Türkiye'den Çin'e "Hayali İhracat"
Türkiye'den Çin'e 36 milyon dolarlık bakır görünümlü kaldırım taşı gönderdile
Türkiye'de akıllara durgunluk veren bir dolandırıcılık hikayesi yaşandı. İddianamesi de tamamlanan dolandırıcılık olayında, bakır firması, Çin'de fabrikası olan İsviçreli firmaya 10 bin ton bakır sattı. Ancak denetçilerin malları görmesinin ardından bakırların yerine kaldırım taşı konulup, konteynerler da boyandı. 36 milyon dolarlık dev vurgunda, 13 şahıs gözaltına alındı.
Tekirdağ'da faaliyet gösteren bir bakır firması, Çin'de üretim gerçekleştiren İsviçreli firmayı, akılalmaz bir yöntemle dolandırdı. Firma yetkilileri, 10 bin ton bakır siparişi aldıktan sonra bakırları hazırladı. Daha sonra denetçiler gelerek, teslimattan önce bakırları kontrol etti. Buraya kadar her şeyin normal gittiği olayda asıl düğüm, denetçiler gittikten sonra çözüldü. Denetçilerin gitmesinin hemen ardından bakırların yerini kaldırım taşıyla değiştiren dolandırıcılar, belli olmaması için de konteynerleri bakır rengine boyadı. Ardından
Haziran ayındaki ilk paketler yola çıktı.
İlk gemi Çin'e varmadan peş peşe 7 gemi daha yola çıktı. Toplamda 8 gemi 326 konteynır dolusu kaldırım taşı Çin'e gitti. Her gemi limanından ayrıldığında hesaplara para yattı. 10 bin ton bakır karşılığında toplamda 36 milyon dolar para hesaplara yattı.
İlk gemi vardığında kaldırım taşlarını gören firma dolandırıldığını anlıyor. Sigorta şirketine başvuruyor parasını almak için ancak firmanın sigorta poliçeleri de sahte çıktı.
Şirket yetkilileri, daha sonra savcılığa başvurdular. İstanbul Mali Şube ekipleri 4 aylık bir takip gerçekleştirdi. 500 saati aşkın güvenlik kamerası incelendi. İstanbul ve Tekirdağ'da 4 işyeri 15 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Firma sahibi ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 13 kişi gözaltına alındı.
Ambarlı Gümrük Limanı'ndan 8 ayrı sevkiyatta gönderilen kaldırım taşının herhangi bir sekteye uğramaması ve deşifre olmadan gemilere yüklenmesi aşamasında Vedat Ulusoy'un, Çağrı Koçoğlu'nun ve Bora İbiş'in görev aldıkları belirtildi. İddianamede şüpheli Ramazan Öner'in bakır fabrikasının ismini diğer firmaya benzer bir isimle değiştirdiği bunun da banka tarafından anlaşılınca ödemeyi alamadığı ve firmasının ismini yeniden eski haline getirdiği tespit edildi.
Kaynak: Yeniçağ Gazetesi