Mobilya İhracatı Karlılık Alarmı Veriyor

Mobilya ihracatı karlılık alarmı veriyor sektör, rekabetçilik için destek bekliyor.

Türkiye mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörünün kasım ayı ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 düşüş gösterirken, AKAMİB’in ihracatı ise yüzde 5 azaldı. Karlılıktaki düşüşün giderek derinleştiğini vurgulayan AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, firmaların artan maliyetler ve yoğun fiyat baskısı nedeniyle rekabet gücünü kaybettiğine dikkat çekti. Kılıçer, sürdürülebilir ihracat için ekonomi yönetiminden destek beklediklerinin altını çizdi

Türkiye mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörünün kasım ayı ihracatı geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2,2 azalış göstererek 671 milyon 664 bin dolar oldu. Akdeniz Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) ise kasım ayında yüzde 5’lik azalışla 81 milyon 261 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

Bu yılın 11 aylık döneminde Türkiye geneli sektör ihracatı yüzde 1,6 azalışla 7 milyar 187 milyon 802 bin dolar olurken, AKAMİB de bu dönemde yüzde 0,5 artış ile 812 milyon 592 bin dolar ihracat geliri elde etti.

Komşu ülkelerle iş birliği güçlendi

Sektörün Türkiye geneli kasım ayı ihracatında en başarılı ilk beş pazarı Irak, Birleşik Krallık, ABD, Libya ve Almanya oldu. İlk 10 pazar içerisindeki Romanya’ya yüzde 25, Birleşik Krallık’a yüzde 19’luk ihracat artışları göze çarptı.

AKAMİB’in kasım ayı ihracatında da Irak ilk sırada yer aldı. Irak’ı sırasıyla; Almanya, Romanya, Suriye ve Libya takip etti. İlk 10 pazar içerisindeki KKTC’ye yüzde 117, Suriye’ye ise yüzde 17’lik ihracat artışı sağlandı.

“Rekabet gücünü yeniden kazanmak için destek bekliyoruz"

Sektörün kasım ayı ihracatını değerlendiren AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, karlılıktaki düşüşün giderek derinleştiğini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu:

“Bugünkü tabloyu geçen seneden okumuş ve uyarılarda bulunmuştuk. Firmalarımız, artan üretim maliyetleri ve yoğun fiyat baskısı karşısında rekabet gücünü büyük ölçüde yitirdi. Yılsonu istediğimiz büyümeyi gösteremeyeceğiz gibi, 2025 yılını da tehlikeye atmamak adına bir dizi tedbiri hayata geçirmemiz lazım. İhracatçılarımız, her şeye rağmen büyük bir özveri ve azimle faaliyetlerini sürdürmekte. Ancak, bu çabanın sürdürülebilir olması için ekonomi yönetiminden ve ilgili kurumlarımızdan acilen destekleyici adımlar bekliyoruz. Enflasyon ile kur arasındaki makasın makul bir seviyede olması, finansmana erişimin kolaylaştırılması, yeni teşvik mekanizmalarının devreye alınması gibi önlemler sektörümüz için kritik önem taşıyor.”