Ölüm Nedenleri Arasında Birinci
LifeClub Medikal Direktörü İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Celal Yücel Batmacı, iskemik kalp hastalığının (koroner arter hastalığı) belirtilerini, tanı ve tedavi yöntemlerini detaylarıyla anlattı.
Sağlık Bakanlığının yayınladığı istatistiklere göre, 2021 yılında % 36 ile dolaşım sistemi hastalıkları ülkemizde ölüm nedeni olarak birinci sırada yer alıyor. Dolaşım sistemi hastalıkları arasında ise yaklaşık olarak % 80’lik oran ile koroner arter hastalığı ve buna bağlı gelişen ani kalp krizleri yer alıyor.
Koroner Arter Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Koroner arter hastalığının, kişiyi kalp krizi ve diğer kalp hastalığı türleri için risk altına sokan çok ciddi bir durum olduğunun altını çizen LifeClub Medikal Direktörü İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Celal Yücel Batmacı, hastalığın belirtileri ile ilgili şunları söyledi: “Koroner arter hastalığı olan kişilerde kalbe kan sağlayan arterler aterom plağı denilen yağ birikintileriyle tıkanır. Bu hastalığı "iskemik kalp hastalığı" veya sadece "kalp hastalığı" olarak da adlandırabiliriz.
Koroner arter hastalığı olan birçok insanda semptom görülmez. Semptomlar genellikle egzersizle ortaya çıkar. En yaygın görülen semptomlar; Göğsün ortasında ağrı, basınç veya rahatsızlık hissi; üst vücudun diğer bölgelerinde ağrı, karıncalanma veya rahatsızlık. Bu, kolları, sırtı, boynu, çeneyi veya mideyi içerebilir; bir de nefes darlığı hissetmek diyebiliriz.”
Kalp Krizi Riskine Dikkat!
Koroner arter hastalığının ilk belirtisinin kalp krizi olabileceğini belirten Dr. Celal Yücel Batmacı, “Bu nedenle kalp krizini nasıl tespit edeceğinizi bilmek çok önemlidir.
Kalp krizi belirtileri şunları içerebilir:
Göğsün ortasında ağrı, basınç veya rahatsızlık hissi,
Kollar, sırt, boyun, çene veya mide dahil olmak üzere üst vücudun diğer kısımlarında ağrı, karıncalanma veya rahatsızlık hissi,
Nefes darlığı
Mide bulantısı, kusma, geğirme veya mide ekşimesi
Terleme veya soğuk, nemli cilde sahip olma
Çarpıntı veya düzensiz kalp atışı
Baş dönmesi veya sersemlik hissi
Bu belirtiler 10 dakikadan fazla sürerse veya gelip gitmeye devam ederse, hemen bir ambulans çağırın ve 112’ yi arayın. Hastaneye kendi başınıza gitmeye çalışmayın. Yukarıda bahsettiğim gibi, koroner arter hastalığı olan bazı kişiler kalp krizi geçirmeseler bile göğüs ağrısı çekerler. Bu, büyük olasılıkla yürürken, merdiven çıkarken veya etrafta dolaşırken meydana gelir. Bu tip semptomlar kardiyak kontrollerinizi yaptırmak için sizi yönlendirmelidir. Ancak daha önce yaşadığınız ağrıdan farklı veya yeni bir göğüs ağrınız varsa ivedi olarak bir doktora görünmelisiniz” dedi.
Yapılabilecek Testler Hangileri?
Dr. Batmacı, hastada koroner arter hastalığı olabilmesi ihtimalinde, kan testleri ve başka bir takım testler istenebileceğine dikkat çekti ve bu testleri şöyle sıraladı:
Elektrokardiyogram ("EKG"): Bu test, kalbinizdeki elektriksel aktiviteyi ölçer.
