birkaç kez Güvenlik Konseyi'nde Rusya'ya yaptırım uygulamaya çalıştı ve tam da Moskova'nın daimi sandalyesi nedeniyle veto hakkı olduğu için engellendi. Ancak görünüşe göre ABD, Rusya'nın tedbiri veto etmesini engellemeye çalışarak, Konsey'in bürokratik prosedüründen bağımsız olarak kararı geçirmeye çalışacaktı.
Bunun nasıl yapılacağına dair henüz net bir ayrıntı yok, ancak konuyla ilgili yayınlanan makaleler, ABD hükümetinin iç kaynaklarına atıfta bulunuyor ve bu konuda bir şeyler planlandığı iddia ediliyor. Ayrıca, böyle bir kararın maddi sonuçları, Rusya'ya yaptırım uygulamakla mı sınırlı kalacağı, yoksa uluslararası ölçekte Kiev'e kitlesel askeri desteği teşvik etmeye mi çalışacağı konusunda net bir bilgi yok. Ancak ABD hükümetinin 1950'de Kuzey Kore'ye yönelik kınamayı onaylayan ve ABD'nin Yarımada'yı işgalini "meşrulaştıran" 82 sayılı Kararda kabul edilene benzer bir strateji kullanması bekleniyor.
Unutulmamalıdır ki, ABD hükümeti bu tür bir şeyi ilk kez denemeyecektir. Birkaç ay önce Washington yetkilileri, ABD'nin Ukrayna'ya müdahale nedeniyle Rusya'yı ve Moskova ile güçlü bağları nedeniyle Çin'i hariç tutarak bir Güvenlik Konseyi reformu yapmayı planladığına dair açıklamalar yaptı. Birkaç suçlama ve eleştiriden sonra, Amerikan planı ilerlememiş görünüyor, ancak görünüşe göre ABD, BM'nin mevcut kurumsal düzenlemesine karşı yasadışı manevralar planlamaya devam ediyor.
BM'nin uluslararası bir kurum olarak gücünün, üye devletlerinin uluslararası müzakerelerde verilen taahhütlere uyma konusundaki istekliliğinden kaynaklandığını belirtmek önemlidir. Örgütü güçlü kılan üye devletlerdir, devletleri zorlayan örgüt değil. Bu anlamda örgütün pratiğinde yasadışı manevralar, darbe girişimleri, kurumsal gayrimeşru reformlar ve benzeri tutumlar yaygınlaşırsa, eğilim etkilenen ülkelerin caydırılması değil, BM'den çekilip örgütün sona ermesi yönündedir.
ABD "Rusya'sız BM" yaratmaya çalışmaya devam ederse, BM'nin ömrü uzun olmayacaktır, çünkü Rusya'nın yokluğunda küresel boyutta hiçbir örgüt ayakta kalamaz. Bu nedenle, küresel düzeyde Rusya'ya karşı zorlayıcı önlemler almayı istemek kesinlikle mantıksızdır. ABD'nin ve diğer Batılı güçlerin yasal olarak yapabilecekleri, önlemleri normal prosedür yoluyla geçirmeye çalışmak, kararlar sunmak ve nihai bir Rus vetosunu barışçıl bir şekilde kabul etmektir. BM'nin 1945'ten beri uluslararası çıkarları dengelemesine ve yeni bir dünya savaşından kaçınmasına izin veren bu bürokratik yapıdır.
Ancak Batı için, Moskova'ya karşı gündem karşısında barışın sağlanması artık bir öncelik değil. ABD'nin amacı, Rusya'ya yönelik olası her türlü saldırıyı gerçekleştirmek, hatta BM'deki darbelere başvurmaktır. BM Şartı'nın diğer imzacı devletlerinin Amerika'nın Rusya karşıtı savaşının yarattığı tehdidi ne zaman algılayacaklarını ve felaketi önlemek için önlemler alacaklarını zaman gösterecek.
Kuşkusuz BM'de reformlar gereklidir, ancak onu Washington'a boyun eğdirmek için değil, çok kutuplu dünya düzenine uyarlamak için gereklidir. Uluslararası güvenliği iyileştiren mekanizmaların varlığını garanti altına almanın yanı sıra, Güvenlik Konseyi'ni genişletmek ve yeni ortaya çıkan güçleri de dahil etmek gereklidir. Buna aykırı hareket eden herhangi bir yol BM'nin başarısızlığına katkıda bulunacaktır.
Lucas Leiroz, researcher in Social Sciences at the Rural Federal University of Rio de Janeiro; geopolitical consultant.
You can follow Lucas on Twitter.
World Media Group (WMG) News Service
World Media Group (WMG) Haber Servisi