Putin'in Küresel Devrimci Manifestosu

Putin'in Küresel Devrimci Manifestosu Rusya'nın Büyük Stratejisini Anlamak İçin Okunmaya Değer

Başkan Putin, Çarşamba günü “Yeni Bir Zaman İçin Güçlü Fikirler” forumunun genel oturumunda konuşurken küresel devrimci manifestosunu paylaştı. Rus lider, bu noktaya kadar Uluslararası İlişkilere egemen olan “Altın Milyarın” adaletsizliğini eleştirdi. Ancak ülkesinin Ukrayna'da devam eden özel askeri operasyonunun başlamasının ardından tek kutuplu hegemonyalarının geri dönülemez bir şekilde düştüğünü güvenle teyit etti. Haklı olarak tanımladığı şekliyle bu ırkçı ve yeni sömürgeci dünya düzeni, gerçekten Batılı seçkinlerin -egemen devletlerin- diğer ülkeleri vekaleten kontrol eden ulusüstü sistemini parçalamak için yükselirken hızla geçmişin bir kalıntısı haline geliyor.

Başkan Putin, ortaya çıkan durumda; Afrika, Asya ve özellikle Hindistan'ın artık yüzyıllardır olduğu gibi soyulmayacağını söyledi. Ayrıca Dışişleri Bakanı Lavrov'un geçen ayın sonlarında, Batı'nın, kendi egemenliklerini savunan, kendi ulusal kalkınma modellerini, sosyo-kültürel, ekonomik ve siyasi alanlar dahil olmak üzere korumalarını sağlayan, kendisi gibi ülkelerden korktuğuna dair vardığı sonucu tekrarladı. Rus lider daha sonra konuşmasının ilgili bölümünü, ülkesinin ulaşmak istediği asil hedef olan “Hiç şüphe yok ki sorumlu, aktif ve milli görüşlü ve milli odaklı sivil toplum egemenliğinin en önemli unsurudur” diyerek sonlandırdı.

Ulusal güvenlik bütünlüğünü savunmak için başlatmak zorunda kaldığı Ukrayna'daki özel askeri operasyonun getirdiği çarpıcı biçimde değişen uluslararası koşullar ışığında Rusya'nın gelişen büyük stratejisini yansıttığı için tüm bunları akılda tutmak çok önemlidir. ABD liderliğindeki Batı'nın kendi nesnel çıkarları açısından ülkesine karşı tepkisinin ne kadar geçersiz olduğunu belirten Başkan Putin, artık dünyanın geri kalanını özgürleştirmek için “ulusüstü seçkinlere” ölümcül bir darbe indirmenin tam zamanı olduğuna karar vermiş görünüyor.

Çin, Kuşak ve Yol Girişimi'nin (BRI) dünya çapındaki bir dizi mega projesine bağlı tamamen ekonomik araçlarla ve dolaylı olarak da olsa, şimdiye kadar bu rolü gayri resmi olarak kendi üzerine almıştı, Şimdi de Rusya, sürdürülebilir bir şekilde kelimenin tam anlamıyla zorlandıktan sonra daha da ileri gidiyor. Ulusal güvenlik kırmızı çizgilerinin bütünlüğü; Uluslararası İlişkileri gerçekten çok kutuplu hale getirerek devrim yaratıyor. Çin, varsayılan olarak ne kadar hızlı ve ileri gidebileceğine belirli sınırlar koyan BRI aracılığıyla bu amacı kademeli olarak ilerletirken, Rusya; ekonomik, askeri ve politik araçlardan oluşan hibrit bir araç seti kullanıyor.

Sovyetler sonrası Rusya bunu hiç amaçlamamıştı, ancak şimdi bu medeniyet-devletinin Uluslararası İlişkilerdeki tarihsel rolüyle bağlantılı ilgi çekici bir eğilime işaret eden komünist selefinin küresel devrimci ayak izlerini takip ediyor. Muazzam büyüklüğü, kozmopolit nüfusu (sınırsız yaratıcılıkla doludur) ve devlet egemenliğinin tutarlı bir şekilde savunulması sayesinde, Rusya her zaman küresel eğilimleri şekillendirmede ön saflarda yer aldı ve bu da çoğu zaman dünyayı reforme etme çabasıyla sonuçlandı. Sistemi daha eşit, adil kılmak için… Rusya  bir kez daha dünyanın önde gelen devrimci gücü haline geldi. Günümüzde işlerin durumu budur.

Yazan  : Andrew Korybko

Gazeteci / Politik Analist

 

World Media Group (WMG) Haber Servisi