Akıllı şehir teknolojileriyle orman yangını riskini azaltmak mümkün
Dünyamız, 2024 yazında bir kez daha orman yangınlarının yarattığı büyük tehlikelerle karşı karşıya kaldı. Her yıl daha da şiddetlenen yangın sezonu, hem doğal hayatı hem de toplum sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Ancak, gelişen akıllı şehir teknolojileri bu zorlu mücadelede en büyük destekçimiz olma yolunda hızla ilerliyor.
Yüksek sıcaklıklar ve kuraklık, orman yangınlarının sıklığını ve şiddetini artırırken, yangınlara karşı daha hızlı ve etkili müdahaleler büyük önem taşıyor. Bu mücadelenin en büyük yardımcı aracı da teknolojinin doğru ve verimli kullanımı. Akıllı şehir teknolojileriyle, gelişmiş sensörler, yapay zekâ destekli izleme sistemleri ve IoT cihazlarıyla yangınlar henüz başlamadan tespit edilebiliyor ve anında müdahale sağlanabiliyor. Akıllı şehir vizyonuna sahip ülkelerde kullanılan bu teknolojiler sayesinde, yangınlar büyümeden önleniyor ve olası felaketlerin önüne geçiliyor.
Orman yangılarının çevre ve toplum üzerinde ciddi etkileri var. Bitkilerin, hayvanların hatta belirli türlerin yok edilmesi, toprağa geri dönülmez zararların verilmesine, karbondioksit emiliminin azalmasına, erozyona ve su kaynaklarının kaybına yol açıyor. İklim krizine de yol açan bu durumun önüne geçebilmenin yolu ise akıllı şehir uygulamalarından geçiyor. Her geçen gün akıllı şehir teknolojilerine yatırım yapan yerel yönetimler orman yangılarına karşı koruma sağlayan çevresel izleme sistemlerini hayata geçiriyor.
Yerel yönetimlerle iş birliği
Bu teknolojinin kullanımı için gelişmiş ülkelerdeki yerel yönetimler çok ciddi bir yatırım yapıyor. Akıllı şehir altyapılarının güçlendirilmesi, yangınlara karşı alınacak önlemleri bir üst seviyeye taşıyor. Bu sayede, yalnızca yangınlarla mücadele etmekle kalmıyor, aynı zamanda uzun vadede ormanlar koruma altına alınıyor.
Akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek ve yaygınlaştırmak için 44 yıldır bilişimin gücünü kullanan SAMPAŞ Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Şekip Karakaya, “Son yıllarda dünyamız orman yangınları ile karşı karşıya. Doğal yollardan meydana gelen bazı orman yangınlarına rağmen, bunların yüzde 2'si yıldırımlar, yüzde 5'ten daha azı ise insanları içermeyen olaylardan kaynaklanıyor. Yapılan araştırmalar sıcak bir iklime sahip Akdeniz ülkelerinde ortaya çıkan yangınların yüzde 22,5'inin ihmalden, yüzde 60'ının ise kasıttan kaynaklandığını belirtiyor. Orman yangınları, yalnızca ekosistemlere değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal yaşama da ciddi zararlar veriyor. Dünya Ekonomik Forumu'nun verilerine göre, orman yangınlarının küresel maliyeti yılda 50 milyar dolara ulaşabiliyor. Bu durumun önüne geçilmesiyle ilgili olarak dünyada çok ciddi çalışmalar yapılıyor. Bunun da temelini akıllı şehir teknolojileri çatısı altında sensörler, akıllı kameralar, IoT cihazları ve yapay zekâ teknolojileri oluşturuyor. Çünkü yangınların insan gözüyle algılanması ortalama altı saat sürerken, teknoloji kullanımı bu süreyi önemli ölçüde azaltıyor ve yangına müdahaleyi hızlandırıyor. SAMPAŞ Holding olarak, bu büyük sorunun çözümünde teknolojinin nasıl bir fark yaratabileceğini göstermeye kararlıyız. Geleceğimizi korumak, hepimizin ortak sorumluluğu” dedi.