COVID-19’un Tetiklemesiyle Yazılım Mimarlarının Üzerindeki Baskı İkiye Katlandı

Couchbase araştırması, oluşan bu baskının sebepleri arasında eski veri tabanlarının kullanımını ve zayıf bulut yatırımlarını gösteriyor.

Çoklu buluttan uç teknolojilere kurumsal seviyede hizmet sunan NoSQL veri tabanının kurucusu Couchbase’in yaptığı araştırma, COVID-19 ortaya çıktığından beri yazılım mimarlarının üzerindeki baskının ikiye katlandığını gösteriyor. ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya’daki 450 yazılım mimarının katıldığı ankete göre, pandemi öncesi kendilerini “çok yüksek” ya da “yüksek” baskıda hissedenlerin oranı yüzde 19’ken, günümüzde bu oran yüzde 48’e fırlamış durumda. Bu baskıya rağmen yazılım mimarlarının neredeyse yarısı (yüzde 48’i) pandemiden etkilenmeden proje teslimatlarını yapmaya devam ediyor.

Araştırmada öne çıkan diğer bulgular şunlar:

Couchbase’in mühendislikten sorumlu kıdemli başkan yardımcısı ve CTO’su Ravi Mayuram konuyla ilgili şunları söylüyor: “COVID’in tetiklediği yeni dijital gerçekliğe ayak uydurmak isteyen şirketlerin iş modellerini dönüştürme çabalarının aniden hız kazanması, dikkatlerin yazılım mimarlarının üzerine çekilmesine ve inanılmaz büyük bir baskıyla karşılaşmalarına sebep oldu. Buradaki dönüşüm, birinci adımda veri altyapısının modernize edilmesi ve sonrasında da bir yığın uygulamanın düzenlenmesi anlamına gelmektedir. Bu süreçler, herkesin altından kalkabileceği bir durum değildir. Geçtiğimiz yılın oldukça sıra dışı olaylara sahne olması gerçeğine rağmen yazılım mimarları kendilerinden beklenenleri karşılama konusunda başarılı oluyor.”

Araştırma, eskimiş veri tabanlarına fazlasıyla bel bağlamanın getirdiği soruna vurgu yapıyor. Her ne kadar birçok kuruluş ilişkisel veri tabanlarının dijital dönüşümü temelden değiştirme gücü olmadığını düşünse de araştırmaya katılan kuruluşların yüzde 91’i hâlâ bu yapılara güvendiğini ve yüzde 31’i ise şiddetli bir şekilde bel bağladıklarını söylüyor. Ortaya çıkan bu bulgu 2019’a kıyasla düşük olsa da kuruluşlar hâlâ eskimiş veri tabanlarının getirdiği zorluklarla boğuşuyor. Eski veri tabanlarına güvenen katılımcı kuruluşların yüzde 61’i, bu durumun yeni dijital projelerin uygulanmasında zorluk getirdiğini söylüyor.

Araştırma, eski veri tabanlarıyla ilgili şu bulguları içeriyor:

Yazılım mimarları geleceğin nerede şekilleneceği konusunda da net bir duruş sergiliyor. Katılımcılar, bulut bilişim (yüzde 68) ve Büyük Veri’nin (yüzde 59) dijital dönüşümü temelden değiştirmek için potansiyel barındırdığını düşünüyor. Giderek daha fazla online olan ve merkeziyeti reddeden dünyaya ayak uydurmaya bu iki teknolojinin olanak tanıması, çıkan sonuca sebep olarak gösterilebilir. Katılımcılar, hedeflerine ulaşma yolunda hangi yaklaşımların ciddi anlamda yardım edeceğini ya da hangilerinin ise öncelikli olduğu konusunda da netti. Şirket içindeki veri tabanlarından buluta geçiş (yüzde 65’i), ihtiyaç halinde hedefleri değiştirme esnekliği (yüzde 63) ve yeni becerilere yatırım yapmayı gerektirmeyen teknolojiyi benimsemek (yüzde 60’ı) bunlar arasında yer alıyor.  

Ravi Mayuram, sözlerine şöyle devam ediyor: “COVID-19, günümüzün gereksinimlerini karşılamayan ve yetersiz haldeki veri altyapısının doğurduğu tehlikeleri gün yüzüne çıkardı. Fakat mevcut durum o kadar da vahim değil. Eski veri tabanlarından daha modern NoSQL çözümlerini tercih eden birçok kuruluş, bunun sonucunda inovasyonda gaza basabiliyor. Halihazırda bu yolculuğa çıkan birçok kuruluş olsa bile COVID’in getirdiği hızlanmayla modern veri tabanlarına artan ilgi doruk noktasına çıktı. Pandemi esnasında ve sonrasında hangi uygulamaların işe yaradığına dair çalışmalar sürerken, dijital dönüşümde başarıya giden yolda planlarımızı yapabiliriz.”

Raporun tamamını okumak için: “Digital Transformation: Have architects risen to the COVID-19 challenge?” 

World Media Group (WMG) Haber Servisi