Sedat Peker’den 24 Tweet

Son iki aydır çektiği videolar ve attığı tweetlerle Türkiye’nin; Siyasal, sosyal ve ekonomik gündeminin belirleyen ismi olan Sedat Peker dün gece yine gündemi sarsacak 24 adet tweet attı.

 

 

 

 Peker sosyal medya gönderiminde şunları dile getirdi: “Sezgin Baran Korkmaz, ismini gündeme aldığımda yanındaki arkadaşlarına şöyle demiş Bizi yaktı ancak cihan ekşioğlu ya da Ekim alptekin’in dosyaları ve ilişkiler ağı patlarsa gündemden anca böyle düşerim kurtulurum demiş. Bugünkü misafirimiz Cihan Ekşioğlu.  Süleyman Soylu’nun manevi evladı benim de eski kardeşim Cihan Ekşi, bu olaylar patladığında seni halaoğlu vasıtasıyla uyarmıştım. Süleyman Soylu’nun  lehine basındaki ve iş dünyasındaki tanıdıklarınla lobi çalışması yapma demiştim. Ancak gelen bilgiler yaptığın yönünde(sen bunu hak ettin) Süleyman Soylu sana o kadar çok değer veriyor ki herkese bir tane koruma polisi verirken sana ekip koruması verdi, korumalar için de Renault Symbol ve tahsisli plaka verdi (korumanın ekip olarak verilmesi çok olağan üstü bir durumdur) Gerçi senin patlayacağını anlayınca koruma kararını  ve araç tahsisini 15 gün önce iptal etti. Yurt dışına kaçma diye de pasaportunu da iptal etti (şimdi anlatacağım olayların patladığında ben iptal ettim diyip kendini kurtarmak için ancak nafile). Yaşın genç olsa da FETÖ  borsasının ilk kurulmasındaki mucitlerden biri sensin.”

“FETÖ Borsası…”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Cihan Ekşioğlu ile ilişkileri üzerine ve FETÖ Borsası üzerine açıklamaları dile getiren Peker açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: “FETÖ’nün en önemli prenslerinden olan burak başlıları ayarlayıp onunla iş birliğine gittiniz. İlk işiniz Ukrayna’nın Lviv şehrindeki Victoria Gardens alışveriş merkezine çöktünüz. O alışveriş merkezinin gerçek sahibi olan A… hakkında Sabah gazetesinde zekeriya özü yurtdışına kaçıran kişi diye haber yaptırıp adamın Türkiye’ye gelmesine engel oldunuz. Yapılan tahkikatlarda böyle olmadığı anlaşılsa da adam bir daha Türkiye’ye gelmedi. Burak Başlılar arkadaşı olduğu için Ukrayna’daki alışveriş merkezini onun üzerine yaptı. Siz de 66 milyon dolara satıp parayı bölüştünüz. Bu senin ilk parayı bulduğun fetö borsası işindi. Tabi sonra Burak Başlıları fetöden kurtarman gerekiyordu. Dosyaya bakan İstanbul adliyesindeki terör savcısı Mesut Erdinç Bayhan ile görüşüp dosyayı kapattınız, sözde itirafçı yaptınız. Ben inanmak istemesem de bu karar karşılığında savcıya 3 milyon dolar verdiğinizi öğrendim. Ayrıca da terör savcısının yeğeni Murat Gür İbrahimoğluna Sultangazi Cebeci taş ocakları bölgesinden 1,5 milyar TL bütçeli döküm işi verdirdiniz. Terör savcısının şirketlerinin ismi Kuzey Marmara, Kuzey İnşaat ve Bayburt Grup. Cihan Ekşinin, Burak Başlıların ve de terör savcısının yeğeni Murat Gür İbrahimoğlunun hts kayıtları incelendiğinde ilişki ağınız net olarak ortaya çıkacaktır. Süleyman Soylu’nun kardeşi Mehmet Soyluyla bürolarınız Akmerkez’de altlı üstlü. Mehmet Soylu ve sen, zengin iş adamlarını önce cimere şikayet ettirip sonra terör savcılarından soruşturma evrakı çıkartıp bir çok namuslu insanın mal varlığına çöktünüz. Akmerkez’in son altı aydaki kamera kayıtları ve hts kayıtları incelendiğinde fetö bahanesiyle kimlerin mallarına çöktüğünüz ortaya çıkacaktır (Süleyman Soylu  yüce divanda yargılanacaksın!). Ancak Süleyman Soylu ve senin en büyük suçun FETÖ soruşturmalarına olan halkın inancını zedelemektir, bunu unutma!”

