Özdağ : Milli Eğitim Bakanı Hesap Verecek
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'nde basın açıklaması yaptı. Gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Prof. Dr. Ümit Özdağ: Bu ziyaret sırasında Adliyeye gideceğim. Adliyede bir dava açacağım. Diyarbakır’da 12 km’lik bir bulvara kayyım vali tarafından terörist vatan haini Şeyh Sait’in isminin verileceği duyuruldu. Bu konuda yürütmenin durdurulması kararı alınmasını isteyeceğim. Bu konu Türkiye’nin gündeminden çıkana kadar konuyu gündemde tutmaya devam edeceğiz.
Birkaç gün önce gazeteciliği şüpheli ama istihbaratçılığı kesin olan Fuat Uğur adlı zat bir tweet atarak benim Erzurum ziyaretim sırasında Şeyh Sait meselesini kaşıyabileceğimi ifade etmiş. Biz, Türkiye’nin her yerinde ne söylüyorsak Erzurum’da da Hakkari’de de Sinop’ta da onu söyleriz. Şeyh Sait, Abdullah Öcalan bunlar Türkiye’nin her yerinde vatan haini ve teröristtir. İçişleri Bakanını, Erzurum Valisini göreve çağırıyorum. Fuat Uğur karanlık ilişkileri olan bir zattır. Bu yapmış olduğu açıklama Erzurum’da bir provokasyon hazırlığının göstergesi olabilir. Bundan dolayı Erzurum’da herhangi bir provokasyona imkan verilmemesi için güvenlik güçlerinin kendilerine düşen görevi yerine getirmeleri gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Her sabah Zafer Partisi’ne ve bana hakaret ve iftiralarla manşet süsleme alışkanlığı edinmiş olan Yeni Şafak adlı saray borazanı kağıt parçasının bugünkü manşetinde de teğmenler cuntasının benimle irtibatlı olduğu manşeti atılmış. Bir; teğmenlerden cunta olmaz. Ben, ordu – siyaset ilişkilerini çalışan bu konuda dersler vermiş, tezler yönetmiş, tezler yazmış birisi olarak ordu – siyaset ilişkilerini çok iyi biliyorum ama teğmen cuntası olmadığını sizinle rahatlıkla paylaşabilirim. Olan şudur; göğsüne Gazi Mustafa Kemal Atatürk resmini takmak istemeyen bir Türk subayı olma haysiyetini taşıyamayacağı, şerefini taşıyamayacağı anlaşılan zata karşı gerçek Türk subayları aynı 15 Temmuz gecesi FETÖ’ye gösterilen ruhla tepki göstermişlerdir. Bu dört subayın disipline sevk edildiklerini ihraç istemiyle duyuyoruz. Teğmenlerimize dokunmayın diyoruz. Bunu söylemeye devam edeceğiz.
Milli Eğitim Bakanı’nın Meclis’te yapmış olduğu konuşmada tarikat ve cemaatleri milli eğitime sokmaya devam edeceği doğrultusunda suç itirafıdır. Onlar çocukların dağa gitmesini engelliyor diyorlar. Tarikat ve cemaatlerin işi midir çocukların dağa gitmesini engellemek? Sen Milli Eğitim Bakanı olarak ne yapıyorsun? Bu kabul edilebilir değildir. FETÖ’cüler dağa gitmediler ama Genel Kurmayı bastılar. Özel Kuvvetleri bastılar. Meclis’i bombaladılar. Siz ecdadın, Osmanlı’nın devlet bilincinin on binde birine bile sahip değilsiniz. 600 sende Osmanlı bir kez tarikat ve cemaatleri devlet işlerine müdahale ettirmemiştir. Müdahale etmeyi düşünen tarikatları ya sürmüş ya da kılıçtan geçirmiştir. Devlet ciddiyet ister. Milli Eğitim bakanı gayri ciddi bir adamdır. Bütün kariyeri önü açılarak ideolojik nedenlerle hak etmediği yerlere getirilmiş, hak etmediği şekilde profesörlük unvanı almış, hak etmediği şekilde rektörlüğe getirilmiş ve hak etmediği şekilde Milli Eğitim Bakanlığına getirilmiş bunları da hep tarikat ve cemaatlerin desteğiyle sağladığı için bugün Türk çocuklarını ne idüğü belirsiz tarikat ve cemaatlerin eline teslim etmeye çalışmaktadır. Gençlik buna direnecektir. Direnmeye de başlamıştır. İlkokul, ortaokul, liseleri siyaset alanınıza çevirmeye çalışmayın. Şundan emin olun ki bu Milli eğitim Bakanı Türkiye’de hukuk devleti kurulduğu gün mahkeme önünde hesap verecektir.
