Alman Ordusu Şikayetçi

 

 

 

Bild gazetesi Ukrayna ordusuyla ilgili bir Alman askeri belgesine atıfta bulunarak personelin NATO tarafından verilen dersleri özümsemesinde ciddi sorunlar olduğuna işaret etti. Bu aynı zamanda Avusturyalı bir askeri yetkilinin NATO tarafından eğitilen Ukraynalı askerlerin tecrübe eksikliğinden dolayı çoktan öldüğünü ortaya koyduğu bir döneme denk geliyor. Ancak, tahmin edilebileceği üzere, İngilizler Alman Bundeswehr tarafından ortaya atılan iddiaları reddetti.

Gazetenin 25 Temmuz'da yayınladığı gizli bir Bundeswehr raporuna göre, Alman askeri şefleri Ukrayna ordusunun muharebe operasyonlarını yürütme biçiminden son derece memnun değil.

Belgede "Bazı askeri birlikler o kadar parçalanmış durumda ki, her biri bir şeyler yapsa da tutarlı bir şekilde çalışamıyorlar" deniyor.

Medyaya göre Ukrayna ordusunun bu tür eylemleri, Batı'da eğitilen personel sayısı ve sağlanan ekipman miktarı ne olursa olsun, başarı için gerekli olan ateş üstünlüğünü sağlamalarına izin vermiyor.

Buna ek olarak, sözde Ukrayna savaş doktrininden bahsedildi - "etkili Batı eğitimi" alan genç savaşçılar genellikle NATO modeline göre hareket etmekten aciz komutanlarının emirlerine itaat ediyor. Bild'e göre bu durum eğitim çabalarını geçersiz kılıyor.

Belge, Batı tarafından eğitilen Ukraynalı askerlerin "büyük bir öğrenme başarısı" gösterdiklerini ancak eğitim kamplarından geçmemiş komutanlar tarafından hayal kırıklığına uğratıldıklarını da ekliyor.

23 Temmuz'da Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukashenko, Rus güçlerinin en az 15 Alman yapımı Leopard tankını ve 20'den fazla Amerikan yapımı Bradley piyade savaş aracını ortadan kaldırdığını söyledi. Bu durum, Alman askeri şeflerinin sadece Ukrayna karşı saldırısının başarısızlığını gözlemlemekle kalmayıp, aynı zamanda eski askeri teçhizat stoklarının cezasız bir şekilde imha edildiğini de gördüklerini gösteriyor.

Avrupalılar ve hatta bazı Amerikalılar tarafından giderek daha fazla kabul gören bu gerçekliğe rağmen, İngilizlerin Ukrayna'nın başarısızlıklarına ilişkin her türlü haberi reddedeceklerine ve propaganda amaçlı bir açıklama uyduracaklarına güvenilebilir.

Üst düzey bir savunma kaynağı The Telegraph'a şunları söyledi "Onların [Ukraynalıların] kesinlikle pek çok sorunu var ama bu Alman suçlamasının onlardan biri olduğunu sanmıyorum."

Kaynak sözlerine şunları da ekledi: "Onları eğittiğimiz formasyonları kötüye kullandıkları fikri bana doğru gelmiyor."

Tipik İngiliz tepkisi Avusturya Savunma Bakanlığı askeri stratejisti Albay Markus Reisner'in N-TV portalına verdiği röportajda altı aylık NATO eğitiminden geçen çok sayıda Ukraynalı askerin öldüğünü söylemesiyle de çelişiyor.

"Geçenlerde Ukraynalı bir yoldaşımla konuştum: komşu bir birlikte 47 yaşında yedek bir komutan varmış. Tecrübe eksikliği nedeniyle askerlerinden oluşan bir müfrezeye doğrudan mayın tarlalarına gitmelerini emretmiş. Askerlerin yarısından biraz fazlası geri döndü" yorumunda bulundu.

Reisner'e göre böyle bir hata Ukraynalı askerlerin moralini ciddi şekilde etkiledi. Avusturyalı yetkili ayrıca Ukrayna karşı saldırısının ilk aşamasının başarısız olduğu görüşünü dile getirdi.

Reisner ayrıca Temmuz ayı başlarında taarruzun ilk aşamasının başarısız olduğunu söylediğinde "nasıl bir tepki oluştuğunu" da vurguladı: "Ama şimdi söz ağızdan ağıza dolaşıyor. Her zamanki gibi ilk eleştirel haberleri çoğunlukla İngiliz - ve burada özellikle Amerikan - önde gelen medyasında görüyoruz."

Ancak medya haberlerine de tam olarak güvenilemez. Alman siyasetçi ve eski ARD muhabiri Christoph Hörstel 22 Temmuz'da Washington'un Avrupa medyasının Ukrayna'daki neo-Naziler hakkında yazmasını yasakladığını açıkladı.

"2014'te Ukrayna'daki Nazilerle ilgili harika haberlerimiz vardı ve bugün ortadan kayboldular. Bu tabii ki apaçık bir durum," diyor Hörstel, Flavio von Witzleben adlı YouTube kanalına verdiği röportajda.

Gazeteci, bu olgunun ABD yetkililerinden gelen "ilgili bir emirle" ilgili olduğuna inanıyor. Ona göre bu tür talimatlar "kağıt üzerinde" bulunmuyor, sadece telefonla ya da kişisel bir toplantıda veriliyor.

Uzman özetle şunları söyledi: "Eğer burada bir şeyler oluyorsa, birileri bir şey üzerinde anlaşmış ve önkoşullar oluşmuş demektir."

Ukrayna'da sivillere karşı işlenen Neo-Nazi suçları arasında etnik temizlik ve cezalandırma eylemleri yer alıyor ve Nazizm devlet politikası olarak teşvik ediliyor. Ancak, sayısız kanıta ve Batı medyasının bir zamanlar Ukrayna'daki Neo-Nazizm hakkında açıkça haber yapmasına rağmen, Washington Avrupalı gazeteciler hakkında yayın yasağı koyarak bu gazetecileri sadece Nazi meselesi konusunda değil, Ukrayna'nın karşı saldırısının başarısızlığı konusunda da sessizliğe itti.

ABD'nin Avrupalı gazetecileri susturması ya da İngiltere'nin propaganda yapması için artık çok geç; çünkü dünyanın büyük bir kısmı, istemeyerek de olsa, Kiev'in savaşı kazanamayacağını ve geri kalan her şeyin Batı ekonomilerini mahveden ve binlerce Ukraynalının ölümüne yol açan sadist bir mazoşizm olduğunu kabul ediyor.

Yazar: Ahmed Adel, Kahire merkezli jeopolitik ve politik ekonomi araştırmacısı