Online Eğitime Dikkat

Vakaların artmasıyla yeniden gündeme gelen online eğitimde nelere dikkat etmeliyiz?

Pandeminin değişen seyriyle birlikte öğrenim süreçlerini tamamen online platforma veya hibrit modele taşıyan eğitim kurumlarının sayısı giderek artıyor. Hayatımızda kalıcı olması beklenen çevrim içi eğitimde, öğrencileri derse adapte edebilmek, sürekli motive tutabilmek, öğrencinin gelişim seyrini doğru tespit edebilmek ve en önemlisi sınav süreçlerini adil yürütebilmek sistemin en büyük handikapları olarak görülüyor. Yeni nesil online eğitim platformu Uniteroom, online eğitimin hem öğrenciler hem de eğitmenler için en az yüz yüze eğitim kadar verimli olabilmesi için dikkat edilmesi gerekenleri paylaştı.

Online eğitim kavramı, teknolojinin gelişimiyle yıllar önce konuşulmaya başlansa da pandemiyle birlikte yeni ve alternatif bir eğitim seçeneği olarak hayatımıza yerleşti. Son dönemde tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan yeni varyant nedeniyle hibrit eğitim kararı alan okulların sayısı artarken, üniversiteler de sınavlarını çevrimiçi olarak organize ediyor. Pandemi sona erse bile hayatımızda kalıcı olması beklenen online eğitimin verimliliği ise tartışma konusu. Birçok avantajı olsa da hem öğrencilerin birbirleriyle hem de öğrenci ve eğitmen arasındaki yüz yüze etkileşimin olmaması, sistemdeki en büyük endişelerden biri. Yeni alışkanlıkları beraberinde getiren çevrim içi eğitim, özellikle öğrenciler için iç disiplinlerini geliştirmenin önemini ortaya çıkarıyor. Yüz yüze eğitim deneyimini birebir çevrimiçi ortama taşıyan yeni nesil yerli online eğitim ve video konferans platformu Uniteroom’a göre; online eğitimi birtakım kurallarla daha verimli hale getirmek mümkün.

Hem eğitmenler hem öğrenciler için faydalı öneriler:

Öğretmen sınıftaki tahta gibi ekrana da hakim olabilmeli

Öğretmenlerin klasik modelde sınıftaki her şeye hakim olması gibi çevrimiçi modeled de programa, arayüzlere, sekmelere ve ekran aracılığıyla herkese hakim olması gerektiğini ileten Uniteroom Kurucu Ortağı Burak Dost, “Eğitmenlere mutlaka çevrimiçi eğitimin nasıl olması gerektiğine dair kısa eğitimler verilmeli, püf noktaları ve handikapları anlatılarak alabilecekleri önlemler aktarılmalı. Sınıftaki tahta kadar platform da profesyenel bir şekilde kullanabilmeli. Örneğin, PDF’ler hazırlamalı, dersi oyunlaştırmalı, chat kısmını kullanarak dersi interaktif hale getirmeli. Sık sık memnuniyet anketi yaparak programdaki eksikler konusunda geri bildirim veren kişi olmalı. Özetle; hem dersi, hem öğrenciyi hem de programı yöneten ve yönlendiren kişi yine öğretmen olmalı.” Dedi.

Eğitim kurumları nelere dikkat etmeli?

Her eğitimin kurumunun kendine özel bir programı olması gerektiğini belirten Uniteroom Kurucu Ortağı Burak Özşahin, “Çevrimiçi eğitimde eski taleplerle pandemiden sonar oluşan talepler birbirinden çok farklı. Geçtiğimiz 2 sene içinde gördük ki, kullanıcının isteklerini programına adapte edebilmiş olan yeni nesil eğitim platformları alışılagelmiş olanlardan çok daha başarılı. Yeni nesil eğitim platformları, dersi yönetecek olan kişi ve kurumların inisiyatifine bırakarak, akıcılık ve yaratıcılığa yardımcı olacak altyapısal donanıma göre kurgulanırlar. Bu platformlarda, kullanıcılara tek bir panelden hızlı adımlarla isteklerini karşılayabilecekleri arayüzler sunulur. Bu nedenle eğitim kurumları yeni nesil çevrimiçi platformları takip etmeli.” dedi. 

World Media Group (WMG) Haber Servisi