Zafer Partisine Provakasyon Hazırlığı
Prof. Dr. Ümit Özdağ: Birkaç gün önce gazeteciliği şüpheli ama istihbarati ilişkileri güçlü olduğunu bildiğimiz Fuat uğur isimli kişi bir tweet paylaştı. Şöyle söylüyor, “Ümit Özdağ’ın yarın Erzurum’da Şeyh Sait tartışmasını kaşıyarak kışkırtıcılık yapma niyetinde olmadığını ümit etmek istiyorum. Amacını biliyorum. Netenyahu’nun ve oğlunun “Free Kurdistan” paylaşımlarının boşuna olmadığını düşünüyorum.” Biz, bu tweetin bir komplonun bir parçası olduğunu düşünüyoruz. Çünkü başka kaynaklardan gelen bilgilerde birilerinin Zafer Partisi’nin Erzurum ziyareti sırasında bir provokasyona hazırlandığını gösteriyor. Bundan dolayı Erzurum Valisine, Erzurum Emniyet Müdürüne, Erzurum Jandarma Alay Komutanına, Erzurum MİT Bölge Başkanına ve İçişleri Bakanına buradan sesleniyorum; Fuat Uğur’un bu açıklamasının ne anlama geldiği hem kendisine sorulmalı hem de sosyal medyadan Zafer Partisi’ne yönelik ve özellikle Erzurum merkezli yönelik yapılan paylaşımların araştırılması gerekiyor. Biz, Türkiye’nin her yerinde siyasi faaliyetlerimizi yürütme kararlılığı içerisindeyiz. Devlet güvenlik güçlerine düşen görev Zafer Partisi’nin bu siyasi faaliyetlerini yürütmesini sağlayacak huzur ve güven ortamını korumak ve sağlamaktır. Biz, hiçbir provokasyonun içinde yer almayız, almadık, almayacağız. Hiçbir provokasyon girişimi ile de hiçbir tehditle de Türkiye’nin bir yerine gitmekten kimse bizi alıkoyamaz. Zafer Partisi’ne yönelik yapılabilecek herhangi bir provokasyonla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı’nı göreve davet ediyorum. Bu provokasyon girişiminin önünün kesilmesini talep ediyorum.
