COP29 Zirvesi Bakü’de Düzenlendi
TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen COP29 Zirvesi’nde konuştu. Dünyanın küresel çalkantılar çağında yaşadığının altını çizen İmamoğlu, “Birkaç gün önce yayımlanan bir BM iklim raporu, iklim hedeflerimizde yavaş bir ilerleme kaydedildiğini gösteriyor. Ne yazık ki, bu yavaş ilerlemenin bedelini, en fakir ve en savunmasız olanlar ödüyor. 16 milyonluk bir şehrin belediye başkanı olarak misyonum, kimseyi geride bırakmamaktır” dedi.
BAKÜ / AZERBAYCAN
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Oturumu (COP29) kapsamında, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitti. İmamoğlu, COP29’un, “Yerel Yönetim ve Belediye Eylemi Oluşumu’nun (LGMA) Dünya İklim Eylem Zirvesi’ne Yanıtı” başlıklı oturumlar dizisinin, “Kentsel Liderlik” başlıklı panelinde konuştu. Local Governments for Sustainability (ICLEI) yöneticisi Yunus Arıkan’ın moderatörlüğünü yaptığı panelin diğer katılımcıları ise Niterói (Brezilya) Belediye Başkanı Axel Grael, Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj ve Tokyo Valisi Yuriko Koik oldu.
“ÇEVRE İLE İLGİLİ FELAKETLERİN, HEPİMİZ İÇİN BİR UYARI NİTELİĞİNDE OLMASI GEREKİYOR”
Dünyanın küresel çalkantılar çağında yaşadığının altını çizen İmamoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı.
“Ukrayna, Gazze ve Lübnan’daki savaşlar, aşırı yoksulluk ve şehirleri etkileyen iklimle bağlantılı felaketler… Son zamanlardaki sel felaketlerinden etkilenen İspanya’daki insanlar için başsağlığı diliyorum. Ne yazık ki İspanya bu konuda yalnız değil. Brezilya’da tarihi seller, Tokyo’da ölümcül sıcak hava dalgaları, Arnavutluk ve Türkiye’de orman yangınları… Bu olaylar, iklimle bağlantılı krizlerin endişe verici bir sıklıkla gerçekleştiğini gösteriyor. Avrupa’nın iklim açısından en kırılgan kıyı şehri olarak belirlenen İstanbul, kaydettiği en yüksek sıcaklıklarla hem kuraklık hem de sel ile karşı karşıya. Kıtalararası hayatları ve ekonomileri etkileyen bu çevre ile ilgili felaketlerin, hepimiz için bir uyarı niteliğinde olması gerekiyor. Ancak, birkaç gün önce yayımlanan bir BM iklim raporu, iklim hedeflerimizde yavaş bir ilerleme kaydedildiğini gösteriyor. Ne yazık ki, bu yavaş ilerlemenin bedelini, en fakir ve en savunmasız olanlar ödüyor. 16 milyonluk bir şehrin belediye başkanı olarak misyonum, kimseyi geride bırakmamaktır.”
“AKILLI ŞEHİRLER, YARININ ZORLUKLARINA DA HAZIRLIK YAPAR”
“Akıllı şehirler, sadece bugünün krizleriyle başa çıkmakla kalmaz, aynı zamanda yarının zorluklarına da hazırlık yapar. İstanbul’da, AB İklim-Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu’na katılarak, iklim taahhütlerimizi güçlendirdik ve karbon nötr hedefimizi 2050’den 2030’a çektik. ‘Adil, yeşil ve yaratıcı’ bir İstanbul vizyonumuz, Yeşil Şehir Eylem Planı ve Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı gibi stratejik eylemleri içermektedir. Bu planlar, karbon ayak izimizi küçültürken iklim dayanıklılığını artırmayı hedefliyor. Sizlerle paylaşmak istediğim iki önemli başarı var: İlk olarak, İstanbul’un sürdürülebilir toplu taşıma dönüşümü, son beş yılda eklenen yaklaşık 90 kilometrelik yeni metro hatlarını kapsıyor. Bu, karbon ayak izimizi azaltmakla kalmayıp, daha temiz ve verimli bir ulaşım sağlıyor. İkincisi; göreve geldiğimiz 2019 yılından bu yana, kamu kullanımına sunulmak üzere 13 milyon metrekare yeşil alan oluşturduk. Bu çabalarımız, bize Karbon Saydamlık Projesi’nde bir ‘A’ derecesi ve geçen hafta 2024 Tek Gezegen Şehir Yarışması küresel ödülünü kazandırdı.”