Cihan Ekşi’nin Saltanat ve  Şatavatı…

Cihan Ekşi’nin tüm halkın hakkını yiyerek saltanat ve  şatavat içinde yaşadığını söyleyen   Sedat Peker açıklamalarına şu şekilde devam ediyor: “Cihan Ekşi Diyarbakır’lı kız arkadaşın vardı ya; kızı darp ettin, kız emniyete gidince Beşiktaş araştırmada konuyu kapattınız... O kızcağız her şeyi biliyor, ancak bayan olduğu için ben ismini yazmam. Kızın da kaç parasını aldın? O kızcağız kendi ortaya çıkarsa, kim bilir? Senin ve süslü sülünün ne rezillikleri ortaya çıkacak göreceğiz. Beykoz Konakları’nda güzel bir evin var, orada da derin mehmetle arkadaşlık yapıyorsun, yürüyüşler yapıyorsun. Ancak esas sorun Acarkent’teki bekar evinde yaşanıyor. O eve davet ettiğin alem yaptırdığın, rüşvet verdiğin ve hepsini kameraya çektiğin siyasetçiler, bürokratlar varya, seni hiçbiri kurtaramayacak. Çünkü şu an senin dosyanı inceleyen gerçekten namuslu adamlar var, ve onların sende kayıtları yok. Savunma sanayi başkanı İsmail Demir  Paramount Hotelin senin olduğunu bilmediğini söylüyor ya, ben buna asla inanmıyorum. Bu konuyu başka bir gün ele alacağım ve hepinizi rezil edeceğim. Eşinin memleketi olan Beyaz Rusya’dan alınacağını söylediğin, Avrupa’daki şirketine fatura ettirdiğin, ancak  hala daha gelmeyen silah mühimmatlarını da anlatacağım. Süleyman Soylu’nun gizli kasalarından biri olan Cihan Ekşi, İsrail’lilerden 3 milyon dolara aldığın sosyal platformların çözümlemelerini yapan cihazı, Türk devletine 50 milyon dolara nasıl sattığın da ortaya çıkacak. “Vatan, Kuran, İman” deyip 20 katı fiyatına bizim devlete satıp, 84 milyonun hakkını yediniz ama hepiniz göreceksiniz! Kendine bir kemer yaptırmışsın ya, tokasında en az 500 bin dolarlık pırlanta var, devran dönünce onların hepsi halka geri dönecek! Kafan güzelken padişah kaftanı giyip Acarkent’teki sosyal tesislere gidiyorsun ya, bu millet sana o padişah kaftanını giymeyi gösterecek. Beyaz Rus olan eşin özel uçakla manikür pedikürünü yaptırmak için Bodrum’dan İstanbul’a gidip, 2 saat sonra tekrardan Bodrum’a dönüyor ya, insanlar çocuğuma yemek alamadım diye intihar ederken siz fakir fukaranın parasıyla bu zevki yaşamayı devam edin. Sonunuz nasıl oluyor göreceksiniz. Ülkemizde yaşayan kadınlar 2 ya da 3 ayda bir kuaföre giderken siz bu zevki yaşayın. Bütün tanıdıklarına Pasaportumun iptali kalkacak, koruma polislerim geri gelecek, tahsisli plakaları tekrar alacağım, sorunlarımı hallediyorum diyorsun ya, yanılıyorsun kardeşim. Milli İstihbaratta görevli, namuslu insanlar var. Senin dosyalarını onlar da takip ediyor. Süleyman Soylu’nun polisteki dosyalarını kapatsa da istihbarattaki dosyalarını kimse kapatamayacak. Eğer bunu da başarırsanız bu millet sizi affetmeyecek. Hesabını kendisi soracak. Ekim Alptekin ve bazı iş adamları, Süleyman Soylu  için basındaki tanıdıklarınızla, iş dünyasındaki tanıdıklarınızla lobi çalışması yapmayın, sizi de patlatmak zorunda kalmayayım uyarıyorum! Süleyman Soylu, sen Ak Partiden büyük değilsin. Sen Türk Devleti’nden büyük değilsin, göreceksin!”

Açıklamalarının son bölümünde yine Paramount Otele değinen Peker açıklamalarını şu şekilde noktaladı: “Cihan Ekşi unutmadan, el altından sosyal medyaya uluslararası büyük mafya diye sızdırdığın Botir Rahimov. Ben bu adamın işyerinde misafiri oldum, bu namuslu bir adam. Paramount hotelin gerçek sahibi bu adamı nasıl dolandırdınız onu da anlatacağım. Türkiye’de ismini değiştirdi, Bahtiyar İkramoğlu ismini aldı. Paramount hotelin gerçek sahibi aslında bu kişidir (Özbek asıllı).”

Sedat Peker’in son açıklamaları bu kadar. Tüm bu açıklamaların araştırılmaya ihtiyacı olduğunu toplumun büyük kesimi gibi bir kez daha söylüyoruz. Aslında geçtiğimiz günlerde bu iddialarla ilgili gazeteci Barış Pehlivan  imzalı bir haber ajanslara düştü. Pehlivan haberinde; İstanbul, Ankara ve Muğla’da üç ilde savcıların harekete geçtiğini iddiaların araştırılmaya başladığını söylüyordu. Kim bilir belki toplum olarak özlemini çektiğimiz ‘temiz toplum hayalimizin’ fitilini Peker ateşlemiştir.

World Media Group (WMG) Haber Servisi