İsrail Naziler Gibi
Prof. Dr. Ümit Özdağ: Cumhuriyetimizin hemen kuruluş yıllarında İngiliz emperyalizminin bizden koparmaya çalıştığı Musul ve Kerkük’ü alma çalışmalarına Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başladığı günlerde Diyarbakır’da ve çevresinde Şeyh Sait adı verilen İngiliz emperyalizminin ajanı bir ayaklanma düzenledi. Şeyh Sait ve ona katılan vatan hainleri Diyarbakır’a saldırdılar Diyarbakır halkı Diyarbakır’da asker kenti kahramanca müdafaa etti. Geri çekilmek zorunda kaldılar. Başka ilçeleri bastılar. İnsanları katlettiler. Sonunda Türk ordusu bu isyanı bastırdı. Şeyh Sait’i ve yandaşlarını Diyarbakır’da idam etti. Bu vatan haininin İngilizlere hizmeti böylece tamamlanmış oldu. Türkiye, Musul ve Kerkük harekatı için o günkü kıt kaynakları ile ayırmış olduğu bütün imkanları isyan bastırmada kullandığı için Musul ve Kerkük harekatı da o gün yapılamadı. Şimdi bu vatan haininin ismi Diyarbakır’da 12 km’lik bir bulvara kayyım vali yani devlet tarafından veriliyor. Bu kabul edilebilir değildir. Bugün Diyarbakır’da o günün teröristi, teröristbaşı Şeyh Sait’in ismini verenler yarın Abdullah Öcalan’ın ismini verirler. Merakla bekliyoruz; acaba bu Diyarbakır’daki 12 km’lik Şeyh Sait bulvarının üstünde Abdullah Öcalan meydanı olacak mı? Cemil Bayık üstgeçidi olacak mı? Murat Karayılan altgeçidi olacak mı? Bu şehitlerimize hakarettir. Bu Cumhuriyet’e hakarettir. Biz, mahkemeye götüreceğiz bu meseleyi ve bu ismin iptal edilmesini sağlayacağız. Her türlü hukuki ve siyasi imkanı kullanacağız.
“İsrail, 21. yy’ın Nazi Almanya’sı gibi davranmaktadır.”
Gazze’de devam eden İsrail soykırımı… İsrail bütün uluslararası hukuk kurallarını çiğneyerek şu ana kadar 20 binden fazla insanı öldürmüştür. Bunlardan 5 bini çocuk ve bebektir. İsrail kaynaklarına göre 3 bin tanesi Hamas üyesiymiş. Yani 3 bin Hamaslıyı öldürmek için 17 bin tane de sivili öldürülebilir kabul ediyorlar, bebeği öldürülebilir kabul ediyorlar. İsrail, 21. yy’ın Nazi Almanya’sı gibi davranmaktadır. Hitler’in SS subaylarının Rusya’da yaptıklarını bugün İsrail, Gazze’de yapmaktadır. Gazze’de gerçekleşenlere karşı Batı, iki yüzlüdür, riyakardır ve alçakça davranmaktadır. Peki, Batı iki yüzlüdür, riyakardır, alçakça davranmaktadır da AKP hükümeti ne yapmaktadır? İncirlik’ten silah ve cephane yükleyen ABD uçakları Kıbrıs’a İngiliz üslerine gidiyorlar. Orada bu cephaneleri indiriyor. Oradan da İngiliz uçakları bu cephaneleri İsrail’e taşıyor. Malatya’da Kürecik Radarı elde etmiş olduğu bilgileri İsrail’e İsrail’in güvenliğini sağlamak için aktarıyor. Türkiye’den İsrail’e ticaret bütün hızıyla devam ediyor. Biz ne yapıyoruz? Miting yapıyormuşuz, İsrail de çok korktu mitinglerden. Devlet politikası böyle olmaz. İsveç’in NATO başvurusunu TBMM’de askıya alırsın Gazze’de bombardıman durana kadar onaylamayacağız dersin. İncirlik’ten bütün uçuşları durdurursun. Kürecik Radarından İsrail’e bilgi aktarmayı durdurursun. Türkiye’den limanlardan İsrail’e mal sevkiyatını durdurursun. Hepiniz hatırlayacaksınız Rusya’yla aramızda bir ihtilaf oldu, ne oldu Rus uçağını vurunca? Rusya, Türkiye’den her türlü ticaretini kesti. Bize ne mal yolladı ne mal aldı. Siyaset böyle yapılır. Yoksa İsrail’e hangimiz daha iyi küfredersek İsrail’e o kadar zarar veririz diye düşünürsek hiçbir anlama gelmez. İsrail mitinglerle, Starbucks basmalarla, kahve dökmelerle geri adım attırılamaz. İsrail’e karşı alınması gereken tavır Gazze halkına yardımcı olacak tavırdır. Bunu almayıp meseleyi iç politikada manipülasyon malzemesi olarak kullanmayı da kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.