Stres testi: Egzersiz testi olarak da adlandırılan stres testi sırasında, EKG'niz varken koşu bandında koşmanız veya yürümeniz istenebilir. Fiziksel aktivite kalbin kan ihtiyacını artırır. Bu test, doktorların kalbin yeterince kan alıp almadığını görmelerine yardımcı olur. Yürüyemiyor veya koşamıyorsanız, doktorunuz bu testi kalbinizin daha hızlı atmasını sağlayacak bir ilaç vererek yapabilir.
Ekokardiyogram: Bu test, kalbinizin atarken görüntüsünü oluşturmak için ses dalgalarını kullanır. Diğer bir anlatımla kalbinizin ultrasonografi ile değerlendirilmesi esasına dayanır. Kalbin atım gücünü ölçmekte ve kalp kapak hastalıklarını değerlendirmede olduğu gibi kardiyak iskemi durumlarında duvar hareket kusurunu tespit etmede önemlidir.
Kardiyak kateterizasyon ("kalp kateteri" olarak da adlandırılır): Bu test sırasında, doktor bacağınızdaki veya kolunuzdaki bir kan damarına ince bir tüp yerleştirir. Sonra tüpü kalbinize doğru hareket ettirir. Daha sonra doktor, röntgende görünen bir boyayı tüpün içine koyar. Testin bu kısmına "koroner anjiyografi" denir. Kalbinizdeki atardamarlardan herhangi birinin tıkalı olup olmadığını gösterebilir.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Dr. Celal Yücel Batmacı, koroner arter hastalığı için ana tedavi yöntemlerini şu şekilde anlattı:
Yaşam tarzı değişiklikleri: Kalp krizi ve ölüm riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz bazı şeyler şunlardır: Sigara içiyorsanız, sigarayı bırakın; bol miktarda meyve, sebze ve lif içeren yiyecekler yiyin; çok fazla şeker içeren yiyeceklerden kaçının; haftanın çoğu gününde yürüyün veya bir tür fiziksel aktivite yapın; fazla kilonuz varsa kilo verin.
İlaçlar: Kalp hastalığını tedavi eden ilaçlar çok önemlidir. Bazı ilaçlar kalp krizi riskinizi azaltır ve daha uzun yaşamanıza yardımcı olabilir. Ama onları belirtildiği gibi her gün almalısınız. Doktorunuzun yazabileceği ilaçlar şunları içerir: Kolesterolü düşüren statin adı verilen ilaçlar; kan basıncını düşüren ilaçlar; aspirin veya kanın pıhtılaşmasını önlemeye yardımcı olan diğer ilaçlar; diyabet tedavisi için ilaçlar. Koroner arter hastalığından kaynaklanan göğüs ağrısı "anjina pektoris" çeken kişiler de ağrılarını yeniden yaşamamak için ilaç alabilirler. Bu ilaçlar "nitratlar", "beta blokerler" ve diğerlerini içerebilir.
Stent prosedürü: Bu prosedür sırasında, doktor tıkalı artere ince bir plastik tüp yerleştirir ve tıkanıklığı açmak için küçük bir balon kullanır. Daha sonra doktor, açık kalması için arterin içine "stent" adı verilen küçük bir örgü tüp bırakır.
Bypas ameliyatı: Bypas ameliyatı sırasında, doktor vücudun başka bir yerinden bir parça kan damarı çıkarır. Daha sonra kan damarını tıkalı alanın üstünde ve altında yeniden bağlarlar. Bu, kanı tıkanıklığın etrafından yeniden yönlendirir ve kalbin kan almayan kısmına ulaşmasını sağlar.
Doktorunuz stentleme veya baypas ameliyatı önerirse, kendisine şu soruları sormalısınız:
Bu prosedürün bana faydaları nelerdir? Prosedür daha uzun yaşamama yardımcı olacak mı? Kalp krizi geçirme şansımı azaltır mı? Bu işlemi yaptırırsam kendimi daha iyi hissedecek miyim?
İşlemin riskleri nelerdir?
Bu prosedür olmazsa ne olur?