“BİRLİKTE DİRENÇLİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEK İNŞA EDEBİLİRİZ”
“Tüm bu çabalarımızda finansman kritik öneme sahip. İBB, Türkiye’nin ilk yerel yönetim Yeşil Tahvili’ni ihraç ederek, dünya genelinde 200’den fazla yatırımcıdan, 715 milyon dolar topladı ve dönüştürücü projeleri finanse etme imkânı buldu. Ancak, burada ortak pozisyonumuzda vurguladığımız gibi, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin daha fazla, yenilikçi kaynağa doğrudan erişime ihtiyacı var. Küresel hedeflere ulaşmak, sürdürülebilir altyapı için yıllık yaklaşık 7 trilyon dolar yatırım gerektiriyor. Bu maliyetli, ancak iklim eylemsizliğimizin bedeli daha da maliyetli. Son mesajım; iklim eyleminin sosyal adalet olmadan eksik kalacağıdır. Ekolojik adalet, sosyal adalet ve demokratik siyasetle yakından ilişkilidir. Vatandaşları sürece dâhil etmemiz gerekiyor. İstanbul’un Belediye Başkanı ve TBB Başkanı olarak, hedeflerimize ulaşmak için, kapsayıcı ve çok düzeyli yönetişimi savunuyorum. Birlikte dirençli, sürdürülebilir bir gelecek inşa edebiliriz.”
MERHUM ALİYEV’İN MEZARINI VE BAKÜ TÜRK ŞEHİTLİĞİNİ ZİYARET ETTİ
İmamoğlu, panelin ardından Türkiye’den gelen basın mensuplarının ve Azerbaycan medyasının COP29 kapsamındaki sorularını yanıtladı. COP29 Türkiye pavilyonunu da ziyaret eden İmamoğlu, katılımcılarla anı fotoğrafları çektirdi. Merhum Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in Bakü’deki kabrini ziyaret eden İmamoğlu, anıt mezara çelenk koyup, dua etti. İmamoğlu, merhum Aliyev’in ardından Bakü Türk Şehitliği’ni de bir ziyaret gerçekleştirdi.
BAKÜ VALİSİ TARAFINDAN AĞIRLANDI
İMAMOĞLU: İLETİŞİMİ VE İŞ BİRLİĞİNİ BÜYÜTMEYE HAZIRIZ
TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bakü Valisi Aziz Eldar Azizoğlu tarafından ağırlandı. Vali Azizoğlu’na misafirperverliğinden dolayı teşekkür eden İmamoğlu, “Bizim çok daha büyük, güzel ilişkilere ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Başta İstanbul, Bakü veya diğer şehirler arasında hem iletişimi hem de iş birliğini büyütürsek, insanlarımızın daha sıcak diyalogları, daha kurumsal iş birlikleri olabilir diye düşünüyorum. Bu anlamda da hazır olduğumuzu bilmenizi isterim” dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bakü Valisi Aziz Eldar Azizoğlu tarafından makam odasında ağırlandı. Bakü Valiliği’nde gerçekleştirilen buluşmada İmamoğlu ve Azizoğlu, yönettikleri şehirler özelinde iş birliklerinin arttırılması yönünde görüş birliğine vardı. Vali Azizoğlu’na misafirperverliğinden dolayı teşekkür eden İmamoğlu, şunları söyledi:
“AZERBAYCAN, BAKÜ; BİZİM İÇİN ÜLKEMİZİN BİR PARÇASI GİBİ”
“Azerbaycan, Bakü; bizim için ülkemizin bir parçası gibi… Dolayısıyla birlikte olmak, birlikte konuşmak, iki devlet için çok kıymetli her daim. Tabii ki ülkemiz, hükümetler konuşacak ama esas şehirlerin konuşabilmesi daha değerli bence. Çünkü, her gün insanlarla birebir hizmet için koşturuyorsunuz; biz de… Bu yönüyle özellikle ziyaret etmek istedim. Bu arada, benim çok COP ziyaretim oldu. Gördüğüm en iyi organizasyon. Tebrik ediyorum hem sizi hem emeği geçen herkesi. Hem düzeni, nizamı; tertemiz. Her yönüyle çok güzel. Sabah bir konuşma düzenimiz vardı. Onu bitirip, sizi de ziyaret edip ondan sonra şehrimize döneceğiz. Ama öncelikle çok mutlu olduğumu belirtmek isterim.”
“İŞ BİRLİKLERİNE HAZIRIZ”
“Bu arada 8 Kasım Zafer Günü’nüz kutlu olsun. Aynı zamanda bu Zafer Günü’nün özel bir tarafı, 10 Kasım'da değil de 8 Kasım'da olabilmesi. Konuşulup, karara bağlanması bizim açımızdan çok özel bir tercih. Çok teşekkür ediyoruz. Zaten her iki ülkenin yöneticileri, her daim birbirine ve hassasiyetle bakmıştır. Bu yönüyle ben de bu duygularla buradayım. Bizim çok daha büyük, güzel ilişkilere ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Başta İstanbul, Bakü veya diğer şehirler arasında hem iletişimi hem de iş birliğini büyütürsek, insanlarımızın daha sıcak diyalogları, daha kurumsal iş birlikleri olabilir diye düşünüyorum. Bu anlamda da hazır olduğumuzu bilmenizi isterim.”